Aysal'a sert sözler: "Yönetme kabiliyetini kaybetti"

Galatasaray’ın eski Başkan Yardımcısı, “Kulübün maddi açıdan kımıldayacak hali yok. Ünal Bey tek çare olarak arazi satışını gördüğü için süslü cümlelerle yetki almak istiyor. Mirasyediliği kabul edemem. Ünal Bey yönetme kabiliyetini her anlamda kaybetmiştir. Camia bu durumdan çıkacak aklı üretmeye muktedirdir. Fikirleri üretecek ve uygulayacak insanlara da sahiptir” dedi.

Galatasaray Kulübü’nün eski Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk gündem yaratacak açıklamalarda bulundu. Milliyet’e konuşan Öztürk, Başkan Ünal Aysal’ın gelecek ay yapılacak olağanüstü kongrede yeni yetkiler istemesini ağır şekilde eleştirirken, “Aysal yönetme kabiliyetini yitirmiştir” dedi.

Adnan Öztürk, Başkan Aysal’ın 2015 Mart ayında gerçekleştirilecek Mali Genel Kurul’un hemen ardından seçime gitmesini istedi. İşte Öztürk’ün çok konuşulacak açıklamaları...

Galatasaray’ın içinde bulunduğu durumu nasıl görüyorsunuz?
- Galatasaray’ın meselesi artık üzerinden politika yapılacak, kişileri ve hataları tartışacak durumdan çok uzak. Yıllardır ısrarla yaptığımız hataların bizi getirdiği yer gerçekten çok üzücü ancak çok da riskli. Ben üzülmeyi sonraya bırakıp, risklerin üzerine derhal gidilmesi taraftarıyım.

Sorun Aysal ve yönetim tarzı mı?
- Mesele artık Ünal Aysal ve yönetimi meselesi değildir. Kimin neyi, nasıl yaptığı veya yapmak istediği meselesi de değildir. Gelinen yer itibarı ile mesele, kurumu ayakta tutmak, ıslah etmek ve yeniden yükselişe geçeceği yapıya getirme meselesidir.

Mali yönden tabluyu nasıl görüyorsunuz?
- Gerçekleri konuştum, yine konuşurum. Bugün Galatasaray ‘ın maddi açıdan kımıldayacak yeri kalmamıştır. Ünal Bey de, tek çare olarak arazi satışını gördüğü için, süslü cümlelerle, genel kuruldan yetki almak istiyor. Mirasyediliği kabul edemem. Gamsız, umursamaz hareketlerle, içi boş söylemlerin arasına sıkıştırılmış varlık satış fikirlerini kabul edemem. Stadın açılışından gelen gelirler ve şirketin satılan hisseleri mali durumu düzeltmek için iki altın fırsattı. İkisini de harcamayı tercih ettik. Üçüncü fırsat yok.

‘Benden sonra tufan!’

Peki sorun nedir?
- Galatasaray’ın sorunu, olmayan parayı harcamak. Bu harcamaların meraklısı üyelerimiz, az da olsa mevcut ve ne yazık ki etkili konumlara bir şekilde gelmeyi beceriyorlar. Geldikleri konumlarda da, harcama uğruna sürekli kulis yapıyorlar. Bunların artık konuşulması lazım. Olmayan gelir, olmayan paralar harcanmaz. Ayağını yorganına göre uzatma, benden sonra tufan de... Sonra gel genel kurula ‘Arsa satmak istiyorum’u yakışıklı sözlerle yani “Gayrimenkul yatırım ortaklığı kuracağım’ diyerek yetki iste! Zaman gerçeklerin hesap kitap edilmesi zamanıdır. Zaman politika yapma, yalan söyleme zamanı değildir.

Aysal ve ekibine çözüm için öneriniz ne olacak?
- Kulübün gelirleri bellidir. Giderlerini ayarlamak çok mu zor? Bence hiç de değil. Elin kaftanıyla düğün yapılmaz. Denk bütçeni yaparsın. Borçlarını azaltma takvimini de yaparsın ve getirirsin genel kurulun önüne. Galatasaraylılar, akla ve gerçeklere itiraz etmez. Tam tersine etrafında kenetlenirler.

‘Herkesle kavgalı’

Yönetim içi sorunlar, kavgalar, istifalar sürekli gündemde. Bu konu ile yorumunuz nedir?
- Bence Ünal Bey artık yönetme kabiliyetini her anlamda kaybetmiştir. Yönetenin vizyonu olacak, fikirleri olacak. Uygulayacak kapasitesi ve kabiliyeti olacak. Ama en önemlisi inandırıcılığı olacak. Bunları kaybettiğiniz anda, yönetim kabiliyetinizi de kaybedersiniz. Ünal Bey’in durumu budur. Bir dediğiniz bir dediğinizi de tutmazsa, her kurum ve her kişi ile kavgalı duruma da düşersiniz. Hele bu kavgaları da, popülist politikalarla günlük malzeme yaparsanız, yönettiğiniz kuruma çok büyük kötülük etmiş olursunuz. Ünal Bey bütün bu durumu kavrayacak, anlayacak ve hissedecek kapasiteye sahip birisi. İş hayatındaki tecrübelerinden eminim, yönetme kabiliyetinin yok olmasının ne demek olduğunu gayet iyi biliyordur. Ne kendisi zaman kaybetsin ne de koskoca Galatasaray’a zaman kaybettirsin. Camia bu durumdan çıkacak aklı üretmeye muktedirdir. Fikirleri üretecek ve uygulayacak insanlara da sahiptir. Kimse endişe etmesin, dert de etmesin. Yalanla, gerçeklerden uzak yaşamaya çalışmanın sonu yok. Böylesi Galatasaray’a da yakışmaz.

‘2015 Mart’ta seçimli genel kurul olsun’

Aysal yolun sonuna mı geldi?
- Ünal Bey camiaya hizmet etmiştir ve dönemini tamamlamıştır. Bu gerçeği gözardı edip durumu zorlamaya çalışmak, hem kişilere hem camiaya gerçekten çok daha fazla zarar verir. Birbirimizi ve kurumumuzu yıpratmaya hacet yok. Sessiz ama etkili fikirler üretmenin yolu kamuoyu onunde rahatsız edici ve kırıcı bir şekilde tartışmak değildir.

Sizce nasıl bir karar alınmalı?
- Benim fikrim, Ünal Bey’in, Ekim’de yetki istemek için genel kurul toplamak yerine, zaten varolan kargaşayı olağanüstü divan toplantıları, olağanüstü genel kurullarla arttırmak yerine, 2015 Mart’ında Mali Genel Kurul’dan sonra seçimli genel kurulu toplayacağını açıklamasının daha akıllıca olacağı yönündedir.

İsterse tabii ki yeniden kendisi de aday olur. O zamana kadar da, kulübün asıl amacı olan sportif yarışmalara konsantre olması daha akıllıca olacaktır. Eğer aday olur kazanırsa başarılar dileriz. Kazanamazsa veya girmezse de, Galatasaray’a yakışan bir şekilde kendisini memnuniyetle uğurlarız. Hiç sorun değil.