Bakanlar kafa karıştırdı

Bu konuda bir kolaylık sağlanarak ve yeni bir yapılandırmaya gidilecekse bunun mutlaka kamu alacağının reel değerini koruma esası çerçevesinde gerçekleştirileceğini kaydeden Şimşek, "Kamu alacağının reel değerinin altında bir yapılanma en azından Maliye Bakanlığı olarak gündemimizdeki bir konu değildir. Ama vatandaşa, esnafa, mükellefe kolaylık sağlama anlamında, taksit sürelerinin uzatılması anlamında geçmişte varsa çok yüklü bir takım ödemelerin daha makul seviyelere yani enflasyona parele düzeye çekilmesi hususları değerlendirilebilir" diye konuştu.

BABACAN'IN KONUŞMASI İÇİN TIKLAYINIZ

Konuya bu çerçevede bakılmasını isteyen Bakan Şimşek, şöyle devam etti:
"Bunun için, kimsenin meseleyi af niteliğinde çalışma olarak görmemesi lazım. Ben, afların adaletsiz olduğu kanısındayım. Vergide uyumu bozduğu, memlekete de uzun vadede yararı olmadığı kanısındayım.

Ama mükellefimize de birtakım kolaylıklar sağlanması hususu zaten bizim her zaman üzerinde çalışma yaptığımız ve değerlendirdiğimiz hususlardan bir tanesidir. Yapılandırma meselesi de üzerinde çalışılabilecek bir konu. Sayın Başbakanımızın bu konuda bir ifadesi oldu. Henüz detaylandırılmış bir konu değil. Buna üzerinde çalışılabilecek bir konu diye bakmak lazım."

Bakan Şimşek, bir başka soruyu yanıtlarken de Maliye Bakanlığı olarak her zaman senaryo analizleri yaptıklarını, ifade etti.

Şimşek bu senaryo çalışmalarında "böyle bir talep olursa, hükümet ortaya böyle bir irade koyarsa, onun niteliği, kapsamı ne olur" şeklinde değerlendirme içine girildiğini vurguladı.

"Siyasi yatırım mı?"

Maliye Bakanı Şimşek, "bu tür düzenlemelerin referandum öncesi siyasi amaçla mı yapıldığı" şeklinde bir soru üzerine de, son dönende bu tür değerlendirmelerin gündeme geldiğini ancak bunların gerçeği yansıtmadığını ifade etti.

Vergi borçlarının yapılandırılmasının da Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) heyetinin Başbakanı ziyaretinde gündeme geldiğini belirten Şimşek, bu tür konuları referandum öncesine denk getirme gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.

Kendilerinin mükellefin hayatını kolaylaştırmak için geçmişte de dönem dönme bu tip yapılandırmaya gittiklerini anlatan Maliye Bakanı, "2008'de seçim mi vardı, yoktu. Küresel kriz nedeniyle, küresel kriz şartları dikkat alınarak bu türden bir çalışma içerisine girmiştik" dedi.

Şimşek, son günlerde "Esnaf kredi faizleri indirildi. Memura zam yapıldı. İşte seçim ekonomisi" denildiğini de belirterek, bu olaylara parça parça bakılması gerektiğini dile getirdi.

Son dönemde faiz oranlarının ciddi biçimde düştüğünü kaydeden Şimşek, bunun esnafa yansıtılmasının da gayet doğal olduğunu söyledi.

2008 yılından itibaren denge tazminatı almayan 1,6 milyon memura ek ödeme verilmesi konusunda bir çerçeve belirlediklerini de hatırlatan Maliye Bakanı, "İlk adımı 2008'de attık. 2009'da devamını getiremedik. Küresel kriz nedeniyle ara verdik. Ama 2012'ye kadar bütün ödeme farklılıklarını giderecek şekilde bir plan yapmıştık. 2010'da bütçe performansı arttı ve o nedenle de böyle bir adım attık" açıklamasında bulundu.

İddialara "rakamlara bakın" yanıtı

Geçen sene ortaya 3 yıllık bir program ve hedefler konulduğunu, bu kapsamda vatandaşa taahhütte bulunulduğunu belirten Şimşek şöyle devam etti:

"Birincisi bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 4,9 olacak diye bir taahhütte bulunduk. Bu sene o açığı o seviyede tutturmak için gereken çabayı göstereceğiz. İkincisi şu ana kadarki uygulama, bu hedefleri yakalayabileceğimiz yönünde.

Üçüncüsü de bakın Avrupa ve dünyada borç stokunun milli gelire oranının düşmesi ihtimali olan çok nadir ülkelerden bir tanesiyiz. Dolayısıyla (mali disiplin elden gidiyor, işte hükümet seçim atmosferine girdi, bol keseden dağıtıyor) şeklinde yaklaşım rakamlara yansıyorsa o zaman konuşalım. Ama bugün itibariyle biz tedbir alırız, gereken destekleri veririz, onlarla birlikte düşünürüz"

"Yapılandırmanın doğrudan doğruya maliyeti olmaz"

Bakan Şimşek, bu yılın başında bir çok tedbir aldıklarını, gerekiyorsa önümüzdeki dönemlerde de yine tedbir alacaklarını da ifade ederek, "Esnafımızı desteklemek, diyelim ki hükümetimizin politikası bu konuda. Desteğin bir maliyeti varsa, şu andaki gelirlerle finanse edilemiyorsa o zaman bakılır, ama şu aşamada buna gerek yok" dedi.

Vergi gelirlerinin bütçe hedeflerine oranla çok yüksek seyrettiğini, iyi bir performans kaydedildiğini, ekonomideki toparlamanın ve idaredeki daha etkin çalışmaların da vergi gelirlerine olumlu yansıdığını anlatan Şimşek, bu çerçevede gerek memur maaş zammı, gerek yapılandırmanını doğrudan doğruya maliyeti olmayacağını söyledi.

Yapılandırmanın da gelir getireceğine, ödeme kolaylığı sağladığı için şu ana kadar ödenmeyen alacakların tahsiline imkan sağlayacağına işaret eden Şimşek, bu nedenle, böyle konuları değerlendirirken, arka plandaki bilgilere de bakmak gerektiğini sözlerine ekledi.