Bakanlığın anlaşmaları tepki çekti: Bu indirim cep yakar!

Birleşik Kamu-İş’e bağlı Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, özel hastaneler ve tıp merkezleri, ağız ve diş sağlığı klinikleri, eğitim kurumları ve spor tesisleriyle döviz ve TL üzerinden yüzde 40’a varan indirimli anlaşmalar yapılarak çalışanlara duyurulduğunu bildirdi. Bu kapsamda özel kreşin anlaşmalı fiyatının bir çocuk için aylık 2 bin 300 TL olduğuna dikkat çeken Hamzaçebi, şunları kaydetti:

KAMUDA FİYAT 800 TL

“Bu ücret, bir çalışanın maaşın yarısıdır. İki ve daha fazla çocuğu olan birisi aç da açık da gezse anlaşılan ücreti ödemesi mümkün değildir. Bakanlığa bağlı kreşlerde bir çocuk için 2020-2021 eğitim-öğretim yılında belirlenen aylık ücret 800 TL’dir. Bakanlık, kendi fiyatının 3 katı bir ücrete anlaşma yapmasını başarı görmektedir. Ancak başarı, aradaki ücret farkının kurumca karşılanmasıyla, yeteri kadar kreş, lojman, misafirhane, sosyal tesis yapmayla; ücretsiz sağlık ve eğitim sunmakla olur.” 

Bu anlaşmaların “geçiş garantili köprü ve otoyollar ile hasta garantili hastaneler yapıp, bütçenin aslan payını üç-beş yandaşa aktaran sermayenin güdümündeki hükümetin başarısız ekonomi ve siyasal politikaları sonucu ekonomi ile beraber sosyal devletin çöktüğünün ispatı” olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, iktidarın derdinin emekçilerin hayat standartlarını yükseltmek olmadığını belirtti. Hamzaçebi, “Hükümet devletin, Merkez Bankası kaynaklarını çarçur etti” dedi. Hamzaçebi, indirim anlaşması yapılan şirketlerin hükümet ile “organik bağı” olup olmadığının, hangi kriterlerin esas alındığının kamuoyuna açıklanmasını da istedi. 

AKP’nin misafirhaneleri, lojmanları, kampları sattığını; servisleri kaldırdığını belirten Hamzaçebi, hükümetin yarın da “yandaş oteller”, otobüs firmaları ile indirimli anlaşmalar yapmaya başlaması halinde şaşırılmaması gerektiğini vurguladı. Hamzaçebi, devletin çalışanların hayat seviyesini yükseltmekle görevli olduğuna dikkat çekerek şunları önerdi: 

BU POLİTİKA YANLIŞ

“Hükümetin bu politikalardan vazgeçerek milli gelirden eğitime, sağlığa, sosyal yardımlara daha fazla pay ayırmasını, enflasyon altında ezilen, satın alma gücü devamlı düşen, yoksulluk sınırı altında ücrete mahkûm bırakılan kamu çalışanlarına dövize endeksli maaş vermesini, en az yüzde 40 zam yapmasını bekliyoruz.”