Balbay: Manidar değil mi?

Mustafa Balbay, Ecevit'in doktorunun tanık olarak çağrılmasına ilişkin, 'Tam da böyle bir dönemde buraya böyle bir tanık çağrılıyor. 'Balbay'ın notları', 'Haberal'ın tedavisi gündeme getiriliyor. Manidar değil mi?' diye konuştu.

Balbay: Manidar değil mi?
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.07.2012 - 10:16

Ergenekon davasında, eski başbakanlardan Bülent Ecevit’in tedavi sürecine ilişkin dönemin Ankara İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Mustafa Bolkan’ın tanık olarak ifadesi alındı. CHP İzmir Milletvekili ve Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay, 3. Yargı Paketi kapsamında tahliye taleplerinin gündemde olduğuna dikkat çekerek “Tam da böyle bir dönemde buraya böyle bir tanık çağrılıyor. ‘Balbay’ın notları’, ‘Haberal’ın tedavisi gündeme getiriliyor. Manidar değil mi” diye konuştu. Dr. Mustafa Bolkan’ın ek klasörlerde yer almayan İstanbul Terörle Mücadale Şube Müdürlüğü’nde 24 Ağustos 2009 tarihinde alınan ifadesi, 3 yıl sonra 29 Mayıs 2012 tarihinde mahkemeye gönderildi. Duruşmalara katılmayan CHP Zonguldak Milletvekili Prof.Dr. Mehmet Haberal, Bolkan’ın Başkent Üniversitesi hastanesini suçlayan ifadeleri nedeniyle bugünkü duruşmaya öğleden sonra geldi.

İstanbul 13.Ağır Ceza MAhkemesi tarafından Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki büyük duruşma salonunda görülen davanın 201. oturumunu açan Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk, tanık dinleneceğini söyledi.Bu sırada sanık avukatlarından Celal Ülgen söz istedi, ancak Başkan Çalmuk söz vermeyeceğini söyledi. Israr eden Avukat Ülgen, “Söz vermek zorundasınız” diye masaya vurdu. Başkan Çalmuk’un dışarı çıkaracağı uyarısı üzerine avukat Ülgen, “Hangi kanuna göre beni dışarı çıkarırsınız? O kanun kalktı artık. Beni dışarı çıkaramazsınız” diye bağırdı.Başkan Çalmuk “kalkan, giren bir şey yok” diyerek CMK 208 Maddesi’ni okumaya başladı. Ülgen “Ben kişi değilim, avukatım. Beni dışarı çıkaramazsınız. Siz çık derseniz çıkmam” dedi. Meslektaşlarının sakinleştirmeye çalıştığı Ülgen salondan çıktı.

Tanık ifadesi

İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nin çağrısı üzerine ifade verdiğini anlatan Bolkan, 6 Kasım 2006’da yaşamını yitiren Ecevit’in Başkent Üniversitesi’nde tedavi edildiği Mayıs 2002 tarihinde Ankara İl Sağlık Müdürü Yardımcısı olduğunu anlattı. Ecevit 29 Mayıs 2002 tarihinde Başkent Üniversitesi Hastanesi’nden Dönemin Ankara İl Sağlık Müdürü Ankara İl Sağlık Müdürü Taner Gökçınar’ın kendisini çağırarak Ankara Valisi Yahya Gür’ün Ecevit’e acil durumda müdahale için bir ekip kurulması talimatını aktardığını anlattı. Bolkan şöyle devam etti: “Sözlü talimat verilmesine rağmen biz bu durumu yazıya döktük. İki nüsha halinde hazırladık. Ekipteki görevlendirilen kişilere bu emri imzalattık. Bir nüshasını Koruma Müdürü Recai Birgün’ün yanında bulunan bir korumaya verdim.”

Bizi ilgilendirmez

Ecevit’e acil durumda verilecek sıvı konusunda endişe ettiğini belirten Bolkan şunları anlattı: “Başkent Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Rengin Erdal hanıma gidip acil durumda nasıl bir sıvı kullanmamız gerektiğini sordum. ‘Hasta sizin, bizi ilgilendirmez’ yanıtını verdi. Şok olmuştum. Bu etik olarak da uygun bir davranış tarzı değildi. Durumu sağlık il müdürüne aktardım. Önce Vali’ye durumu aktardı. Ardından da Sağlık Bakanı Osman Durmuş’a durumu iletti. Bu aşamada bizim bir şey yapmamamızı söylemişler. Biz de ekibi lağvettik. Güvenlik nedeniyle de yazılı ekip oluşturma emrini ben kendi ellerimle imha ettim”

57. hükümet

Çalmuk, Bolkan’a Emniyet’te “Mustafa Balbay’ın notlarında ‘57. hükümetin başının düşmesi özel bir planlamaydı’ ibarelerinin geçtiği anlaşılmıştır. Bahsi geçen özel planlama o dönemlerde Başkent Üniversitesi’de rahatsızlığndan dolayı yattığı zaman zarfı olabilir mi?” diye sorulduğunu anlattı. Çalmuk Bolkan’ın “Başkent Hastanesi’nin buradaki amacı olası acil müdahalede tedavi protokolünü bilmeyen Sağlık Bakanlığı görevlilerince muhtemel ölüme sebebiyet verilmesi amaçlanmış olduğu kanaatindeyim” şeklindeki yanıtını okudu.Başkan Çalmuk’un “Bu kanaate nasıl vardınız” sorusu üzerine Bolkan “Başkent Üniversitesi Başhekimi Rengin Erdal’ın ‘bizi ilgilendirmez’ sözleri” nedeniyle böyle bir yorum yaptığını anlattı.

TÜBİTAK raporları

Mustafa Balbay ise söz alarak “Bilgisayarımdan çıktığı ve bana ait olduğu iddia edilen notların hukuki delil olarak kullanılamayacağını ilişkin TÜBİTAK raporları var” diye açıklama yaptı.Balbay “Size Başkent Üniversitesi’nden hiç söz edilmesiydi. Bana ait olduğu iddia edilen notlardaki ‘Irak’a saldırıya hayır dediği için mi bitirmek istediler’ cümlesini okusaydı yine aynı cevabı verir miydiniz” diye sordu. Bolkan, Başkent Üniversitesi Başhekimi’nin tavrının ifadesindeki düşüncelerine neden olduğunu anlattı. Bolkan’an çok sayıda soru yönelten Balbay, Bolkan’ın “Ecevit’e acil müdahale ekibinin görevlendirme ve çizelgesinin yazılı olmadığına” ilişikin beyanlarının altını çizerek “Bizim bilmediğimiz devlet kurumlarında gizli tedavi diye kayıt dışı bir şey mi var” diye konuştu. Bolkan “Cumhurbaşkanı ve Başbakan’a acil müdahaleye ilişkin yazılı emir bulunmaz”
dedi. Balbay “Sizin amirleriniz kimdir? Bir numara vali mi, iki numara Sağlık Müdürü mü, üç numara kim” diye sordu.Bolkan’ın “Bir numara il sağlık müdürü, iki numara Vali” ye yanıt vermesi üzerine Başkan Çalmuk, “Ergenekon’un 1. numarası” tartışmalarına gönderme yaparak Balbay’a “Bu numara sorularının özel bir anlamı yok değil mi” diye sordu.Balbay ise “Burada numara çok” diye yanıt verince Başkan Çalmuk “Artık başka numaraya geçelim” dedi.

Balbay’ın “Nöbet çizelgesi olmadığına göre fazla mesai ücretleri nasıl belirleniyor” sorusunu Bolkan “Ben hayatımda hiç mesai almadım” dedi. Balbay ise “Bu özel bir görev mi? Doktorlar fahri mi çalışıyor. Şimdi Cumhurbaşkanı ile Başbakan böyle mi tedavi ediliyor. Başbakan’ın sağlığından endişe ettim” diye konuştu.

Balbay, “Bizim tam üstümüze basılıyor”


Bazı sorularına Başkan Çalmuk’ün “yorum” olduğu gerekçesiyle izin vermemesi üzerine Balbay, Tanık Mustafa Bolkan’ın Emniyet’te verdiği ifadede çok ciddi suçlamalar içeren yorumlar yaptığına dikkat çekti. Balbay, 3. Yargı Paketi’ndeki yasal değişiklikleri anımsatarak “Yeni çıkan yasada her şeyin somut olgulara dayandırılacağı belirtiliyor” dedi. Çalmuk ise “Taleplerle ilgili konuları gerekçeleriyle söyleyeceğiz” dedi.Balbay, Bolkan’a Emniyet’te sorulan sorulara ilişkin “Bu sorular şuna benziyor. Tuncay Özkan ‘alkollüyken namaz kılınmaz’ diyor. Ağızdan ağza dolaştıktan sonra ‘Tuncay Özkan namaz kılınmaz’ diyor diye aktarılıyor” şeklinde benzetme yaptı.Başkan Hüsnü Çalmuk “Tam ortasına bastınız” sözleri üzerine Balbay “Bizim de tam üstümüze basılıyor” dedi. Ecevit hükümetinin sarsıntılı dönemine ilişkin 8 kitap yayınlandığına dikkat çeken Balbay, “Ecevit sağlığına kavuştuktan sonra 2002-2003 yıllarında uzun sohbetlerimiz oldu. Sağlığı gayet yerindeydi” diye konuştu.

Balbay duruşmaya ara verildiğinde basın mensuplarına seslenerek 3.Yargı Paketi kapsamında tahliye taleplerinin gündemde olduğuna dikkat çekerek “Tam da böyle bir dönemde buraya böyle bir tanık çağrılıyor. ‘Balbay’ın notları’, ‘Haberal’ın tedavisi gündeme getiriliyor. Manidar değil mi?” diye konuştu.

Eski Ankara  İl Sağlık Müdür Yardımcısı Mustafa Bolkan’ın ifadeleri üzerine Prof.Dr. Mehmet Haberal duruşmaya katıldı. Bolkan’ın ifadelerine gönderme yapan Haberal “45 yıllık meslek hayatımda yeni bir sey daha öğrendim. Belgesiz izinsiz tıp da varmış” diye konuştu. Haberal, tanık Bolkan’ın Başkent Üniversitesi Rektörü Rengin Erdal’ın Ecevit ile ilgili olarak “Hasta sizin, bizi ilgilendirmez” dediği iddiasını şu sözlerle yalanladı: “Rengin Hanım böyle bir şey yapmaz, yapamaz. ‘Bizi ilgilendirmez’ sözü hipokrat yemini ile bağdaşmaz. Tanık iddiasını belgelendirmek zorundadır. Bu resmen iftiradır. İnsani, dini yönden kabul edilemez. Bunları ispat etmesi lazım. Çok ağır bir ithamdır” diye konuştu. Başkan Çalmuk’un, “Haberal’ın bilgisi olduğunu neye bağlıyorsunuz” sorusuna tanık Bolkan, başhekimin amirinin bunu bilmemesinin mümkün olmadığını söyledi. Haberal’ın, “'Kuranı Kerim’deki Bakara suresini okuyun. İftiranın insan öldürmekten daha da günah olduğunu öğrensin” sözleri üzerine Bolkan, iftira atmadığını söyledi.Haberal, Bolkan’ın “Ecevit’e acil müdahale için sağlık ekibi kurulması konusunda kendisine sözlü talimat verildiği, yazılı belge olmadığı” şeklindeki ifadesini de eleştirerek “Vali Bey sözlü talimat verecek. Kimsenin bundan haberi olmayacak. Böyle bir şey olamaz” diye konuştu. Mahkemenin tanık hakkında suç duyurusunda bulunmasını isteyen Haberal “Tanık resmen iftira atıyor. Tanık neden bugüne kadar gelip bildiklerini anlatmadı” diye sordu. Cumhurbaşkanı ve Başbakanlara yapılacak müdahalelerde ilgili sözlü emirlerin  bulunduğunu dile getiren Bolkan, “Bugün dahi Cumhurbaşkanı ve Başbakan için bir enjeksiyon için uçakla Ankara’ya giden hekimlerimiz var” diye konuştu. Tanık Bolkan  ayrıca Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin uçakla Türkiye’nin üzerinden geçerken rahatsızlanması üzerine şifai olarak görevlendirilen Esenboğa Havalimanı’na gönderildiğini anlattı.

Mahkeme, dün sabahki oturumda yaşanan tartışmaya ilişkin avukat Celal Ülgen hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusuna ve İstanbul Barosu’na bu konuda yazı yazılmasına karar verdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler