Barışın sözcüsü ‘Barış Günü’nde uğurlandı

‘O yumruğu yere indirmeyeceğiz'

Kemal Kılıçdaroğlu (CHP Genel Başkanı): Kılıçdaroğlu, Twitter adresinden yaptığı açıklamada, “Hayatı özgürlük, barış ve eşitliğin peşinde geçti, bize onlarca değerli eser bıraktı... Vedat Türkali’ye Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

Figen Yüksekdağ (HDP’nin Eş Genel Başkanı): “O ardında hiç silinmeyecek sözler bıraktı. Bilinç insanıydı. Özgürlük, eşitlik ve kardeşlikten yana oldu. Vedat Türkali’yi yaşama olan inancıyla hatırlayacağız. Barışı onun sesiyle tekrar yükselteceğiz. Onurlu bir barış için hep birlikte onun gibi son nefesimize kadar mücadele edeceğiz. Türkiye’yi barışın, özgürlüğün ülkesi haline getirinceye kadar onun gibi o yumruğu yere indirmemeye devam edeceğiz.

Selahattin Demirtaş (HDP Eş Genel Başkanı): “Barış için ömrü boyunca mücadele eden bir devrimci kişilik Vedat Türkali. Yüzyılları etkileyecek bir miras bıraktı. Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü’ ancak uğruna mücadele ettiği barış henüz gerçekleşmedi. Bir sonraki 1 Eylül’de ‘Türkiye’de barış nasıl gerçekleşir’i konuşmak yerine barışı yaşamış oluruz.”

Sebahat Tuncel (Demokratik Bölgeler Partisi Eşbaşkanı): “Onurlu bir yaşamın parçası oldu. Barıştan, demokrasiden ve insan haklarından yana oldu hep. Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü, umut ettiği barış hâlâ gerçekleşmedi. Biz arkasında kalanlar bu ülkede bir gün mutlaka barışı ilan edeceğiz.”

Sırrı Süreya Önder (HDP Ankara Milletvekili ve İmralı heyeti üyesi): “Bir yoldaşımızı kaybettik. Barış arzusunu yaşatmaz bizim borcumuz.”

Aytaç Arman (Oyuncu): “Önemli bir gücü kaybettik. Emek, özgürlük mücadelesi, çalışma azmi ve pozitif enerjisi önemli bir güçtü. Son nefesine kadar muhalifti.”

Menderes Samancılar (Oyuncu): “Vedat Hoca herkesin bildiği gibi dev yürekli bir hocamızdı. Onu bugün buradan uğurlamak sadece sembolik. Vedat Hoca yüreğimizde yaşamaya devam edecek. Öyle kutsal bir insandı ki ne zaman öleceğini bile iyi bildi. 1 Eylül Dünya Barış gününde uğurluyoruz hocamızı. Bütün ömrünü barışa, kardeşliğe ve sevgiye adamıştı. Onun bıraktığı yoldan yürümeye devam edeceğiz.”

Murat Belge (Yazar, çevirmen): “Müdahale eden bir adamdı. Tabii bu müdahaleler nedeniyle kendini hapishanelerde bulan bir aydındı. Bu süreç içerisinde özellikle Türkiye’nin Ermeni Sorunu, Kürt Sorunu gibi gerçekten belirleyici ve yakıcı sorunları karşısında çok sağlam bir tavır aldı. Bu tavrını da hayatı boyunca değiştirmedi. Aktif politikaya her zaman sadece yazar kimliği ile katıldı. Öncelikle bir edebiyatçıydı. Ama edebiyatçı olması elbette ki bu sorunlarla ilgilenmesine engel değildi. O mert ve dürüst tavrı benim için son derece önemlidir.

Onur Akın (Sanatçı): Vedat Türkali’nin, “Bekle bizi İstanbul” şiirini besteleyen Akın, “1987 yılında sahaflardan eski bir kitabını bulmuştum. Orada ilk şiiriydi İstanbul şiiri, besteledim. O gün bugündür dimdik ayakta bir şarkı, ne mutlu ki böyle bir eserimiz var. Türkiye bugün iyi insanlar açısından bir kişi eksildi” dedi.