Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'dan Rıza Sarraf açıklaması

Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, 2015 yılı Divan Kurulu 2. Olağan Toplantısı’nda konuştu.

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'dan Rıza Sarraf açıklaması
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.05.2015 - 13:09

Fikret Orman, Divan Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

-REZA ZARRAB'DAN CEO'NUN MAAŞINA KADAR...-

“Vodafone Arena’ya hoş geldiniz. Toplantıyı burada yapmak istedim. Sizlere bu inşaat halini hep beraber yaşayalım, güzel bir gün olmasını istedim. Burası Beşiktaş’ın mal varlığı. Bu tarihi günde her konuyu konuşacağız. Ben ve arkadaşlarım Divan Kurulu Toplantılarını çok önemsedik. Divan Kurulu Beşiktaş’ın akil insanlarıyla istişare yapılma yeridir. Burası Genel Kurul ve hesap verme yeri değildir. Yönetim Kurulu, hesabı Genel Kurulu’na verir. Bir Divan kurulu üyesi olarak sizleri önemsediğim için bütün Divan Toplantılarına katıldım ve herkesin sorduğunu cevap vermeye çalıştım. Ama burası soru sorulup cevap verme yeri değildir. Burası canlı yayınlandığı için Beşiktaş Yönetim Kurulu’na şunu söyledim diyerek hava atma yeri de değildir. Divan Kurulu’na 3 sene de geldiğim kadar 15 senede gelen bu kadar olmamıştır. Reza Zarrab’dan CEO’nun maaşına kadar her şeyi konuşacağız.”

-GİZLİ KAPAKLI HİÇBİR ŞEYİMİZ YOK-

“Biz yönetimi devraldığımızda 481 Milyon TL borç var. Nakde dönüşen rakamlar düşürüldüğünde 431 Milyon TL borç oluyor. Ama eski yönetim 59 Milyon TL avans almış, Aktif Bank’a 27 Milyon TL ödedik. Ferrari’ye 18,5 Milyon TL ödedik. 14 Milyon Lira futbol takımın bir aylık maliyeti. Oyuncu stopajları ile ilgili düzeltme için 10 Milyon TL verdik. Nihat Kahvecilere falan verdiğimiz faizler ve mahkeme masrafları için 2,5 Milyon TL ödedik. Onu da yazmayın bizim hediyemiz olsun bizim borcumuza yazın. Bunlar o borca eklenmemiş. Basitçe bir sağlama yaparak 585 Milyon TL değil daha fazla borç ile almışız. Borcu yüksek göstermek için bir şey yapmadık. Beşiktaş’ın borcu o gün itibariyle 585 Milyon’dan daha fazlaymış. Bizim gizli kapaklı hiçbir şeyimiz yoktur. Onun için net konuşuyoruz.”

-DEMBA BA GÖKTEN Mİ İNDİ?-

“Şimdi 975 Milyon TL brüt borç var. 807 Milyon TL net borç. 431 Milyon TL’nin içerisinde eski yönetimin aldığı avanslar yokken bizde 214 Milyon TL avans almışız onu da bizim borçtan düşün. “Alınan avans da borçtur” diyen biziz. Bir tarafta avansları borç olarak göstermeyip o borcu alıp bizim borca koyup bizi itham ediyorsanız herkes her şeyi bilecek. Bu stat neyle yapılıyor. Bu stadı yapmasak bu localar var mıydı? Bunun iznini ilk günden itibaren biz almışızdır. Bütün müracaatı dahil her şeyi biz yapmışızdır. Yıldırım Dmirören ve yönetimi statla alakalı çalışmada bulunmuştur. Stadımızın burada yapılmasını o zaman ki Başbakanımız şimdi ki Cumhurbaşkanımızı ikna eden Yıldırım Demirören’dir. Ama yasal olarak bir plan ve belge yoktur. Bu stadı yapmasaydık bu borçlanma mümkün mü? Stada harcadığımız 185 Milyon TL bunun içerisinde. Benden evvel çivi çakılmamıştır. Hepsine para harcadık. Futbol takımının sahası yok, geliri yok, hiçbir şeyi yok. Transfer yapılıyor, şampiyonluğa oynanıyor. Demba Ba gökten mi indi, nereden geldi? Bütün her şey bu borçların içerisinde. 807 Milyon TL’den 214 Milyon TL’lik avansı düşerseniz 590 Milyon TL olacak. Bu stadı yapmasaydık yaklaşık 150 Milyon TL daha harcama yapmayacaktık ve 435 Milyon TL ile karşınıza gelirdim. Bir stat yapılması insanı üzer mi?”

-BORÇLAR NE ZAMAN DÜŞECEK?-

“Biz burayı geçiçi süre olarak geldik. Tüzüğü değiştirirken başkanlık sınırlaması getiren ve 2 dönemlik şartı getiren biziz. Sizlerin yanına geldiğimizde itibarlı olarak sizin yanınıza dönmek ve öldüğümüzde Allah rahmet eylesin Süleyman abi gibi gönderilmek. Borçlarda artış trendi vardır ama Eylül ayından itibaren iniş trendi geçeceğiz. Çünkü stat artık bitmek üzere.“

-STADIMIZA DÖNMEK İSTİYORUZ-

“1 Temmuz itibariyle çatı kalkmış olacak. İnce inşaatımız tüm süratle gidiyor. Daha sonra çime geçilecek. Eylül 15 ya da Eylül sonunda stadımıza dönmek istiyoruz. Bunun için gayret içerisindeyiz.”

-GEREĞİNİ YAPMAK GEREKİR-

“CEO’muzun maaşı konuşuluyor. Biz geldiğimizde 15 Bin Dolar maaş alıyordu. Biz çalışmak istemedik. Bugünün kuruyla 40 bin TL maaş alıyordu. O gün itibariyle sıkıntılar vardı. Geldiğimizden beri çalıştığımız arkadaşı daha az maaş ile başlattık. Beşiktaş, büyüdükçe 50 Bin TL’ye maaşını çıkardık. Galatasaray, Fenerbahçe’de 60 Bin Euro’lar alıyorlar. Profesyonel olarak gereğini yapmak gerekir.”

-SADECE MART VE NİSAN AYI...-

“Futbolcularımızın maaşının bir bölümünü dün ödedik. Sadece Mart ve Nisan ayı maaşları var. Nasip ederse onları da bu ay ödeyeceğiz. Personel maaşlarını da ödüyoruz.”

-HAKKIMIZI YEDİRMEYİZ-

“Şirket bir masa bir kasa. Bir masa bir kasa başka bir şirketle anlaşma yapmışlar ve “biz bu şirketle anlaşma yaptık. Beşiktaş’ın bu parayı ödemesi lazım” diyorlar. Bilirkişi de rapor tutuyor ve mahkeme karar veriyor. Biz bu arkadaşları çağırdık Beşiktaşlılarmış. Avukatları ise Galatasaraylı. 7 Milyon Dolar’a anlaştık. 2 Milyon Dolar peşin verdik. Sonra da 3 ayda bir 1 Milyon Dolar ödeme var. Avukatıyla konuşuyoruz ediyoruz. İyi bir diyaloğumuz var. O gün Kasımpaşa maçı var. Donk’un topu elle attığı maç. O gün 1 Milyon Dolar ödeme var. Sabah beni muhasebeden arayıp “bugün çekimiz var” dediler. O gün de TFF’ye gideceğiz  Ben de arkadaşları aradım. Çekimiz var, yarın sabah ödesek olur mu? “Ne demek başkanım mesele yok” dediler. Saat 3’te muhasebeden beni aradılar. “Arkadaşlar çekleri soruyor” dediler. Arkadaşları aradım. Dedim ki “siz benimle bir şey konuştunuz” Bizim oradaki hatamız saflığımız. Beşiktaşlı kelli felli adamlar. Böyle bir şey tahmin etmiyordum. Delikanlı namuslu arkadaşlar şimdi “anlaşma bozuldu” diyor. Allah’ın kitabın varsa bu milletin parası. Allah’ınız kitabınız var mı sizin? Ortaklar, yan yana gelene kadar “haklısınız” diyor. Avukat, “bunu istemek ahlaksızlıktır” diyor. Yapacakları tek şey buydu. Biz de mahkemeye taşıdık.  Haciz ilk defa olan bir şey değil. Siz hiç bütün basın haberdar edilerek kamyonlarla hacize gelen gördünüz mü? Beni baskı altına almaya çalıştılar ve 5 Milyon Dolarlık senede imza attırmaya çalıştılar. Ben de ödemeyeceğim parayı. İşimiz milletin hakkını korumak değil mi? Parayı ödesek mahkeme kararı verdiğinde geri alma imkanı yok. Her riski göze alarak buraya geldik. Elinizden geleni ardınıza koymadınız. Biz de kimsenin hakkını yiyecek bir şey yapmayız. Haklı olsalar Beşiktaş Kulübü hakkını verir. Ama biz de hakkımızı yedirmeyiz. 412 tane bekleyen üyelik var. Referanslara bakıyoruz. “Bunu tanıyor musun” diyorum, “Yok, getirdiler imza attım “ diyorlar. Muhalefetmiş gibi bir derdimiz yok. Saygınlık istiyoruz. 28 bin kongre üyesi var, 28 bin 400 olsa ne fark edecek.”

-ZARRAB, "BEŞİKTAŞLIYIM" DEDİ-

“Beşiktaş, çok büyük kulüp. Her yerden iş adamı, çaycı, şoför taraftarımız var. Beşiktaş’a taraftar olan insanların yalan makinesiyle yapamıyoruz. “Beşiktaşlıyım” diyor biz de inanıyoruz. 34 Milyon Dolar localardan gelir elde etmişiz. 146 locanın 145 tanesini satmışız. Rakiplerimiz stat bitmesine rağmen satamamış. Kimin nereden helal kazandığını bilemem. Bu arkadaşımız Beşiktaşlı olduğunu, görüşmek ve loca almak istediğini söyledi. Bugün olsa yine görüşürüm. Daha önceden bir ticaretim ve merhabam yok. Her mahkemeye verilen insanla selamı mı kesiyim? Beşiktaş Kulübü’ne başkan olduğumdan itibaren bir tane iş almadım. Onlar bulanın olsun. “Fenerbahçeli” diyorlar, ben nereden bileyim. Bana “Beşiktaşlıyım” dedi. Beşiktaşlılar, beni gördüğünde gözünden ışık çıkıyor. Onu anlıyorum. Bunu çıkarıp “Zarrab’ın gözünden anladılar” dediler”

-ÇİZELİM, HELALLEŞELİM-

“Beşiktaş’ın defterleri herkes tarafından inceleniyor. Biz de incelettik. Denetleme Kurulu da inceledi. Herkesin incelediği defter. Sanki maden. Tabata ile yapılan transfer Beşiktaş’tan resmi olara çıkmış. Gayri resmi çıksa Denetleme Kurulu yazar. Gaziantep'e verilen 8,5 Milyon Euro. Gaziantep’ten para nereye gittiğini nereden bileyim. Udinese’ye para gitmiş, Udinese defterine nereden bakayım. Baktığımızda daha çok bilet olayı gördük. “Bu yüzden davalık olmayalım, bunu Yıldırım Demirören ile konuşalım, bu paranın bir kısmını çizelim ve helalleşelim” dedik. Parayı bulduğumuzda ilk kısmını ödeyip geri kalanını anlaşma yapıp kurtulacağız. Biz de kendisiyle anlaştık. Anlaşmayı da tam olarak anlattığımızda duyarsınız”

YALÇIN KARADENİZ SERT KONUŞTU

Beşiktaş'ın 2015 yılı 2. Olağan Divan Kurulu toplantısında başkan Fikret Orman'ın sert sözlerine hedef olan Divan Kurulu Başkanı Yalçın Karadeniz'in cevabı da aynı orantıda sert oldu.

Yalçın Karadeniz Fikret Orman'a ''Bu stadın yapılmasını istemeyen Beşiktaşlının Allah belasını versin'' diyerek cevap verdi.

Fikret Orman'ın ''15-20 gün başkanlık yaptın kulübü deplasman götürecek para yoktu dedin'' sözlerine de oldukça sinirlenen Karadeniz ''Başkanın konuşması ile icraatı bir değil. Bir başkana da 10-15 gün başkanlık yaptı diyemezsiniz. Bu size yakışmaz'' dedi.

Yalçın Karadeniz'in de oldukça sinirli yaptığı konuşmanın detayları şu şekilde:

''Bir başkana 10-15 gün başkanlık yaptı diyemezsiniz. Bu size yakışmaz.''

"Netice olarak geldiği günden bu yana bu camia başkana destek veriyor. Belki de haklıdır. Başkan yalnız çalışıyor. Yoruluyor ve meselelere fazla eğilemiyor. İşin doğrusu öyle değil. Başkan çok iyi konuşuyor.1.5 saate yakın konuştu. Takdir edilecek tarafı var. Başkanlık ona yakışıyor. Ama başkanın konuşması ile icraatı bir değil. Bir başkana da 10-15 gün başkanlık yaptı diyemezsiniz. Bu size yakışmaz. 2007 de bana omuz omuza destek verdiniz. Rahmetli babanız hasta vaziyette bana rey atmak üzere buraya geldi. Ben nankörlük yapamam. Bu konuşmaları da dost konuşması olarak kabul edin. "

''Bu stadın yapılmasını istemeyen Beşiktaşlının Allah belasını versin''

"Beşiktaş Kulübü tek başlıdır. Buna kimse karşı koyamaz. Bu Divan'ın 30-40 senelik üyelerini dinleyiniz. Burada söylenenler iftira ve düşmanca hareketler değildir. Beşiktaş'ı düşünerek söyleyen insanlardır .Mesela bu stadın yapılmasını istemeyen Beşiktaşlı'nın Allah belasını versin. Hangi Beşiktaşlı böyle bir düşünebilir? Sanal bir düşman yaratmayalım. Burada herkes Beşiktaşlı. Beşiktaş için her yapılan işinin sahibi biziz. "