Bıngıldağın kapanmasını geciktiren 5 neden

Birçoğumuz bebeklerin baş bölgesine dokunulmaması gerektiğini, bu bölgenin hassas olduğunu biliriz.

Bıngıldağın kapanmasını geciktiren 5 neden
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.02.2013 - 12:56

Bebekler de adeta bunu biliyormuş gibi baş bölgelerine dokunulmasından çok hoşlanmazlar. Halk arasında bıngıldak olarak bilinen ve bilimsel adıyla ‘fontanel’ olarak adlandırılan yapıdan insanın baş bölgesinde altı adet bulunuyor. Bir bebeğin kafa büyüklüğü bir yaşını bitirdiğinde yetişkin halinin yüzde 90’ına, 6 yaşının sonunda ise yüzde 95’ine ulaşıyor. Gelişim süreci içinde bıngıldak kendi kendine kapanıyor. Ancak bıngıldağın kapanmasını geciktiren başlıca 5 neden bulunduğunu belirten Aile Hastanesi Bahçelievler Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Hamit Aytar, bunları şöyle sıralıyor:

1-Beslenme yetersizliği.
2-D vitamini eksikliği.
3-Tiroid bezinin yetersiz çalışması (hipotiroidi).
4-İskelet gelişim bozukluklarını içeren sendromlar.
5-Hidrosefali (Beyin basıncını artıran, kafatasını genişlemeye zorlayan durumlar).


Bıngıldağın gelişimi nasıl meydana geliyor?

Bebeklerde beyin gelişimi özellikle hayatın ilk iki yılında kafatasının gelişiminden çok daha hızlıdır. Bu nedenle baş büyümesinin nedeni kafatası kemikleri değil, beyin büyümesidir. Kafatası büyüyen beyine uyum göstererek büyüyor. Tabii ki bu kadar hızlı büyüyen yumuşak bir dokuya kemik gibi sert bir yapı aynı hızla eşlik edemiyor. Bu nedenle yaratılışta kafatası kemikleri arası kaynamamış haldedir ve geniş bağ doku yani kalın zardan yumuşak ara bağlantılarla birbirine tutunmuş gibi dururlar. Böylece beyin büyürken bu esnek bağlar yardımıyla kafatası da ona uyum sağlayarak genişleyebiliyor. Görüldüğü gibi ilk iki yıl beyin ve kafatası gelişiminde en hızlı dönemdir. İşte bu dönemde kafa kemikleri arasındaki bağ dokudan yapılma boşluk alanlarına fontanel, ya da halk arasında söylendiği gibi bıngıldak deniliyor. Kafada 6 adet fontanel var. Önde ve en büyük olanı ön fontanel, arkada bir tane arka fontanel, yanlarda da birer çift sfenoid ve mastoid fontaneller olarak isimlendiriliyor.

Bu dokunun kapanması ne kadar sürüyor?

Ön fontanel esas ebeveynlerin farkına vardığı, elle rahatlıkla hissedebildikleri ve bıngıldak diye nitelenen en büyük fontaneldir. Normalde aylar içinde giderek kapanıyor ve genelde 18. aya kadar tamamen kapanmış oluyor. Diğer fontaneller ise daha küçüklerdir ve doğum sonrası 2-3 ay içinde kapanırlar.

Bu kapanış nasıl oluyor, büyümeyle mi ilgili, bebeğin doğru ve yeterli beslenmesiyle de ilişkisi var mı?

Bıngıldakların kapanması bebeğin büyümesi, bununla orantılı olarak kafatası kemiklerinin büyümesi ve kemikleşme sürecini tamamlamaları şeklinde oluyor. Yani yumuşak bağ dokudan kemikleşmeye, mesafenin kemikle kapanmasına doğru bir süreçtir. Bu dönemde iyi beslenme, D vitamini yönünden takviye kemikleşmeyi sağlayan önemli unsurdur.

Bebekte bulunan başka birtakım hastalıklar bıngıldağın kapanmasını etkiler mi?

Beslenmenin yetersizliği, D vitamini eksikliği, tiroid yetersiz çalışması olan hipotiroidi, bazı iskelet gelişim bozukluklarını içeren sendromlar gibi durumlar kapanmada gecikme nedeni olabilirler. Ayrıca önemli bir durum olarak hidrosefali gibi beyin basıncını artıran, kafatasını genişlemeye zorlayan durumlar kafanın yumuşak kısımları olan bıngıldaklar aracılığıyla genişlemeye, böylece de bıngıldakta kapanamamaya hatta iyice genişlemeye neden olurlar.

Bu yumuşak bir doku olduğundan bıngıldak bölgesine dokunmayla ilgili bir sorun var mı? Bu bölgeye yaklaşım günlük hayat pratiğinde nasıl olmalı? Bıngıldağa neler zarar verebilir?

Aslında bağ doku olsa da sert bir tabaka olarak bıngıldak dokunmakla, hafif travmayla kolay kolay zarar görecek bir yapı değildir. Günlük rutin bakımlarda, taşımada, başa dokunmada hiçbir sorun yoktur. Ancak çok sert bastırmakla, keskin bir cismin batmasıyla önemli travma olabilir.

Bu konuda anne ve babaların sık yaptıkları yanlışlar var mı, varsa nelerdir?

Açıkçası ebeveynler bu bölgeye karşı oldukça çekingen ve temkinli yaklaştıklarından genelde polikliniğimize yansıyan aile kaynaklı sorun hemen hiç görülmez. Bebeği yıkarken, saçıyla uğraşırken, taşırken çekinmelerine gerek de yoktur.

Kız çocuklarında mı erkek çocuklarında mı daha erken, daha geç kapanıyor? Böyle bir ayrım yapılıyor mu, bilimsel geçerliliği var mı?

Literatürde kabul görmüş, sınıflandırılmış bir cinsiyet farkı da yoktur, klinik olarak önemi de yoktur.

Bıngıldak erken kapanırsa ne olur? Geç kapanırsa ne gibi sonuçlar ortaya çıkar?

Bıngıldakta geç kapanma beyin açısından bir sorun olmayıp altta yatan nedeni erken tanımak ve o hastalıkla mücadele etmek adına anlamlıdır. Bıngıldağın kendisine ait sorun olarak erken kapanması önemlidir. Çünkü erken kapanma, uygunsuz kapanma demek olup kafatasının da gereğinden küçük hacimle geliştiği, yeterince beyin gelişimine izin vermediği anlamına gelir. Bu durum tıpta “Kraniyosinostozis” olarak isimlendirilir ve beyin gelişimini bozduğu gibi beyin üzerinde basınç da yaratır. İlerleyici ve ciddi boyutta olması cerrahi tedaviyle düzeltilmesini dahi gerektirir!

Geç kapanmasından süre olarak kastettiğimiz bir zaman dilimi var mıdır?

Aslında geç kapanmasından kastımız sadece boşluk değil kafa kaynama çizgilerinin erken kaynaması sorunudur. Bunun takibinde bebeğin 6-12 aylık dönemi takip ve gerekirse cerrahi tedavi açısından önemlidir. Normal kapanma süresi olan 18 aya kadar beklemeyi de gerektirmez. Çünkü ciddi baş gelişim geriliğine, ciddi kafa şeklinde bozukluğa giden bir tablonun zamanında fark edilme ve müdahale dönemi bu ilk 6-12 aylık dönemdir.

Aileler hangi durumlarda endişelenmelidir, ne zaman doktora gitmelidir?

Ailelerin bıngıldak konusunda aşırı hassas davranmaları gerekli değildir. Takiplerini yapan pediatri hekimleri bu açıdan rutin olarak bebekleri takip etmekte, olası sorundan şüphelenmeleri halinde beyin cerrahi uzmanlarına yönlendirmektedir. Her bıngıldak sorunu diye nitelendirilen durum ciddi bir sorun anlamına gelmez. Ailelerin hemen endişeye kapılmalarını gerektirmez. Takip gerektiren önemli olmayan bir sapma ya da ailesel, hiçbir tıbbi sorun oluşturmayan bir özellik de olabilir. Kraniyosinostozis olarak isimlendirilen erken veya sorunlu kapanma durumu cerrahi tedavi ile kolayca düzeltilebilen bir sorundur. Uygunsuz kaynamakta olan kafa kemiklerinin araları açılmakta, yeniden şekillendirme yapılmakta ve kemiklere rahat gelişmeleri ve düzgün kaynamaları için yeni bir mesafe oluşturulmaktadır. Bu ameliyatlar korkulacak bir beyin ameliyatı olmayıp tamamen kafatası kemikleri üzerine planlanan ameliyatlardır. Kaldı ki bu ameliyatların yapılmasında gecikilmesinin düzeltilmesi çok zor ya da imkansız şekil bozukluğu ya da beyin gelişimine neden olabileceği unutulmamalıdır.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon