Çağdaş eğitim eleştirel özgürlükçü eşitlikçidir

Rektör danışmanı Prof. Dr. Fatoş Erkman ve Dekan Prof. Dr. Emine Erktin'in yaptıkları konuşmalarla açılan etkinlikte çağdaş eğitim anlayışından her geçen gün uzaklaşıldığı ifade edildi, endişeler ve olması gerekenler dile getirildi.
 
Panelistlerden Prof. Dr. Adnan Gümüş, geçen hafta vefat eden hocası filozof Uluğ Nutku'u anarak başladığı konuşmasında, “Öğretmenin Değişim ve Dönüşüme Etkisi ve Etkilenmesi” başlıklı konuşmasında medrese eğitiminin değişen ihtiyaçlara yanıt veremediği gibi giderek yozlaştığını, Osmanlının gerilemesi ve çöküşünde medrese anlayışının ve eğitim reformlarının zamanında yapılamamasının önemli rolü olduğunu belirtti. Gümüş, "Ağır yenilgilerden sonra Osmanlının da 1773'ten itibaren bilimsel-teknolojik gelişmelere uygun şekilde modern okullar kurmaya çalıştı ancak bunda geç kaldı. Cumhuriyet sonrası Köy Enstitüleri ve çağdaş eğitim arayışları da ABD ve yerli işbirlikçileriyle  birlikte sekteye uğratıldı. 2010'lardan bu yana ise Osmanlının bile gerisine düşülerek okulların tümden din okullarına dönüştürüldüğünü, mızraklı ilmihalin "Temel Dini Bilgiler" adıyla okullara ders olarak koyulduğunu, artık sistem içi bir dönüşüm şansının da kalmadı" diyerek ancak akıl dışının yine akılla, bilim dışının yine bilimle, eğitim sorunlarının da yine eğitimle çözülebileceğini, dolayısıyla eğitim ve okuldan vazgeçilemeyeceğinin altını çizdi. Gümüş, "Çağdaş eğitim eleştirel özgürlükçü eşitlikçidir. Türkiye'nin acilen eleştirel özgürlükçü eşitlikçi eğitim anlayışına ihtiyaç var" dedi.
 
Panelistlerden öğretmen Gülay Erkal ise “Değişen Eğitim Politikalarının Öğretmene ve Sınıfa Yansıması” başlıklı konuşmasında öğrencilerin çok dar bir dünyaya sıkıştıklarını, çağdaş bakışla ve sevgiyle çocuklara çok şey kazandırılabileceğini söyledi.