"Çamaşır makinesi sizi temizlemeye yetmez"

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, yerel seçim öncesi hızlanan yardım kampanyalarının "seçim rüşveti" olduğunu belirterek Başbakan Erdoğan'a "Siz gerçek yüzünüzü çamaşır makineleriyle aklayacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Dağıttığınız binlerce çamaşır makinesi sizi temizlemeye asla yetmez" diye seslendi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.02.2009 - 13:22

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk partisinin Meclis Grup toplantısında, yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Geçen hafta İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın Diyarbakır'da seçim güvenliği toplantısı yaptığını hatırlatan Türk, seçim güvenliğinden anlaşılanın 'AKP'nin güvenliği' olduğunu savundu.

DTP ve partisinin adayları üzerinde ciddi baskılar ve engellemeler olduğunu kaydeden Türk "Demokratik Toplum Partisinin gücünü kırmak, halk üzerinde korku ve panik yaratarak partimize katılımları engellemek üzere jandarmaya özel bir görev verilmiştir. DTP'li adaylar üzerinde daha şimdiden yaratılmak istenen baskı ve sindirme operasyonunun AKP komutasında ve İçişleri Bakanı nezaretinde yürütüldüğü anlaşılmaktadır. İçişleri Bakanının sözünü ettiği seçim güvenliğinin AKP'li adaylara tolerans ve sadece onların güvenliğini sağlamaktan ibaret olduğu da ortaya çıkmıştır." dedi.


"Hükümeti uyarıyoruz"

Hükümetin bir yandan 'barış içinde yarış' deyip seçim güvenliğinden dem vurduğunu bir yandan da DTP üzerinde terör estirildiğini öne süren Türk, şunları söyledi:
"Hükümeti açık bir şekilde uyarıyoruz. Bir yandan 'barış içinde yarış' deyip seçim güvenliğinin öneminden dem vuracak, öte yandan DTP üzerinde adeta terör estirecekseniz bunu bir daha düşünmenizi tavsiye ederiz. Partimizin ve halkımızın bu ucuz ve bayatlamış baskı yöntemleri ile sindirilemeyeceğini en son yaptığınız bölge gezisinde anlamış olmanız gerekirdi. Ama yok eğer 'baskı ve sindirme politikalarında ısrar edeceğim' diyorsanız ve DTP'ye bir tek geri adım attıracağınızı düşünüyorsanız büyük bir gaflet içerisindesiniz. AKP eliyle ve jandarma polis işbirliği içerisinde halkımıza ve adaylarımıza yönelik baskılara karşı demokratik tepkimizin çok net ve kararlı olacağının bilinmesinde yarar görüyoruz. Daha seçim sürecinin başındayken AKP'yi bir kez daha açıkça uyarıyoruz. Sizin göreviniz DTP'ye komplo hazırlayarak baskıları arttırmak değildir. Sayın Bakan'dan, kamuoyunun da bilgisinin olacağı şekilde özellikle DTP'nin seçim çalışmalarının engellenmeyeceği yönünde bir açıklama ve özür bekliyoruz."


"Bu olaylar Gazze'de olsa tepkiniz ne olurdu?"

Türk 'AKP hükümetinin baskı ve işkence politikalarına Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde bir yenisinin daha eklendiğini' savunarak Çukurca'da özel harekatçılar tarafından ev baskınları yapıldığını söyledi. Baskınlar sırasında evlere gaz bombaları atıldığını çok sayıda yurttaşın gazdan dolayı fenalık geçirdiğini kaydeden Türk "Bu yaşananlar karşısında Başbakan'a sormak istiyoruz; Bütün bunlar Gazze'de yaşansaydı tepkiniz ne olurdu acaba? Meydanlarda ve forumlarda kabadayı edasıyla bağırıp çağırırdınız muhakkak ki. Ama kendi ülkenizde benzer olaylar yaşandığında sessiz kalıyorsanız İsrailli yöneticilerden pek bir farkınızın kalmadığını bilmeniz gerekir." dedi.


"Gerçek Ergenekon Kürt coğrafyasında"

Çukurca'da yaşanan olayların 'Gerçek Ergenekon'un Kürt coğrafyasında iş başında olduğu'nun kanıtı olduğunu öne süren Türk, bütün baskıların hesabını halkın 29 Mart'ta AKP'yi 'tarihin çöplüğüne göndererek' soracağını belirtti.


Tuğluk'un cezasına tepki

Türk konuşmasında Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk'a verilen hapis cezasını da değerlendirdi. Tuğluk'a verilen cezanın 'cunta hükümetleri' döneminde bile görülmediğini belirten Türk şöyle konuştu:

"Bir yanda her gün İsrail yerleşim birimlerine roket atan Hamas'ın bile terörist olarak tanımlanmasına öfkelenen bir Başbakan, diğer yanda kendi ülkesindeki siyasi bir sorun olan Kürt Sorunu'nu ve onun sonucu olan PKK'yi terörist olarak tanımlamak istemeyenlerin cezalandırılması nasıl bir çelişkidir? Bütün bunlar Başbakan'ın samimiyetsizliğinin göstergesi değil midir? Sayın Aysel Tuğluk'a verilen ceza tümüyle siyasi içeriklidir. Değerli milletvekili arkadaşımızın savunduğu düşünceler her birimizin siyasal anlayışı ve yaklaşımıdır. Sayın Tuğluk'a verilen cezanın siyasi alt yapısını oluşturan anlayış, bizzat Başbakan tarafından DTP'ye yönelik başlatılan linç kampanyasıdır. Bu cezanın Başbakan'ın DTP'yi ötekileştirme çabasından bağımsız olmadığını görmek gerekiyor."


"Filistin'e Hamas'a sarılıyor"

Siyasal iktidarın giderek artan işsizliğin sosyal bir patlamaya yol açmaması için öfkeli yığınları milliyetçi politikalarla siyasal İslam çizgisi arasına sıkıştırmaya çalıştığını kaydeden Türk, hükümetin yaşanan bunalımın sandığa yansımaması için "Filistin'e ve Hamas'a sarıldığı"nı ve yerel seçim kampanyasını dış politikayla yürüttüğünü söyledi. Başbakan Erdoğan'ın tribünlere konuşurken IMF'ye çattığını ancak el altından anlaşma zemini yakalamaya çalıştığını belirten Türk, IMF'ye "seçimleri atlatalım, sonra masaya otururuz" mesajı gönderildiğini kaydetti.

Tunceli'ye beyaz eşya dağıtılması

Yerel seçimler öncesi AKP'nin, sosyal yardımları seçim rüşvetine dönüştürdüğünü ve adeta yangından mal kaçırırcasına yardım kampanyalarının hızlandırıldığını vurgulayan Türk şunları söyledi:

"Makarna, şeker ve kömürden sonra şimdi de çamaşır makinesi, buzdolabı gibi beyaz eşya dağıtıyorlar. Elbette yoksul insanlarımıza yardımlar yapılmalı, sosyal devlet olmanın gereği yerine getirilmelidir. Ama bunu bir lütufmuş gibi sunar ve bir seçim rüşvetine dönüştürürseniz, burada sosyal devlet devreden çıkar, halkın yoksulluğunu sömüren rantçı bir iktidar gerçeği devreye girer. Suyu olmayan köye çamaşır makinesi gönderiyorlar. 'Oyunuzu verirseniz, suyunuzu da seçimlerden sonra getiririz' demeye getiriyorlar. Bu aşağılama değildir de nedir? Siz gerçek yüzünüzü çamaşır makineleriyle aklayacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Dağıttığınız binlerce çamaşır makinesi sizi temizlemeye asla yetmez. 'Oyunuzu bize verirseniz sosyal devlet oluruz, vermezseniz öteki devleti görürsünüz' tehdididir bu. Ama şunu unutmayın. Halkımız asla ve asla bu iki yüzlü politikalara boyun eğmedi, eğmeyecektir de."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler