"Devşirme yoluyla Alevi sorunu çözülmez"

Yazılı bir açıklama yapan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, 19 Ağustos 2009'da Ankara Rixos Otel'de düzenlenen 3. Alevi Çalıştayı'na Türkiye'nin tüm il ve ilçe müftüleri arasından sadece Tunceli Müftüsü Arslan Türk'ün çağrıldığını hatırlattı. Aygün, şöyle dedi:

"'Müfredat sorunu var... Yani ilahiyat mezunu din kültürü öğretmeni mi sunacak, yoksa şimdi üzerinde durmadık ama bir şekilde devşirilmiş, üretilmiş Alevi öğretmenler mi bunu sunacak?' Bu ifadeler noktasından virgülüne kadar Alevi çalıştayları koordinatörü Sayın Necdet Subaşı'ya aittir. Necdet Subaşı bu sözleriyle hem Alevilere hakaret etmiş, hem de din derslerinde Aleviliği, ilahiyatçıların okutmasını şart koşarak 'Aleviliği Sünnileştirme' amacını ortaya koymuştur. Subaşı 'devşirme Alevi yetiştirme' hedefini de saklamamıştır."

2011-2012 Eğitim Öğretim Yılı ilk ve orta öğretim din kültürü ve ahlak bilgisi kitaplarında Alevi Bektaşi öğretisi ile ilgili bölümlerin kimlerin anlatacağının Necdet Subaşı tarafından yanıtlanması gerektiğine dikkat çeken Aygün, "Çünkü bildiğimiz kadarıyla bu müfredatın anlatılması konusunda henüz yeterince 'devşirilmiş, üretilmiş Alevi öğretmenler' yok" dedi.
 

"Müfredat kabul edilmeyecektir"

Müftü Arslan Türk'ün de Tunceli'de "misyonerlik" yaptığını söyleyen Aygün, "Necdet Subaşı gibi müftü de açık ki asimilasyon ve Sünnileştirme peşindedir" dedi. Aygün, şöyle dedi:

"Herhangi bir yoruma gerek kalmadan söyleyebiliriz ki Alevi çalıştayları başından beri Alevilerin 'eşit yurttaşlık' isteğini anlamaya dönük bir faaliyet değil; açık bir 'Asimilasyon ve Sünnileştirme Projesi' idi. Koordinatör Necdet Subaşı ve Tunceli Müftüsü Arslan Türk, Alevilere karşı açıkça bir 'misyoner' ve hatta 'devşirmeci' gibi hareket etmektedirler. Söz konusu çalıştaylar sonunda hazırlanan ve bugün açıklanacak 'İlköğretim din derslerinde Alevilik müfredatı' da Alevilerce kabul edilmeyecektir."