Doğan Grubu'ndan Demirtaş açıklaması

 

Doğan Grubu adına Kurumsal İletişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Ahter Kutadgu tarafından yapılan açıklama şöyle:

 

“HDP Eş Genel Başkanı Sayın Selahattin Demirtaş'ın, Partisinin İstanbul İl Kongresinde Doğan Grubu ile ilgili beyanları spekülatif nitelikte olup, gerçekleri yansıtmamaktadır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunlu görülmüştür:

1. Özelleştirme ihalesi sonucunda 49 yıllığına Grubumuzun işletmesine tahsis edilen Bodrum marinası sözleşmesinin iptali yolunda tarafımıza yapılmış olan tebligata, tamamen hukuki gerekçelerle yapmış olduğumuz itiraz kabul görmüş ve idari karar durdurulmuştur. Sorunun hakkaniyet ve hukuk içinde kalıcı çözümü için görüşmeler sürdürülmektedir.

2. Doğan Yayın Grubunun kurumsal yapısında CEO'luk görevi bulunmamaktadır. Bu konuda kamuoyuna yaptığımız açıklamadan da görüleceği üzere, uzun yıllar medya grubumuzda İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapmış olan Sayın Mehmet Ali Yalçındağ, bu kez, tam yetki ile Doğan Grubuna bağlı medya organlarının koordinasyon ve yayın politikalarının yönetiminden sorumlu kılınmıştır.

3. İşten atılacak veya alınacak gazeteciler ile iddialar hayal mahsulüdür.
Bu vesile ile Doğan Grubu olarak şu hususları bir kez daha vurgulamak isteriz:
Yaklaşık 40 yıldır medya sektöründe olan Doğan Grubu, bağımsız yayıncılık ilkelerine bağlıdır ve bu tutumunu hukukun tamamen askıya alındığı askeri rejimler dahil her dönemde kanıtlamıştır. Bu ilkeli tutumumuz her koşul altında kararlılıkla sürdürülmektedir. Gazeteciliğin zamanla yarışan doğasından kaynaklanan bazı yanlış veya hatalı haberleri düzeltmekten hiç çekinmeyen Grubumuzun hiçbir siyasi parti, oluşum veya ideolojiye angajmanı bulunmamaktadır. Buna rağmen, son zamanlarda türeyen ve gazetecilik adına haysiyet cellatlığı yapmayı meslek edinmiş kişilerin Grubumuz medyasını karalamak için ürettikleri senaryolar tamamen farklı bir algı yaratmaya yönelik aldatmacadan ibarettir.

Doğan Grubu, Anayasamızın öngördüğü demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına ve başta ifade olmak üzere özgürlüklere bağlılık içinde, hangi amaçla olursa olsun her türlü şiddet ve terörü reddeder ve karşısındadır. Geçmişte ülke birliğimiz adına çözüm sürecini desteklemiş olan Grubumuz, bugün ülkemizin birliğini ve bütünlüğünü, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini ve özgürlüğünü tehdit eden PKK terörünün karşısındadır. Grubumuz ayrıca, devletimizin Anayasa ve yasalarla kurulu düzeni dışında, kendi özel amaçları için yapılanmış paralel oluşumu da açıklıkla reddeder ve bu gibi yapılarla hukuk içinde mücadele edilmesi gereğine inanır. Grubumuz, gerek PKK ve diğer terörist odaklar ve paralel yapılarla mücadelenin Anayasal bir görev ve sorumluluk olduğuna inanır ve destekler."