'Erkeksen Ayakta İşe!'

Cumhuriyet gazetesi yazarı Özgen Acar, Ordu Valisi Ali Kaban'ın "dini itikata ters" olduğu gerekçesiyle camilerdeki pisuarları kaldırtmasını köşesine taşıdı. Acar'ın "Kavşak" adlı köşesinde kaleme aldığu "Erkeksen Ayakta İşe!" başlığını taşıyan yazısı şöyle:

'Erkeksen Ayakta İşe!'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.08.2009 - 10:55

 

Erkeksen Ayakta İşe!

Nereden nereye? Cumhuriyet Senatosu Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı yapan İhsan Sabri Çağlayangil, Bursada vali iken Orhan Velinin Bir elinde cımbız, bir elinde ayna, umurunda mı dünya!şiirine nazire olarak şu şiiri yazmıştı:

Bir elinde sigara,

Bir elinde şişe,

Erkeklik bu mu kızım?

Erkeksen ayakta işe!

Yarım yüzyıl sonra bir başka vali Ali Kabanın 20 Temmuz 2009da yazılı şu talimatıyla Orduluları kadınlaştırmasına ne buyrulur?

Bazı camilerimizin tuvaletlerinde bulunan ve temizliğe, sağlığa elverişli olmayan, dinen de uygun görülmeyen pisuarların kaldırılması sağlanacak. Yeni yapılacaklara gerekli talimat verilip proje desteği sağlanacaktır.

Mülkiyeli kardeşim Kabanın güçlü bir mesleki geçmişi var! Geçmişin geçmişine değil de yakın geçmişine göz atalım. İngilterede biri master olmak üzere iki kez kamu yönetimi eğitimi görmüş, Dışişleri Bakanlığı ve Başbakanlığı döneminde Abdullah Güle ulusal güvenlik”, sonra da Recep Tayyip Erdoğanın Başbakanlık Müsteşarı Efkan Alaya özel danışmanlık yapmış

Vali”, “Devletin Valisi”, “Laik Devletin Valisi olan Mülkiyeli kardeşim Kabanın Ordudaki 18 ilçe müftülüğüne gönderdiği, itikadımıza ters dediği pisuarların kaldırılması talimatı hakkında İl Müftü Vekili Veysel Çalı, Sayın Valimizin talebini uygun bulduk deyip pisuarların yıkımına başlandığını açıkladı.

Dikkat ettiniz mi bilmiyorum! İstek din adamından değil burnunu erkeklerin apış arasına sokan Türkiye Cumhuriyetinin koskoca valisinden geliyor!

Acaba dedim, Diyanet İşleri bu konuda ne düşünüyor? Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Süleyman Ateş şöyle diyor: Yasaklama söz konusu olamaz. Sadece mekruhtur. Fakat gelenekte vardır. Geçmişte, ayakta idrar yapılırsa elbiseye sıçrayabileceği ve kirli elbiseyle dolaşılmaması için caiz kabul edilmemiştir. Ama şimdi elbiseye bulaşması söz konusu değildir. Hazreti Muhammed de ayakta idrar yapardı!”

Erzurum Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden Prof. Dr. Davut Yaylalı da, Hz. Muhammed ayakta yapardı. Pisuarı kaldırmaya gerek yok! diyor. Acaba Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, idrarını resmi makamı ile evinde nasıl yapıyor? Başkanlıktaki pisuarlar kaldırıldı mı ya da kaldırılacak mı?

Bodrum Türkbükünde bikinili popo peşinde koşan paparazziler, sıkıysa Ordu Valisi Ali Kabanı idrar yaparken görüntülesinler de yılın fotoğrafçısı nasıl olurlarmış görelim bakalım! Hodri meydan!

 

Ordunun pisuarları!

 

Beş yıl önce İngilterede 500 sanat adamına Turner Ödülü bağlamında şu soru soruldu: 20. Yüzyılın 1 numaralı sanat yapıtı hangisidir?

Yüzyıla damgasını vuran Pablo Picassonun Avignonlu Kadınlar resmi oy verenlerin yüzde 42since 2. seçilirken, İspanya İç Savaşını anlatan ünlü Guernica resmi ancak 4. oldu Üçüncülüğü yüzde 29 oyla Amerikalı Andy Varholun Marilyn Monroeyu ölümsüzleştirdiği Marilyn Dipthyc 3. seçildi. Henri Matisse Kırmızı Stüdyo ile 5. olurken Salvadore Dali nal topladı!

Peki, kimin, hangi yapıtı 1. oldu sorusunun yanıtı için sıkı durun! Fransız sanatçı Marcel Duchampın yaptığı değil, üzerine bir iki çiziktirik attığı bir pisuar yüzde 64 oyla birinci oldu! Gerekçe ise, yaratıcılığın dinamizmi olarak vurgulandı!

Sanatçı Duchamp, New Yorka gittikten iki yıl sonra J. L. Mott adlı inşaat malzemeleri satan bir dükkândan bir adet beyaz porselen pisuar satın aldı. İşliğine geldi. Üzerine siyah mürekkeple gelişi güzel R. Mutt 1917 sözlerini çiziktirdi. Bağımsız Sanatçılar Derneğince düzenlenen sergiye gönderdi. Herkes, bu sanat yapıtını üzerindeki imzadan dolayı, R. Mutt adlı bir sanatçının yaptığını sandı. Sergide yapıtı görenler 7.5 şiddetindeki bir depremdeymişçesine sarsıldılar! İçine edilen bir pisuar sanat yapıtı olarak sergide boy göstermekteydi!

R.Mutt 1917 imzalı, Çeşme adlı bu yapıt o tarihlerde gündeme gelen akıl karşıtı, sanat karşıtı gibi tepkisel sanatın simgesi olan Dada akımının başyapıtı olarak olumlu - olumsuz eleştiriler aldı. Her şey anlamsızdır, her şey bir hiçtir! diye özetlenen dadacılık bir akım olarak gelişti ve çağdaş sanatın ufkunu 360 derece genişletti.

Hazır yapım olan bir nesneyi sanata dönüştürmek yorumu ile bu pisuar Duchampa büyük ün getirdi. Güzel Sanatlar Akademilerinde ders kitaplarında ya da çağdaş yayınlarda daima örnek gösterildi.

Ne var ki bu ilk özgün parça kayboldu! Duchamp 50lerde sipariş üzerine bundan üç ve daha sonra sekiz kopya daha yaptı. Bu kopyaları müzeler ve galeriler kapıştı. Bunlardan biri müzayedelerde 1993te 1.7 milyon dolara, bir başkası 2002’de ise 1.85 milyona alıcı buldu.

Kendisini oldubitti gösterisi sanatçısı olarak niteleyen; yazar ve Fransız Kültür Bakanı Andre Malraunun üzerine kırmızı mürekkep atan, Diyojen gibi fıçı içinde gösteri yapan, bir bankayı namlusu körleştirilmiş bir tabanca ile 10 Fransız Frankı için soyan Pierre Pinoncelli ile R. Mutt 1917 pisuarı arasında ilginç bir çatışma yaşana gelmektedir. Banka soygundan sonra Pinoncelli, Amacım yalnız 1 frank almaktı, ama enflasyonu düşündüğüm için 10 frank istedim demişti.

81 yaşında Pinoncelli, Fransanın Nimes kentindeki son sekiz pisuardan birini 1993 yılında Ben bu pisuarın içine ederim! diyerek çekiçle kırmaya kalkmış, başyapıt az hasarla kurtarılmıştı. Ancak Pinoncelli bir ay hapis yatmıştı.

Uslanmayan Pinoncelli 2006da Pariste ünlü Pompidou Sanat Merkezinde sekizden biri olan bir başka pisuara yine çekiçle saldırmış, başyapıt yine az hasarla kurtarılmıştı.

Bu sanatsal pisuar olgusundan sonra pek çok iç mimar çeşit çeşit yeni pisuarları tasarlayıp piyasaya sundu. Kapışılan bu pisuarlar artık bir sanatsal dekor özelliğine kavuştular.

İngiltere görmüş, Mülkiyeli vali kardeşimizin Londrada Tate Modern adlı galeride bir kopyası bulunan Duchampın pisuarını görüp görmediğini ya da Pinoncellinin oldubitti gösterisi sanatçılığından esinlenerek Ben Ordudaki bu pisuarların içine ederim! diye bu tepkiyi gösterip göstermediğini bilmiyoruz.

Vali Kaban, belki de Yeni yapılacaklara gerekli talimat verilip, proje desteği sağlanacaktır sözleri ile yeni moda, çağdaş pisuarlar için içmimarlara proje siparişi vereceğini demek istemiş de olabilir!

 

E.posta: oacar@superonline.com \tFaks: 0312. 442 79 90


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler