Eşme sınıra 200 metre

“Şah Fırat” operasyonuyla Süleymanşah Türbesi’ndeki askerler ve emanetler Türkiye’ye getirilirken Suruç’un 25 kilometre ilerisinde türbenin taşınacağı Suriye’nin Eşme köyünde de hazırlıklar başladı. 10 gün önce IŞİD’den YPG’nin denetimine geçen köyde, YPG’liler Türk askerlerinin çalışmalarını çatılardan izledi.

Türkiye’nin yeni Türbe ve Karakol olarak seçtiği alan ise kısa süre öncesine kadar IŞİD’in kontrolü altındaydı. Halen YPG kontrolündeki Eşme Köyü, Arap Kürtlerin yaşadığı bir bölge. Türkiye’ye uzaklığı ise 200 metre olan Eşme Köyü’ne taşınırken, yerin seçiminde olası bir müdahale halinde Türbenin birkez daha risk altında kalmaması hedeflendi.

Prefabrik türbe

Süleyman Şah Saygı Karakolu’nun boşaltıldığı ve emanetlerin getirildiği sırada önceki gece saat 21.02 sıralarında eşzamanlı olarak Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinin 25 kilometre kadar ilerisinde Suriye’nin Eşme köyüne giren Türk askerleri türbenin taşınacağı yeni alana Türk bayrağı dikti. Sınırdan 200 metre ilerideki alan askerlerce kontrol altına alındı. İş makineleri türbenin taşınacağı yerde dün çalışmalara başladı. Alanda kazı yapıldı ve zemin düzeltildi. Süleymanşah Türbesi’nden getirilen emanetlerin nerede olduğu gizli tutulurken kemiklerin ve emanetlerin türbenin tamamlanmasının ardından törenle Eşme’ye götürülerek buraya nakledileceği belirtildi. Yeni türbedeki prefabrik inşaatın da 2 gün içerisinde bitirilmesi hedefleniyor. Türbede görev yapacak askerlerin ise önümüzdeki günlerde burada görevlendirileceği ifade edildi.

Köy aylar önce boşaltıldı

Süleyman Şah Türbesi ve onu koruyacak birliğin yeni yerleşkesi olan Eşme köyü ise yaklaşık 5 ay boyunca IŞİD denetiminde kaldıktan sonra 10 gün önce YPG denetimine geçti. Türk askerinin bayrak dikerek türbe inşaatı için çalışma başlattığı bölgenin birkaç yüz metre ilerisinde PYD ve YPG bayrağı ve Öcalan posterlerin bulunan binalarda silahlı YPG’liler de inşaat çalışmalarını izledi. Sınırın Türkiye tarafında da aynı isimle Eşme köyü bulunurken her iki köyde akraba olan aileler yaşıyor. Söz konusu köyde ağırlıklı olarak Kürtler barınıyor. Türkiye tarafındaki Eşme köyünde 10 kadar Suruçlu, 20 kadar da Kobanili aile bulunurken türbenin yapılacağı Suriye’nin Eşme köyü ise IŞİD tehdidi nedeniyle aylar önce boşaltılmıştı. Köyde şu anda sadece YPG’liler ve türbe hazırlıkları için giden Türk askerleri bulunuyor.

İnternet ve telefon yok

Askerler, güvenlik önlemleri nedeniyle Eşme köyü yakınlarına gazetecilerin ve sivillerin geçişine izin vermiyor. Yaklaşık 1.5 kilometrelik alanda oluşturulan güvenlik çemberine hiç kimse yaklaştırılmıyor. Sinyal kesici jammer adı verilen araçlar nedeniyle internet ve telefon bağlantısı sağlanamıyor.

Erdoğan-Davutoğlu

Ne dediler, ne yaptılar?

Suriye’de iç savaşın başlamasından bu yana gözler Türkiye’nin Suriye’deki toprağa olan Süleyman Şah Saygı Karakolu’na çevrilmişti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Süleyman Şah Saygı Karakolu’na yönelik olası bir müdahaleyi “savaş nedeni” sayacaklarını belirtirken, NATO Türkiye’nin bu tutumuna destek vermeyeceğini iletmişti.

Tapeler sızmıştı

Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan gizli bir toplantıda Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e ait olduğu belirtilen ses kayıtları internete sızdırıldı. Dönemin Dışişleri Bakanı Davutoğlu, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın Süleyman Şah Türbesi’nin Suriye’ye olası bir müdahale için imkan olarak değerlendirilmesi gerektiğini söylerken, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, “Gerekirse Suriye’ye dört adam gönderirim. Türkiye’ye 8 füze attırıp savaş gerekçesi üretirim, Süleyman Şah Türbesi’nede saldırtırız” diyordu. Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e ait olduğu belirtilen ses ise “Direkt savaş sebebi yani yapacağımız iş direk savaş sebebi” ifadesini kullanıyordu.

Erdoğan: Türbeye saldırı

Türkiye’ye yapılmış sayılır Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı döneminde, 25 Mart 2014 tarihinde, Suriye sınırı içinde yer alan Türkiye’nin toprak parçası Süleyman Şah Türbesi’ne karşı bir saldırı olması halinde gereği neyse onun yapılacağını belirtmişti: “Süleyman Şah Türbesi’ne karşı gerçekten böyle bir yanlışlık olacak olursa tabii ki gereği neyse orada o yapılacaktır. Bu topraklar bizim topraklarımızdır, yaklaşık 10 dönüm gibi bir arazidir, bu topraklar uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınmış topraklarımızdır. Bu topraklarda yapılacak bir saldırı aynen Türkiye’ye yapılmış bir saldırıdır.”