ETNO Festivalde JÖH bilekliği
Yenikapı’daki Etnospor Kültür Festivali, geleneksel Doğu sporlarını yaşatmayı, Orta Asyalı Türk savaşçısı modelini bugüne bağlayarak bir mitoloji yaratmayı amaçlıyor. Bir ölçüde de başarılı olmuş çünkü ortaçağ silahlarının yanında PÖH, JÖH bileklikleri satılıyor.
Yenikapı’daki metro inşaatı sırasında beliren arkeolojik buluntular, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın tabiriyle çanak çömlek, İstanbul’un tarihini binlerce yıl geri çekmiş, bilinenleri gözden geçirmek icap etmişti. Bu iktidar denizi doldurmayı seviyor. Olmayan bir kara parçası yaratıyorsunuz; bu kimi hallerde yeni bir rant alanı açmak demek. Denizin 1 milyon kişiyi alacak kadar doldurulmasından müteşekkil Yenikapı Etkinlik Alanı’nda açılan Etnospor Kültür Festivali de, bu yapma sahada bir tarihin inşası gayreti olarak doğru adresi bulduğunu hissettiriyor insana. Bilal Erdoğan’ın kişisel gayretiyle ilki geçen yıl yapılan Etnospor’da sporun yanında bu yıl “kültür” vurgusu artmış görünüyor. Yola çıkarken Anadolu’nun, Doğu’nun sporlarını popülerleştirmek amacı seçilmiş. Şalvar güreşi, atlı cirit, aşırtmalı aba güreşi, kökbörü, okçuluk, mas güreşi... Bunlar Etnospor alanında tanıtılan yahut müsabakası yapılan Doğu, daha çok da özbeöz Türk sporları olarak sunuluyor. Bilal Erdoğan bir beyanatında “Neden herkes Batı’nın sporlarını yapmak zorunda?” diyor. Doğru, bir insanlık mirası olarak kültürel bir merak duyabilirsiniz bu oyunlara. Lisanslı, federasyonlu dallar haline gelmeleri, hatta Etnospor’un Olimpiyat Oyunları’na rakip olması gibi bir arzu da var. Batı’nın spor müsabakaları için yoksul Afrika köylerinden TC kimliği verilecek sporcu çocuklar toparlamaya, gencecik insanları başarı için kimyasallara mahkûm eden bir hırs âlemi kurmaya belki gerçekten gerek yok.
Kımız 15 TL
Etnospor alanında bir köşede kıspetlerine reklam işlenmiş güreşçilerin müsabaka alanı, bir yanda cirit sahası, en rağbet gören okçuluk bölümü var. Havada hep bir Dombra, hep bir mehter asılı sanki. Sıra sıra kurulmuş otağlar Kazak Türkleri, Doğu Türkistan, Afganistan Türkleri şeklinde akıyor. Kastamonu, Erzurum, Tokat gibi yerel otağlar da var. Gözleme dağıtılan otağların önünde uzun kuyruk oluşmuş; Mado otağı gibi renkler mevcut. Hepsinde yerel kostümleri ve güleryüzleriyle birileri karşılıyor gelenleri. Diyelim ok malzemeleri satan da ne sorsanız içtenlikle cevap veriyor. Kepaze denilen alıştırma yayı 90-100 TL. El işçiliği arttıkça bin liraya kadar çıkıyor. Tezgâhlar Göktürk alfabesiyle yazılmış “Türk” aksesuvarlarıyla dolu. Kadınlar için deri börkler 60 liradan başlıyor. Gerçek kurt kürklü şapka 500 TL. Kımızın şişesi 15 lira; İzmir’de üretiliyor. Kadın görevli kendisinin hiç içemediğini söyledi ama tadı kefire benziyormuş.
Sanki bir dizi seti
Etnospor’un özü ne derseniz: Fotoğraf. Otobüslerle okullarından getirilmiş çocuklar, ders kırmış üniversite öğrencileri, aileler, herkes savaşçı bir Tatar, Kazak, Kırgız bulup fotoğraf çektirmek istiyor. Belli etmemeye çalışsalar da yorgun düşmüş insanlar. Her saniye sayısız fotoğraf çekiliyor. Bazıları kostümlü kişiden kılıçları ödünç alıyor, munis suratlı bir genç poz verirken birden savaşçı bir intikam küpüne dönüveriyor karşınızda. Muhtelif kılıç mizansenleri... Bütün bunlar televizyon dizileri ve filmlerle yaratılmak istenen tamamen Türkleştirilmiş bir Osmanlı ve geniş Türklük efsanesi fikrine de denk düşüyor.
Ortalıktaki film seti havası kimseyi rahatsız etmiyor, bilakis bu senaryonun parçası olmak istiyorlar. Bir tarihçi, bir antropolog bu oyunları ya da festivalin kendisini tarihin bizzat kendisiyle sınayıp elden geçirebilir. Çıplak göze çarpan yapaylığa, sakalete karşın Etnospor’un başarısız olduğu söylenemez. Herkesin kaydedilerek içeri alındığı kapının önünde bekleyen TOMA, içeride kostümlü, kılıçlı Ortaasya savaşçılarının yanında normalleşmiş vazife halindeki otomatik silahlı özel tim, sayısız yelekli polis, turlayan Akrepler arzulanan o devamlılığı, belki onlar istemeden kuruyor. Öyle ki otağ önlerine açılmış hediyelik tezgâhlarından üzerinde PÖH (Polis Özel Harekât), JÖH (Jandarma Özel Harekât), hatta “JÖH Efeler” yazan bileklikler satın alınabiliyor. Merak edene ederi 10 TL.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı
- Kayıp Amerikalı Suriye'de bulundu: 'Hacıyım' dedi...