Fırat Çakıroğlu davası başladı

Adliye çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alınırken, duruşma öncesi burada toplanan yaklaşık 500 kişilik guruba seslenen Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz, “Edebiyat Fakültesi’nin önü PKK kampına dönüştürülmüştür. Bu fakülte dekanının çocuğunun başına böyle bir şey gelse ne hissederdi. Dekan ve üniversite rektörü rahat uyuyabiliyor mu? Davayı 200 avukatla takip ediyoruz. Sonuna kadar arkasında olacağız. Hukuka güvendiğimiz için buradayız” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Atila Kaya,  MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da izlediği biri tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın saat 09.30’da başlaması planlanan duruşması, avukatların kimlik tespitlerinin uzun sürmesi ve oturma bölümlerine alınan izleyicilerin üzerlerinin  aranmasının uzun sürmesi nedeniyle  saat 10.20’da başladı. Sanık avukatlarının iddianamenin iade edilmesini istemesi, gerginliğe yol açtı.

Ailesi duruşmayı izledi

Duruşmayı hemen sanık Nurullah S.’nin yanında izleyen Çakıroğlu’unun  öğretmen annesi ve Bursa Eğitim-İş üyesi  Özlem Erdem, gözlerini biran olsun ondan ayırmadı. ancak herhangi bir sözlü müdahalede bulunmadı. Çakıroğlu’nun babası Fuat Mahir Çakıroğlu, duruşmada  elektirikli hava üzerine eliyle izleyicilere sakin olması telkininde bulunup, “Tahrik ediyorlar, beyler” dedi.


İddianamenin iadesi istendi

Yoklamayla başlayan duruşmada Mahkeme Başkanı, iki taraftan da bazı avukatları kürsü önüne çağırıp herhangi bir gerginliğe neden olmamaları yönünde uyarılarda bulundu. Ardından talepte bulunacağını söyleyip ilk sözü sanık Nurallah S’nin avukatı Zeynep Sedef Özdoğan, aldı. Sözlerine Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun ailesine ve sevenlerine başsağlığı ile başlayan Özdoğan, iddianamenin içeriğine ve eldeki delillerin kullanımına, bu delillerin sonradan hasar gördüğüne yönelik eleştirilerde bulundu.  Özdoğan, “Hard diskin savcılığa sağlam teslim edildiğine yönelik tutanak var. Ancak Hard disk, kırılmış, zarar görmüş. Kim kırmış olabilir. Bu diskin TÜBİTAK’a gönderilip rapor alınmasını istiyoruz. Ayrıca savcı hakkında da, HSYK’ya ihbarda bulunulmasını istiyoruz” dedi. Özdoğan ayrıca iddianamenin Cumhuriyet Savcılığı’na iadesini,ve  Nurullah S.’in de serbest bırakılmasını istedi.  Bu talep salonda gerginliğe yol açtı. Duruşma savcısının bu talebi red etmesinin ardından kısa bir süre durumu tartışan mahkeme heyeti talebi oy birliğiyle red ederek, duruşmaya devam edileceğini açıkladı.

Davanın geçmişi

Geçen 20 Şubat'ta cinayetle biten kavgadan sonra  Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerin değişik zamanlarda 32 kişiyi göz altına aldı. Bunlardan Sosyoloji Bölümü  öğrencisi Nurullah S., tutuklanırken  31 kişi de, serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zeki Polat, 5 ay sonra düzenlediği iddianameyi İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın tek tutuklu sanığı Nurullah S., ‘Kasten adam öldürmek, örgüt adına suç işlemek, örgüt üyeliği ve yaralama suçlarından ömür boyu ve 69 yıl, diğer 27 sanık ise ‘Suç delilerini yok etmek, gizlemek veya değiştirmek ve yaralama’ suçlarından 5 ile 48 yıl arasında değişen zamanlarda hapis istemiyle yargılanmaları için dava açıldı.