Gökbilimcilerden üniversitede astrolojiye isyan

Türk Astronomi Derneği, İstanbul Aydın ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversiteleri'ndeki astroloji çalışmalarına tepki gösterdi.

Gökbilimcilerden üniversitede astrolojiye isyan
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.06.2015 - 10:46

Derneğin açıklaması şöyle:

--Yükseköğretim Kurumlarında Astroloji ile İlgili Faaliyetler Hakkında Türk Astronomi Derneği’nin Görüşleri--

Bir süredir, üniversitelerimize bağlı sürekli eğitim merkezleri ve enstitüler bünyesinde astroloji konulu sertifika programlarının açıldığı, lisansüstü tezlerin hazırlanarak kabul gördüğü tarafımıza iletilmiş, bu haberler ayrıca çeşitli basın organlarında yer bulmuştur.

Bilindiği gibi astroloji, gökcisimlerinin konum ve hareketini inceleyerek kişilik tahlili yapma ve kişilerin geleceği hakkında tahminlerde bulunma çabalarına denir. Eğlence amaçlı bir etkinlik olarak astroloji sıkça medyada yer bulabilse de, astrolojinin bilimsel hiç bir temeli bulunmamaktadır. Gökcisimlerinin konum ve hareketini incelemenin yanısıra evrenin oluşumu, yapısı ve evrimini inceleyen bilim dalı Astronomi konusunda çalışmalar ülkemizde dünyanın her yerinde olduğu gibi Fizik, Astronomi ve Astrofizik, Uzay Bilimleri ve Teknolojileri, Astronomi ve Uzay Bilimleri gibi bölümlerde yürütülmektedir.

Kendisini evrenin merkezine yerleştirmeyen, dolayısı ile başkaları ile uyum içinde yaşama becerisini gösterebilen, entellektüel olarak gelişkin, muhakeme yeteneğine sahip bireyler ancak bilimsel düşüncenin hakim olduğu toplumlarda yetişebilir. Bunun haricinde, kişilere, doğa yasalarını açıkça inkar edecek şekilde, geleceği öngörebileceklerini, başka insanların düşüncelerini okuyabileceklerini “öğretmeye çalışmak” bireyleri bilimsel düşünceden uzaklaştırarak, sağlıksız toplumlar yaratmaktan başka bir işe yaramayacaktır.

Dünyada astroloji “eğitimi”nin bir üniversite bünyesinde, adını taşıyan bir bölümde ve/veya bir programda sunuluyor olmasının bir örneği yoktur. Ülkemizde ise İstanbul Aydın Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi, bir süredir “Astroloji” sertifika programları düzenlemekte ve basında yeralan haberlerden takip edebildiğimiz kadarı ile bu programlara katılan kişilere eğitim sonunda verilen sertifikaların YÖK onaylı olduğu bilgisi iletilmektedir.

İstanbul Aydın Üniversitesi örneği ile ortaya çıkan durum, temel bilimlerde atılım yapma gayreti içinde bulunan yükseköğretim kurumlarımızın hiçbiri için kabul edilebilir bir uygulama olmadığından ivedilikle kaldırılması gerekmektedir.

İstanbul Aydın Üniversitesi’nin Astroloji ve Fütürizm başlıklı sertifika programı, ayrıca, Anayasamızın Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi’ni düzenleyen 42. Maddesi’nde

"Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.”

şeklinde belirtilen hususlara da aykırı görünmektedir. Eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma merkezi olan üniversitelerin 2547 Sayılı Kanun’la belirlenenler dışında faaliyetlerde bulunması mümkün değildir. Sözkonusu astroloji eğitim programının, nesnel çerçeveye göre doğru bilgiler sunan bir faaliyet olarak kabul edilmesi mümkün değildir.

Astrolojinin üniversitelerimizde yer bulduğu bir diğer örnek Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi’nde yaşanmıştır. Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Yönetimi Anabilim Dalı’nda yürütülen “Astrolojik Kişilik ve Örgütsel Bağlılık Arasındaki İlişki” başlıklı bir yüksek lisans tezinde özetle, astrolojinin kişilik ile bağlantısının bulunduğunun gösterildiği iddia edilmekte, tezin sonuç kısmında ise “…Çalışmamızda ileri sürdüğümüz tezin de doğrulanmasıyla bütün bu zaman, emek, kazanç kayıplarının örgütler tarafından aslında boşa yapıldığı, bunun yerine insan kaynakları departmanı çalışanlarına astroloji bilgisinin verilmesi veya astroloji eğitimi aldırılmasıyla çok daha basit ve maliyetsiz bir şekilde olacağı meydana çıkmıştır.” denilmektedir.

Bilindiği gibi TÜBİTAK öncelikli alanlar listesinde “Uzay” başlığı bir alan olarak yeralmakta, uzay araştırmaları konusunda gerek üniversitelerimizde gerekse bunlara bağlı araştırma merkezlerinde ivmelenmiş bilimsel çalışmalar yürütülmektedir. Gayet olumlu bulunan bu çalışmalar bir yandan devam ederken, kimi üniversitelerimizin bilimsel temeli olmayan astroloji gibi konularda “eğitim” sunması, tez hazırlatması, sağlıklı düşünen, bilimsel olanı ve olmayanı ayırt edebilen bireyler yetiştirmek bağlamında ülkece bir geriye gidişe zemin hazırlamaktadır.

Bahsi geçen sertifika programının durdurulması, benzerlerinin açılmaması ve üniversitelerimizde yürütülen tez çalışmalarının çağdaş bilimsel yöntemlerle ve konularda yürütülmesi dileğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.

TÜRK ASTRONOMİ DERNEĞİ