Halı saha skandalında yeni gelişme! Gözaltına alınan öğretmen konuştu

 Çermik’te 14 öğretmen, önceki gün akşam 21:00-22:00 saatleri arasında maç yapmak üzere halı sahaya gitti. Çermik Savcısı’nın içinde bulunduğu takımının halı saha maçının 22:00-23:00 arası olmasına rağmen, savcının bulunduğu ekip de 21:00’de halı sahaya geldi.

Bu saatin kendilerine ayrıldığını söyleyen savcı, öğretmen grubunun sahadan ayrılmasını istedi. Buna karşı çıkan öğretmenler için GBT sorgusu yapılmasını isteyen savcı, sahaya polis çağırdı. Öğretmenler emniyete götürülerek kimlik sorguları yapıldı.

<haber-dikey:1270175>

BBC Türkçe’den Hatice Kamer’e konuşan matematik öğretmeni Emrah Kızılyıldırım, “Savcı, kendi kimliğini kullanarak bize gücünü gösterdi, arkasına devletin gücünü alarak bizi kullandı. Öğretmen olduğumuzu bilmesine rağmen, yetkisini kişisel bir durum için kullandı” dedi.

‘SAVCININ ARKADAŞLARI ‘ÇIKALIM’ DER GİBİ OLDU AMA SAVCI ÇIKMAK İSTEMEDİ’

Kızılyıldırım, çarşamba akşamı yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

“21:00-22:00 halı saha maçına geldik. Bizimle beraber başka bir grup da halı sahaya girdi. Biz top oynamaya başladık. Sonra grup sahadan çıkmayınca bir karışıklık olduğunu fark ettik. Tartışma olmasın diye uzaklaştık ve kalenin yanına geçtik. Saha sahibini çağırdık, ‘bizim maçımız var, gruba söyler misiniz çıksınlar’ dedik. ‘Abi savcıymış ve çıkmak istemediğini söylüyor’ dedi. ‘Bizim saatimiz, biz oynamak istiyoruz, savcı bey kendi saatinde oynasın’ dedik. Saha sahibinin bunu savcıya iletmesini söyledik. O da ‘Evet, bu saat sizin ama savcı şimdi oynamak istediğini söylüyor’ dedi. Ondan sonra savcının arkadaşları ‘çıkalım’ der gibi oldu ama savcı çıkmak istemedi. Biz tartışma çıkmasın diye hiç yanaşmadık, bırakın tartışmayı, uzakta izliyorduk sadece.”

‘POLİS ‘KİMLİKLERİ ÇIKARIN’ DEDİ, ‘SAHADA ŞORTUMUZDA KİMLİK TAŞIMIYORUZ’ DEDİK’

Savcının sırf kendisi top oynamak için öğretmenleri sahadan çıkarttığını söyleyen Kızılyıldırım, şöyle devam etti:

“Sahadan çıkmadık, maç yapmaya devam ettik. Bir baktık ki etrafımızda polisler. Topladı bizi, gençler, kimliklerinizi çıkarın dedi. Biz de şortluyuz, sahada şortumuzda kimlik taşımıyoruz dedik. Öğretmen olduğumuzu belirttik, polis de emir kulu olduğunu ve kimliklerimizi görmesi gerektiğini söyledi. TC numaramızı söyledik, polis üzerimizde kimlik olmadığı için karakolda tutanak tutacaklarını söyleyerek bizi emniyete götürdü. Savcının emrine bianen bizi emniyete götürüp kimlik kontrolümüzü yapacaklarını söylediler. Orada GBT’lerimizi kontrol ettiler, yaklaşık 40 dakika bizi oyaladılar, tabiri caiz ise maçın saatinin geçmesini beklediler, sonra bizi serbest bıraktılar. Tutanak tutmaya bile gerek yok dediler. Maça geldiğimizde savcı bey arkadaşlarıyla top oynuyordu. Yani bizi sırf kendisi oynamak istediği için sahadan çıkarttırdı.”