'Hayallerimiz bile kontrol ediliyor'
İlker Aksum'u hatırlayanlar bilir, ilk kez 1996 yılında 'Sır Dosyası'nda gördük. Sonra diziye de adını veren şempanze 'Çarli'de başrolü paylaştı.
Popüler anlamda tanınması 'Yabancı Damat' dizisinde oldu. Şimdi ise '20 Dakika'da hayatı 20 dakikada altüst olan, hiç bilmediği halde karanlık yollara girip adaletini kendi arayan öğretmen Ali Halaskar'a hayat veriyor. İşte anlattıkları...
- Benim için oyunculuk sıralamanız şöyle; “Küçük Kıyamet”, “Kara Yılan”, “Güz Sancısı”, “1996 Sır Dosyası.” Yani kötüyü oynadıklarınız, sevimliler daha sonra geliyor. Uç rollerde oynuyorsunuz. Nedir derdiniz?
- “Farklı rolleri oynamayı seviyoruz” der bütün aktörler ama aslında oynadıkları hep aynıdır, farklılığı başaramazlar. Çünkü doğallıkla gerçekliği karıştırıyor Türkiye’deki ve dünyadaki oyuncular. İkisi farklıdır, doğal olmanız gerçek olmanız anlamına gelmez. Ama esas olan gerçek olabilmenizdir. Büyük laflar ediyor gibi duruyor olsam da beni bu yolda ilerleten Taylan Biraderler’e teşekkür borçluyum. Çünkü onlar benim dramayı kıvırabileceğime inanmıştı. Beni kışkırttılar! Mesela “Yabancı Damat”ta Gaziantepli içgüveysi, pısırık, mazlum Ruşen’dim. Sonra Kara Yılan’da bu sefer Gaziantep’i işgal eden Fransız yüzbaşısını oynuyordum. İki rol de üstüme yapışmadı.
- Ama rollerinizle tanınıyorsunuz, her seferinde yeniden keşfedilme nedeniniz de bu.
- Seyirci için her zaman yeniyim orası kesin. 12 yıldır ben bu işin içindeyim. Beni sürekli görüyorlar fakat her yaptığım yeni işte yeniden keşfediliyorum. Herkes “kimmiş bu ya” diyor.
- Aslında yeni diziniz “20 Dakika” bu iyi-kötü arasındaki metamorfozu aynı kişide göstermeyi deneyeceğiniz bir yapım. Nasıl gidiyor çalışmalar?
- Bulmacalı bir film bu, kolay anlaşılır değil, sürekli geri dönüşler var, ipuçları dönüyor. Merakı koruyan bir dizi olacak. Dizideki Ali Halaskar kendi halinde bir öğretmen. Oldukça naif ve sıradan. Ama bir anda karanlık dünyaya kayıyor. Biliyorum ki her insanın içinde kötülük ve cehennem var. Hayat koşullarıyla ya çıkıyor ya da çıkmıyor. İşte o yüzden bu role yüreğim kalkıyor, öncekilerden farklı bir heyecan beni sarıyor.
- Hepimizde bir Dr Jekyll & Mr Hyde durumu var. Böyle bir ülkede de karanlığa adım atmak an meselesi?
- Ölüm ve ağır kayıplar yaşayıp, bir de haksızlık karşısında adalet yerini bulmazsa kimin ne yapacağını öngöremezsiniz. Adaletin olmadığı yerde kişi kendi adaletini arar, yaratır, uygular. Özellikle de kendi halinde dünyasında mutlu insanların hayatlarını mahvederseniz sonuçlar hiç beklemediğiniz gibi olabilir.
- Dizi bir yandan da “adalet” mesajı veriyor yani?
- Elbette, bu bilinçli bir tercih. Adaletin nerede başlayıp nerede bittiğini anlatacağız, tartışacağız. İzleyici de bunu tartışacak. Korktuklarımız bize çok şey kaybettiriyor, bazen gerçeği anlatmak için farklı yollar da seçmek gerekebilir.
- Hükümetin dizilere müdahaleleri ortada, “Behzat Ç” aile yapısına uygun olsun diye zorla evlendi, Muhteşem Yüzyıl bir anda imana geldi, Hürrem Sultan namaz kıldı. Size de denk gelir mi böyle bir baskı?
- Muhafazakârlaşma ayyuka çıkmış durumda. Bilinmesi gereken bunun yalnızca bugünkü hükümetle bağlantılı olmadığı! Bizim ülkemiz zaten oldum olası buydu. Şimdi varolanı iktidarda görüyoruz. Daha önce onlar hiç bu kadar güçlü olmadılar. Evet baskı var, senaristler kontrol altında. Hayallerimiz bile kontrol ediliyor. Unutulmaması gereken bu dizilerde tarihi yeniden yazmıyor kimse, böyle bir derdi yok senaristlerin. “Kanuni niye dizide at üstünde değil?” dersen prodüksiyonda zayıf kaldıkları için bu tür diziler çok usta oyunculuklar kullanılarak dört duvar, aşk, ihtiras ve entrikalara gömülüyor. Bir savaş sahnesi çekmek bir milyondan başlıyor. Hatırlarsınız bir savaş sahnesi çekildi, o kadar para harcandı, eleştiriler bitmek bilmedi. Görsel sanatlar işimiz. Güzel kadınlar güzel erkekler, olay budur! Sanatın politikası olur muhafazakârlığı olamaz, sanat kapalı değildir. Herkes eleştirilebilir, deşebilir. Bunu biri sanatla yapar biri siyasetle. Baskı ve sansür ise kabul edilemez.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?