HDP'den iki bakan hakkında gensoru önergesi

HDP, Soma ve Ermenek başta olmak üzere yaşanan iş kazaları ve işçi ölümleri nedeniyle, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik hakkında Anayasanın 98'inci ve 99'uncu, TBMM İçtüzüğü'nün 106'ıncı maddeleri uyarınca Gensoru açılmasını istedi.

HDP'den iki bakan hakkında gensoru önergesi
Abone Ol google-news
DHA
Yayınlanma: 05.11.2014 - 18:08

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ve HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan imzasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik hakkında sunulan Gensoru önergesinin gerekçesi şu şekilde: "AKP iktidarlarının Türkiye emekçi halklarını içine çektiği durum, tam bir kölelik düzeniyken 12 yılda en az 14 bin emekçi çalışırken hayatını kaybetmiştir. İşyeri denetimleri etkin olarak yerine getirilmemiş, yaşam odaları oluşturulmasına dönük çalışmalar yapılmamış, işçilerin şikâyetleri yok sayılmış, çalışanların sosyal ve ekonomik haklarından mahrum vaziyette işverenin inisiyatifine terk edilerek, emekçi katliamının yolu daha fazla açılmıştır. İşyeri denetimlerinin yetersizliği ya da hiç yapılmaması işçi ölümlerini daha da arttırırken, iş yeri denetçilerinin halen kamusal bir güvenceye kavuşturulmaması ve maaşını aldığı işyerini denetlemesinin istenmesi cehalet değilse tam olarak ilgili bakanlığın sermayeyle işbirliğidir. Bütün bu yaşananların net bir şekilde orta koyduğu, Faruk Çelik'in böylesine kritik bir alanda, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevini layıkıyla ifa edemeyeceğidir.

'EMEKÇİLERİN CAN GÜVENLİĞİ VE ÇALIŞMA KOŞULLARI İÇİN İŞGAL ETTİĞİ MEVKİDEN İSTİFA ETMESİ ZORUNLULUK'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hakkında sunulan Gensoru önergesinin gerekçesi şu şekilde: "AKP hükümetleri boyunca, Türkiye'nin temel sorunları çözülmediği gibi daha da derinleşmiştir. Bu sorunların başında, enerji alanındaki rantçı ve gayri insani üretim politikaları gelmektedir. Emekçisine ölümü reva gören bu siyasal ve etik anlayışın, toplumsal adalet açısından ne denli sakıncalı olduğu gerçeği yaşadığımız bu facialarla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Enerji politikalarında sürekli sermayenin önceliklerini dikkate alan Sayın Yıldız, gelişmiş ülkelerdeki madencilik uygulama ve mevzuatını dikkate almamıştır. TBMM bünyesinde kurulan maden araştırma komisyonu raporları başta olmak üzere, çok sayıda bilimsel rapor görmezden gelinmiş, katliamdan hemen önce muhalefet vekillerinin feryadına kulak tıkanmıştır. Madenlerde gerekli düzenlemeleri yapmayan, madencileri işverenin insafına terk eden, yer altı maden kaynaklarını sermaye lehine yasaları hiçe sayarak sermayeye peşkeş çeken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Taner Yıldız' ın, emekçilerin can güvenliği ve çalışma koşulları için işgal ettiği mevkiden istifa etmesi, toplumsal, ahlaki ve demokratik bir zorunluluk halini almıştır."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon