'Hedef Türkiye Cumhuriyeti hukuk devleti'

Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi Hamdi Yaver Aktan'ın Avukatı Uğur Erhan Dinçer yaptığı yazılı açıklamada, Aktan'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına ilişkin olarak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvururak, ilgililerin hukuka aykırı ve suç niteliğindeki eylemleri nedeniyle cezalandırılmaları ve söz konusu yayının tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ettiklerini anımsattı. 

Ancak, geçen süreçte, söz konusu yayınlara sistematik olarak devam edildiğini söyleyen Dinçer, "Ne olduğu meçhul bir veya birkaç ses kaydının 'paylaşım sitesine' düştüğü ifadelerinin arkasına saklanılarak, bazı yayın kuruluşlarında ve gazeteler ile yazarların köşelerinde Aktan'a ve yargının pek çok saygın üyesinin adları kullanılıp, söz konusu ses kayıtlarının hukuksuzluğu dahi meşru gösterilerek, Aktan ve şahsında yargı camiasını yıpratma amacına yönelik, kasti, hukuk kurallarına, basın meslek ilkelerine, etik kurallara ayıkırı yayınlara, yorumlara devam edildiği gözlemlenmiştir" dedi.

Ne şekilde temin edildiği ancak hukuksuz/yasa dışı elde edildiği, üretildiği sabit olan ses kayıtları vb. vasıtalarda kamuoyunun manipule edilip, kişilerin, kurumların bilinçli şekilde yıpratıldığı gerçeğinin asıl hedefinin hukuk devleti olduğunu savunan Dinçer açıklamasında, hukuk devletine karşı bu cüreti gösterenlerin cesaretlerini nereden aldıklarını, bu fütursuzluğu sergilemekteki ısrarlarının kime veya kimlere hizmet ettiğini kamuoyunun takdirine sunduklarını söyledi.
 

'Düzmece bir kayıt'

Müvekkili Aktan hakkındaki yayınlarda dayanak gösterilen ses kayıtlarının daha önce de belirtildiği üzere, gerçeği yansıtmadığını ifade eden Dinçer, "Kayıtlardaki konuşmalar Aktan'a ait değildir. Söz konusu kayıtların, farklı zamanlarda, farklı ortamlarda gerçekleşen konuşmaların yasa dışı olarak kişilerin özel hayatına tecavüz edilerek kaydedildiği, bunların kesilip, eklenmek suretiyle ve ayrıca Aktan'ın hiç konuşmadığı cümleler de teknoloji olanakları kullanılarak eklenmek suretiyle düzmece bir kayıt oluşturulduğu gerçeği açıktır" dedi.

'Hedef Türkiye Cumhuriyeti hukuk devleti'

"Nitekim Aktan tarafından bu güne değin Yargıtay Başkanlığı'nın izni ve bilgisi olmaksızın hiçbir yerde hiçbir zaman mesleki seminer ve paneller dışında, konuşma yapmamıştır" diyen Dinçer açıklamasına şöyle devam etti: "Kaldı ki, müvekkilime atfedilen söz konusu konuşmaların Ceza Kanunu anlamında suç isnadı niteliğinde olduğu da göz önüne alındığında, vakıanın esasen yetkili mercilere bildirilmesi gerekirken, kuşkusuz bu hukuksuzluk odakları tarafından, olayın ve isnadın gerçeğe uygun olmadığı bilindiğinden, yabancı paylaşım sitelerine verilen kaydı bilahare oradan alıntılanmış gibi gösterilerek düzmece haberlerle, müvekkilime ve şahsında tüm yargı camiasına fütursuzca saldırılmaktadır. Bu saldırılar, adeta hukuksuzluk yaratma ve yerleştirme yoluyla, halkta sindirme, korkutma sağlayarak, hukuk düzeninden vazgeçme alışkanlığını benimsetme amaçlı olarak basın yoluyla gerçekleştirilen terör eylemi niteliğindedir. Hedef Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir, Türkiye Cumhuriyetinin Yüksek Yargı organları ile mensuplarıdır."

Dinçer, Hamdi Yaver Aktan'ın kişilik haklarını ihlal eden, mesleki onurunu zedelemek ve şahsında esasen tüm yargı camiasına ve özellikle Yargıtay'a duyulan güveni yıpratmak amacına yönelik bu uygulamanın kasten gerçekleştirildiğini ileri sürerek, bundan sonra söz konusu ve benzeri içeriği alıntılamak suretiyle yayın yapan tüm basın-yayın organlarının bu kasti eyleme iştirak etmiş olduklarını kabul etmiş sayılacaklarını, olayın haberleştirilmesinde habercilik kriterlerini aşan uygulamalar bakımından mutlak surette hukuksal başvuru yollarının sonuna kadar kararlı biçimde kullanılacağını bildirdi.