‘İnşaatı, kültür sanata tercih ediyorlar’

CHP’den AKP’ye geçen Tekirdağ Süleymanpaşa Belediye yönetimi, önceki dönemde yapılıp halka açık alanlarda sergilenen, belediye envanterinde yer alan ve düzenlenen protokollerde ‘satılamaz’ ibaresi olan heykelleri satma kararı aldı. Cumhuriyet’in duyurduğu haberin ardından basın açıklaması yapan Süleymanpaşa’nın AKP’li Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel, “Geçmiş dönemde görev yapan belediye başkanını defalarca uyarmıştık. Yaklaşık 4,5 milyon lira devasa bir bedel, çürümeye terk edilmiş tablolara, resimlere ve heykellere harcanmış. Sanatçılara yaptırılıp depolarda duran tabloları ve çalıştaylarda yapılan heykelcikleri müzayede yoluyla satışa sunacağız” dedi. Yüksel’in açıklamalarının ardından Süleymanpaşa’nın önceki dönem Belediye Başkanı CHP’li Ekrem Eşkinat, Cumhuriyet’e konuştu. Yüksel’in iddialarını yalanlayan Eşkinat, söz konusu sanat eserlerinin Süleymanpaşa resim, heykel ve sanat festivalleri kapsamında üretildiğini ve ilçeye kalıcı sanat eserleri bırakmanın hedeflendiğini söyledi.  

"İLÇE İNŞAATÇI ZİHNİYETE TESLİM EDİLDİ"

Yüksel’in sanat eserlerine “4,5 milyon TL” ödendiğine yönelik açıklamasını gerçeği yansıtmadığını kaydeden Eşkinat, başkanlığı boyunca festival ve çalıştaylara harcanan paranın, belediyenin toplam bütçesinin binde 4’ünü bile bulmadığını belirtti. Eşkinat, “Tekirdağ’ı bir sanat kültür ve turizm şehri yapmak için verdiğimiz çaba maalesef her yere inşaat yapmanın iyi olacağını düşünen bir zihniyete teslim edildi” ifadelerini kullandı. Gazetemizde heykellerin satılamayacağına yönelik protokol şartının habere yansımasının ardından Cüneyt Yüksel’in söylem değiştirdiğini aktaran Eşkinat, şunları söyledi: 

“AKP ve MHP oylarıyla heykellerin satışıyla ilgili alınan karar aslında Süleymanpaşa dolgu alanında yer alan 38 önemli sanatçının eseri içindi. Fakat daha sonra basında çıkan haberlerde taş heykel sempozyumunun bir protokolünün olduğunu, bu protokol gereğince bu eserlerin satılamayacağına dair bir maddenin bulunduğunu öğrendiklerinde durumu çevirme, toparlama gayretine düştüler. ‘Sadece belediye binasında yer alan heykelcikleri ve resimleri satışa çıkarttık’ diye bir açıklama yapmak zorunda kaldılar. Bir sanat eserine heykelcik denmesi bile bu zihniyetin sanata olan duyarlılığının bir kanıtı olsa gerek. Başkanlığa geldiklerinde başkanlık binasında asılı eserleri indirip bir odada gelişi güzel saklayarak sonra da basına çürümeye terk edilmiş resimler diye servis etmeleri riyakarlıktan başka bir şey değildir.”