"Işık kirliliği büyük sorun"

Ege Üniversitesi (EÜ) Gözlemevi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Zeynel Tunca, gece düzenlenen at yarışları ve futbol maçlarında aydınlatma için kullanılan yüksek yoğunluklu ışıkların, sağlıklı uzay cisimleri gözlemi yapmalarının önündeki en büyük engellerden biri olduğunu ifade etti.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.02.2010 - 09:13

Prof. Dr. Tunca, yaptığı açıklamada, hızla artan nüfusun ve bunun getirdiği bilinçsiz ışık kirliliğinin bilimsel çalışmaları olumsuz yönde etkilediğini belirtti.

Işık kirliliğinin, gökbilimcileri en çok rahatsız eden konulardan biri olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tunca, şu bilgileri verdi:
''Şu anda kullandığımız gözlemevi, 1965 yılında hizmete girdi. O yıllarda şehir nüfusu 220 bin civarındayken, şimdi nüfus 3,5 milyon kişiye yaklaştı. Sürekli gelişen yerleşim alanları ve bilinçsiz aydınlatma nedeniyle çok sağlıklı gözlemler yapamıyoruz. Şehir içinde gece düzenlenen at yarışları, gece oynan futbol karşılaşmaları, hatta halı sahalarda bulunan ışıklandırmalar nedeniyle sağlıklı ölçümler gerçekleştiremiyoruz. Hipodrom yetkilileriyle yaptığımız görüşmelerde bize gece koşularının haftada bir olacağını söylemişlerdi ama şimdi neredeyse haftanın her günü gece koşuları yapılıyor. Ayrıca otoban ve parklarda yapılan aydınlatmaların çoğu hatalı. Bunu engellemenin tek yolu ışıklandırmayla ilgili kanun çıkarmaktır.''

Birleşmiş Milletler Örgütü'nün aldığı karar doğrultusunda uzayın, tüm insanlığın malı olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Tunca, bu karar uyarınca, ülkelerin karanlık bölgelerinin, yani nüfusun az olduğu bölgelerin hem bilimsel hem de kültürel amaçlı kullanılmasının kurala bağlandığını ifade etti. Bunu dünyada bir çok ülkenin uyguladığını dile getiren Tunca, ''Hatta Amerika Birleşik Devletleri, bir gözlemevi yakınlarında bulunan kentin ışıklandırmalarını bilim çalışmaları uğruna tamamen değiştirdi. Bunu da çıkardıkları kanunlarla gerçekleştirdiler. Bizdeyse yapılan bilinçsiz ışıklandırma hem bilim çalışmalarına darbe vuruyor, hem de ekonomik açıdan zarar veriyor. Işığı yanlış yönde, yanlış yerde ve yanlış zamanda kullanmaya devam ettiğimiz takdirde bu kirlilik her zaman yaşanacaktır'' diye konuştu.

 

"Ölçümleri olumsuz etkiliyor"

Deniz seviyesinden 800 metre yükseklikte bulunan Kurudağ Tepesi'nde yer alan gözlemevinde çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Prof. Dr. Tunca, günümüzde hızla artan ışık kirliliği nedeniyle yaptıkları ölçümlerde hata payının artabileceğini de sözlerine ekledi.

Prof. Dr. Tunca, astronomi biliminde karanlık ortamın şart olduğunu dile getirerek, ''1990'lı yıllarda TÜBİTAK olarak bir dış aydınlatma yönetmeliği hazırladık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına sunduk ancak bu konuda bir gelişme olmadı. Şimdiyse bu kontrolsüz aydınlatmalar yüzünden yaptığımız ölçümlerde hem hata riski yükseliyor, hem de sönük yıldızları izlememiz gittikçe zorlaşıyor'' dedi.

 

"Hayvanlar da zarar görüyor"

Yerleşim alanlarının sürekli artması nedeniyle yaşanan ışık kirliliğinin hayvanlara da zarar verdiğini söyleyen Prof. Dr. Tunca, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bugün yumurtasından yeni çıkmış bir Caretta Caretta kaplumbağasının denize doğru değil de ışığın yoğun olduğu alana yöneldiğini hepimiz biliyoruz. Geceleri yıldızlardan faydalanarak yollarını bulan kuşlar, şehir ışıklarının cazibesine kapılıp yollarını kaybedebiliyorlar. Bu şekilde meydana gelen kuş ölümleri azımsanamayacak kadar çok. Yetkililerin bu işe bir an önce çözüm bulması gerekiyor.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon