Kara bulutlar yaklaşıyor

Dubai’nin petrolle tanışması 50 yıl öncesine uzanıyor fakat sanılanın aksine buradaki zenginliğin kaynağı petrol değil. Çıkan petrol, toplam gelirin yüzde ikisine denk geliyor.

Kara bulutlar yaklaşıyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.11.2020 - 05:30

Büyüleyici zenginliğinin arkasında turizm, inşaat ve finans sektörlerinden akan para var. Son otuz yılda bu kaynaklara yapılan yatırımlar, Emirliği Arap dünyasının diğer zenginlerinden ayırdı ama koronavirüs salgınıyla başlayan ekonomik çöküşe engel olamadı. Dubai’yi Dubai yapan bu üç alanda ciddi bir kriz var ve bu süreçte Dubai’nin yıldızı daha ne kadar parlayacak belli değil. Ev fiyatları enflasyona göre 2014 seviyelerinin altında, fiyatlar hızla düşmeye devam ediyor. Turizmin durumu parlak değil, yeterince turist gelmiyor. Gelir akışının kesildiği bu dönemde harcanan kredilerin vadesi yaklaşıyor. Beklenenin çok altında seyreden ekonomik kalkınma da tabloya eklendiğinde Dubai’yi zor günler bekliyor. Körfez ülkelerini yakından tanıyan uzmanlar yaklaşmakta olan tehlikeyle ilgili umut vermekte zorlanıyor, hatta 2008’de yaşanan çöküşe benzer büyüklükte mali krizden bahsediliyor. İngiltere merkezli uluslararası danışmanlık şirketi Capital Economics, finansal sorunlara karşı Dubai’nin “en savunmasız ekonomi” olduğunu söylüyor. Benzer ifadeler İsviçre merkezli UBS bankasının “Global Real Estate Bubble Index” adlı çalışmasında da var. Oysa her şey düne kadar tozpembeydi. Petrolü olmayan, yeterli tarım alanı bulunmayan, üretim ekonomisi neredeyse sıfır olan Emirlik, emlak ve turizm alanlarında birbiri ardına mucizeler yaratmış, Dubai’nin büyülü havası bir anda dünyanın ilgi odağı olmuştu. İnşaat sektörü bölgedeki sıcak parayı çekmiş, milyarlarca dolarlık dev yatırımlar komşu ülkeleri kıskandırmıştı. Heyecan veren bu kalkınma son on yıl aralıksız devam etti. Her sene turist rekoru kırılırken, lüks oteller rezervasyonlarını aylar öncesinden tamamlıyordu. Pandemi nedeniyle ertelenen “Expo 2020” dünya fuarına bu yıl fazladan 14 milyon turist gelmesi bekleniyor, sadece bu kalemden 33 milyar dolar gelir tahmin ediliyordu. Koronavirüsle birlikte her şey değişti. Salgın, bitmeyecekmiş gibi görünen rüyanın sonu oldu.

2009’DA BENZER BİR KRİZ YAŞANMIŞTI

Bugünlerde herkes ister istemez 12 yıl önce yaşananları hatırlıyor. 2008’de ABD’de başlayan mortgage kriziyle tetiklenen küresel ekonomik bunalım Dubai’yi sarsmış, sıcak paranın heyecanıyla kimsenin dile getiremediği emlak balonu 2009’da patlamıştı. O dönemde emlak fiyatlarında yüzde 70’lere varan düşüşler yaşandı. Eşyalarını toplamaya fırsat bulamayan yabancılar soluğu havaalanında aldı. Her şey o kadar ani olmuştu ki gidenler arabalarını anahtarıyla birlikte otoparklara bırakmış, caddelerde terk edilen lüks araçları çöl kumları kaplamıştı. Neyse ki devreye petrol zengini Abu Dabi girdi ve kriz atlatılabildi. Dubai Emiri Şeyh Maktum’un, kendisine 10 milyar dolarlık destek sağlayan Abu Dabi Emiri Şeyh Halife’ye jesti de büyük oldu. 2010’da tamamlanan dünyanın en yüksek binasının adını Burc Halife koydu. Sonrası malum, sanki o kriz hiç yaşanmamış gibi dev yatırımlar devam etti. Petrol fiyatlarındaki artış ve turizmin gelişmesiyle kesintiye uğrayan yükseliş durmadı. Yaşanan baş döndürücü büyümenin ardından sessiz bir döneme girdik. Konut fiyatlarında yüzde 40’lara varan azalma var, kiralar da aynı oranda düşüyor ama projelere alıcı çıkmıyor. Turistik tesisler boş, ziyaretçi rekoru kıran plajlar ıssız. Kentin Kapalıçarşı’sı olarak bilinen Altın Çarşısı’nda boş dükkânlar göze çarpıyor. Dünyaca ünlü alışveriş merkezlerinde kiralık dükkân ilanları asılı. Kara bulutlar Dubai’ye yaklaşıyor. Kasırganın şiddetini azaltması ya da yön değiştirmesi gerekiyor, yoksa onarılması zor kalıcı hasar bırakacak. Herkes tehlikenin farkında ama beklemekten başka yapacak bir şey de yok. 

remgok@gmail.com


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler