Kararlar adalet dışı amaç taşımamalı

HSYK 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, yargının verdiği kararlarla tartışma yarattığı bir dönemde sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından, “Millete yapılacak en büyük kötülük adalete olan inancı yok etmektir, hakların ve kişi güvenliğinin teminatı yargıya inanç hiç sarsılmamalı. Verilen kararlar; kirletilmemiş delillere dayanmalı, inandırıcı, ikna edici gerekçeler içermeli, adalet dışında başka bir amaç taşımamalı. Hâkim ve savcılar, sadece yürütme gücüne değil, birbirine karşı da bağımsız olmalı, hiyerarşik bir yapı içinde hareket etmemeli” dedi.

Twitter üzerinden...

Hâkim ve savcılar hakkında soruşturma açma, açığa alma ve meslekten atma gibi kritik yetkileri olan HSYK 2. Dairesi’nin Başkanı Mehmet Yılmaz, dün Twitter hesabı üzerinden, yargıya dönük şu mesajları verdi:

GEÇMİŞİN KIYMETİ: İnsan, kötülükten, önyargılarla duyduğu kin ve nefretin tetiklediği kötü düşüncelerden uzaklaşmalı, sorunun değil çözümün parçası olabilmeli. Maliyeti yüksek olan geçmiş deneyimlerimizin kıymetini bilelim, huzura, kardeşliğe sahip çıkalım, milletin düşürülmek istendiği tuzağı görelim. Hakka rıza göstermek, ihtiyacı olan kim olursa olsun yardım etmek, yaratılanı yaradandan ötürü önyargısız sevmek, bizim hasletlerimiz.

YARGIYA İNANÇ: Bu vatanın evlatlarının ortak özelliğidir; adaletsizlikten, haksız kavgadan, kalleşlikten, kul hakkı yemekten uzak durur düşmanına bile zulmetmez. “Ona güvenmiştim, yanılmamışım” sözünün güzelliği ve değerini her daim bilelim, bize inanan ve güvenenlere hayal kırıklığı yaşatmayalım. Millete yapılacak en büyük kötülük adalete olan inancı yok etmektir, hakların ve kişi güvenliğinin teminatı yargıya inanç hiç sarsılmamalı.

TEK AMAÇ ADALET: Verilen kararlar; kirletilmemiş delillere dayanmalı, inandırıcı, ikna edici gerekçeler içermeli, adalet dışın da başka bir amaç taşımamalı. Hâkim ve savcılar, sadece yürütme gücüne değil, birbirine karşı da bağımsız olmalı, hiyerarşik bir yapı içinde hareket etmemeli. Yargıya güven için ilk işimiz, hâkim savcıları birbirine karşı bağımsız kılmak, yüksek yargıyı tarafsız konumuna kavuşturmak oldu.