Kayaköy: Orada bir köy var uzakta

Kayaköy, Fethiye'ye sadece sekiz kilometre uzaklıkta. Eski ismi Levisi. Antik Karmilassos kentinin kalıntıları üzerine kurulmuş.

Kayaköy: Orada bir köy var uzakta
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 05.06.2021 - 15:57

Nasıl bir hoş atmosfer var, anlatamam. Terk edilmiş bir köy, terk edildiği gibi de kalmış. Tabii özellikle son yıllarda çevresi dolmuş taşmış; ama orijinal köy, hala nefes kesici. 1920'lere kadar neredeyse 25 bin olan nüfusuyla civarın en görkemli, en zengin yerleşim yerlerinden biriymiş. Bugün, meraklıların ellerinde kitaplarla gezdikleri bir nevi açık hava müzesi adeta.

Kayaköy, Fethiye'ye sadece sekiz kilometre uzaklıkta. Eski ismi Levisi. Antik Karmilassos kentinin kalıntıları üzerine kurulmuş. Uzmanlar, bölgedeki yerleşimin 14. yüzyılda başlamış olabileceğini söylüyorlar. 1924 yılında, mübadeleyle boşalana kadar da, son derece neşeli, renkli, bereketli, zengin, kalabalık bir köymüş Levisi.

Türkiye sınırları içinde yaşayan Yunan tebalı Rum nüfus ve Yunanistan'daki Türkler'in yer değiştirmeleri kanunla tescil edilene kadar, kahkahalar eksik olmazmış. Eczanesi, okulları, kilisesi, doktorları, bakkallarıyla civar köylerin arasında adeta bir cazibe merkeziymiş. Halkı da gayet zengin, oldukça entellektüelmiş. Evler, birbirlerinin manzaralarını kesmeyecek şekilde inşa edilmiş. Zeytin, üzüm ve şarapla tanınmış.

Ama, Kayaköy asıl şöhretini, Louis de Bernieres'nin Kanatsız Kuşlar kitabıyla kazandı. Kitabı elimden bırakmadan okudum. Bazı sayfalarında nefesim tutuldu. Şahane bir film olabileceğini hayal ettim. Zihnimde başrolde Penelope Cruz vardı üstelik. Kitabın büyük bir Hollywood prodüksiyonu olacağından o kadar emindim yani.

Maalesef hayallerim suya düştü, Kanatsız Kuşlar'ın filmi çekilmedi. Benim gibi Kanatsız Kuşlar hayranları, ellerinde kitabın birer kopyasıyla Fethiye'nin yolunu tutuyorlar. Terk edilmiş köyde, "işte burası merkez, burası büyük kilise, Philothei'nin evi burası olmalı, İbrahim'in evi, burada buluşuyorlardı" falan diye dolaşıyoruz. Bu çıkarımlarımız çok da hayali değil, çünkü köy aynen duruyor. Kitabı iyi okuyan biri, kafadan tüm hayat dallarını yerli yerine koyuveriyor.

CİVAR GEZİLERİYLE HARİKA BİR TATİL

Ben size olağanüstü bir tatil öneriyorum, bilmem dikkatinizi çekti mi? Terk edilmiş bir köyü tüm gizemiyle, tarihiyle, acı-tatlı olaylarıyla okumanız mümkün. Ama durun bitmedi. Cömert günüm. Bir nevi Burhan pazarlama, ayna yanında tarak bedava!

Bir kere Gemiler veya Gemile Koyu'na gidin. Pahalı, pis. Sakın yiyip içmeyin. İstedikleri paralarla Çırağan'a gidip nezih bir ortamda yersiniz. Tekne tekne günübirlikçi geliyor, tekneler sintine boşaltıp gidiyorlar. İnsanın içi acıyor. Sonuç; gidin, Gemile'yi ve karşısındaki Aya Nikola Adası kalıntılarını da görün, resim çekin ve hemen uzaklaşın. 

Yeşil Üzümlü köyü, çok sayıda İngiliz nüfusuyla ilginç bir köy. Bir zamanlar muhtar adayı bile İngiliz'di. Şimdi fazla anlatmayayım, orayı ayrı bir haftanın yazı konusu yaparım. Ama çok güzel bir yer, mutlaka görün.

Vaatlerim bitmiyor, adeta sizi tarihten heyecana, aksiyondan romantizme doğru sallayıp duruyorum. Bu sefer de Üzümlü'nün biraz daha ilerisinde, olağanüstü bir antik kente gidin diyorum: Kadyanda. Bir Likya şehri. Kuruluş tarihinin MÖ 3 bin civarında olduğu sanılıyor. Tiyatro, meydan, tapınak, hamam kalıntılarını görebiliyorsunuz. Bir de çok ilginç, Kadyanda antik kentinde koşu pisti kalıntıları da var. Yorumu size ait; ben burada spor karşılaşmaları yapılmış zamanında diye düşünmüştüm. 

OLAYI SANATLA TAÇLANDIRALIM

Kelebekler Vadisi ve Fethiye merkez gezileri de yapılır tabii; ama hiç anlatmayayım. Öyle zengin bir tarih, anlatacak öyle çok şey var ki. Her bir nokta, ayrı yazıdır, inanın. Gidin, hak vereceksiniz.

Tekrar Kayaköy'e dönelim, gezimizi sanatla sonlandıralım derim. Kayaköy Sanat Kampı, hem konaklamak hem sanat derslerine katılmak için harika bir adres. Bu yıl fiyatlarını sordum; kişi başı herşey dahil ücretleri, altı gün için  2 - 3 bin TL arasında. Herşey dahil, ama bar hariç tabii. Çok güzel bir deneyim, çok güzel insanlar. Ben defalarca gittim, ama hiç konaklamadım. Çok güzel insanlarla tanışıp harika zaman geçirdim. Seramik, deri, tohum, ritm, mask atölyeleri var. Ders verenler, köye yerleşmiş sanatçılar genelde. Gönüllü olarak destek veren sanatçılar da var tabii. Tohum atölyesinde meyve çekirdeklerinden objeler ve takılar tasarlanıyor.  

SON SÖZ

Kayaköy, büyülü bir yer. Civarıyla birlikte, yurdumuzun en güzel, en zengin tarihe sahip bölgelerinden biri. Yukarı giden yol asfalt yapılmış, imar affıyla da bin kadar villa yasal hale gelmiş. Tabii altyapı yok, kanalizasyon yok; bu gibi şeyler bizim ülkede detay zaten. Ben de ne anlatıyorum, kime anlatıyorum, neden anlatıyorum?

Tatil, çok fazla düşünmenin, analizin-sentezin sahnesi değil. Boşverin. Likya yolunun en güzel noktalarına kendinizi bırakın. Kayaköy size iyi gelecek, unutmayın.      


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon