"Kenan Evren bile cesaret edemedi"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandum mitingleri kapsamında bugün Elazığ, Bingöl ve Tunceli'de 3 ayrı miting düzenledi. Memleketi Tunceli'de "Dersim seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla karşılanan CHP lideri, oylamaya sunulacak Anayasa paketininin Kenan Evren tarafından bile hazırlanamadığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün Elazığ, Bingöl ve memleketi Tunceli'de mitingler düzenledi.
Kılıçdaroğlu, Tunceli'de Eski Kışla Meydanında düzenlenen mitingdeki konuşmasına, ''Sizin Kemalinizim, size geldim'' diyerek başladı.
Konuşması öncesi ''Dersim seninle gurur duyuyor'' şeklinde sloganlar atılan Kılıçdaroğlu, ''Türkiye sizinle, Dersimle gurur duyacak'' yanıtını verdi.
Başbakan'ın kendisine, ''Tunceliliyim diyemiyorsun'' dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Tunceli'deyim, Tunceliliyim, onur duyuyorum'' karşılığını verdi.
Sözlerini, ''Biz insanız, ben Tunceliliyim, ben Tekirdağlıyım, ben Hakkariliyim, Yozgatlıyım, ben insanım, insan'' diye sürdüren Kılıçdaroğlu, ''Şimdi kalkmış soy tartışması başlatıyor. Biz 21. yüzyılda, Türkiye'de şiddet mantığına sahip bir başbakan istemiyoruz, çekilsin o koltuğundan. Beyefendi eline pergel cetvel alıp milletin soyunu sopunu öğrenecekmiş, kimsin sen, hangi yürekle söylüyorsun bunu?'' şeklinde konuştu.
Siyasette yeni bir sayfa açtıklarını, halkla beraber bir yumruk gibi ülkenin çıkarlarını koruyacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, 12 Eylülde yapılacak referandumda ''hayır'' oyu verilmesini istedi.
Kılıçdaroğlu, ''12 Eylülde sonuçları görünce Recep Beyin Ankara'da yüzünü görmek isterim'' dedi.
Tunceli'nin sancılı bir coğrafyada bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bu coğrafyada silahların sustuğu, herkesin kardeşçe yaşadığı, anaların ağlamadığı, gözyaşının dökülmediği bir güzel coğrafyayı yaratmak için yola çıktıklarını anlattı.
Faili meçhul cinayetlere de değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Bize demokrasi dersi vermeye kalkan sayın Başbakan'a sormak isterim. Biz söyledik, 'yüzde 10 barajını indir, milletin iradesi parlamentoya tam yansısın' dedik, bize inanmadılar, şaka yapıyorsunuz dediler. Yasa teklifini verdik sesleri kesildi. Hani demokrattınız, hani milletin iradesinden söz ediyordun? Bir başka şey, burası da dahil, bu coğrafyada çok sayıda faili meçhul cinayetler işlendi, tüm faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için araştırma önergesi verdik, başka verenler de vardı. Onlara da evet dedik. Recep bey ve arkadaşları faili meçhul cinayetlerin araştırılmasına karşı çıktılar 'hayır' oyu verdiler. Size şikayet ediyorum, Türkiye'ye şikayet ediyorum, onları. Tüm faili meçhul cinayetler halkın iktidarında mutlaka aydınlatılacaktır.''
Özel yetkili mahkemelerin kaldırılması gerektiğini gündeme taşıdıklarını anımsatan Kılıçdaroğlu, bu mahkemelerin bir hukuk devletine yakışmadığını söyledi.
Konuşmasında Anayasa Değişikliğine de değinen Kılıçdaroğlu, hükümetin değişiklikte ''Kenan Evren'in bile cesaret edemediği'' bir çok düzenlemeyi getirdiğini savundu.
''Şeytan ayrıntıda gizlidir'' diyen Kılıçdaroğlu, ''CHP iktidarı ile her düşüncenin özgürce dile getirildiği, korkunun egemen olmadığı bir toplumu hep beraber yaratacağız, umudum sizsiniz, size güveniyorum'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ''Tunceli, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en güzel coğrafyası, Munzur'u akar haşindir ve hırçındır Munzur'u, içinde alabalıklar vardır, biz biliriz Munzur'u, Munzur'un üzerine baraj kurup, onu ranta dönüştüren zihniyete hep beraber karşı çıkacağız'' dedi.
"Önce halk zenginleşecek"
Siyasette yola çıkarken, halka asla ve asla yalan söylemeyeceklerini, halkın çıkarlarını sonuna kadar koruyacaklarını söylediklerini belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Onun için önce halk zenginleşecek, siyaseten zenginleşmek bize haram olsun dedik. Ve biz yola çıkarken, haramilerin iktidarını ürküttük, panik içindeler, korkuyorlar, saldırıyorlar, ağızlarını bozuyorlar, terbiyemizi bozmayacağız, halka güveneceğiz. Recep Beylerin düzenini yıkıp halkın düzenini kuracağız.''
Üniversitelerin özgür olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Üniversitelerin konuşmadığı bir ülkede demokrasiden, özgürlükten söz edilir mi? Demokrasi ve özgürlük bir toplumun nefes alma hortumlarıdır, oradan nefes alacağız. Oradan nefes alırken, bütün Türkiye'nin özgürce yaşayacağı bir anayasası halkın iktidarında yapmaya söz veriyoruz. O anayasa Recep Beyin anayasası gibi olmayacak, o anayasada yargı bağımsızlığı olacak. O anayasada hırsızın uğursuzun saklandığı yer olan TBMM'de dokunulmazlıklar olmayacak, saygın bir anayasa olacak, hayali ihracatçısı, ihaleye fesat karıştıranı parlamentoda olmayacak'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, oluşturacakları yeni anayasada YÖK'ün de olmayacağını bildirdi.
"Genel affın yolu açılsın"
Hedeflerini hayallerini gerçekleştirmek için yurttaşa geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Size gönül bağı ile bağlıyım, size umut bağı ile bağlıyım. Destek verin, 12 Eylül anayasasına, 12 Eylülde 'hayır' deyin, Türkiye'nin önünü açılsın, değişimin, demokrasinin önü açılsın, 'hayır' deyin haramilerin iktidarını yıkın. Halkın iktidarını kuralım. 'Hayır' deyin barışın, kardeşliğin alın terinin emeğin kutsallığı öne çıksın. 'Hayır' deyin, toplumsal mutabakatla, kardeşçe, doğudan batıya, güneyden kuzeye herkese özgürce genel affın yolu açılsın. Biz samimi söylüyoruz, içten söylüyoruz, Recep Bey gibi camdan konuşmuyoruz, candan konuşuyoruz, barışın kardeşliğin adresi CHP olacaktır'' diye konuştu.
Kardeş kavgasının olmadığı, huzurlu bir Türkiye'yi yaratmak istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Herkesin işinin aşının olduğu Türkiye'yi yaratmak istiyoruz, bunun için geldim, destek istiyorum, destek verin Türkiye'nin kaderini değiştirelim'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ''Başbakan Kemal'' şeklinde atılan sloganlara yönelik de ''Başbakanlık benim değil sizin elinizde. Süleyman sizsiniz mühür sizin elinizde, o mührü adaletten doğruluktan yana kullanın, size onurla hizmet etmek benim boynumun borcu olacak'' dedi.
Türkiye'nin 8 yıldır AKP iktidarıyla yönetildiğini ve Türkiye'de bir korkunun hakim olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında bu korkuyu yıkacaklarını söyledi.
"AKP'nin iki gövdesi var"
CHP iktidarında terörü bitireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, kardeşliği egemen kılacaklarını kaydetti.
Toplumun her kesimini kucaklayacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, ''AKP'nin iki gövdesi var, biri siyasi, diğeri mali. Siyasi gövdesi Ankara'da, mali gövdesi İstanbul'da. Oradan hortumlanıyor, iki gövdenin içine de kurt düştü. İkisini de silkeliyoruz, biz gövdesini silkeliyoruz, siz de dallarını silkeleyin'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından daha önce CHP'li olan ve partiden istifa eden bazı belediye başkanları ile eski milletvekillerine rozetlerini taktı.
Kılıçdaroğlu'nun kente girişinde, ağabeyi Yusuf Ziya Kılıçdaroğlu ile 2 kız kardeşi de parti otobüse bindi.
Kılıçdaroğlu miting meydanına giderken, ''Tunceli'nin öz evladı", ''Dersim'in onuru bugün memleketinde'' şeklinde anonsa yapılırken, Kılıçdaroğlu otobüsten inerek, miting meydanına giden yolun bir bölümünü yürüyerek gitti. Kılıçdaroğlu, kalabalık nedeniyle güçlükle ilerledi.
Kılıçdaroğlu, mitingin ardından meydanın yakınındaki Şaroğlu Otele geçerek, burada bir süre dinlendi ve kardeşleri ile görüştü.
Kılıçdaroğlu, Tunceli öncesi Karakoçan ilçesinde de yurttaşlara hitap etti.
Elazığ mitingi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisince Elazığ PTT Meydanında düzenlenen mitingde,yurttaşları , ''Merhaba Elazığ, merhaba yiğit insanlar, benim toprağım, benim suyum, benim insanlarım tekrar merhaba'' diye selamladı. Elazığ'ın görevini yaptığını, AKP'li milletvekillerini parlamentoya gönderdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ancak bu vekillerin Elazığ'ın sorunlarını gündeme taşımadıklarını ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, ''Elazığ'a hayrı dokunmayanlara, Elazığlılar da 'hayır' demek zorundadır'' diye konuştu. Gençlik yıllarının Elazığ'da geçtiğini, Ticaret Lisesi'nde okuduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, bu kentin gönlünde her zaman önemli bir yer taşıdığını söyledi.
O dönemde Elazığ'da sanayinin atak yaptığını, ''Anadolu Kaplanları''nın olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''Bunlar AKP iktidarında bitti. Bugün Elazığ'ın 32 köyünde topraklar sulanamıyor. Neredesin Recep Bey? Elazığ'ın yakınında Keban Barajı var. Bu baraj yapılırken Gazi Caddesinin başında, 'Keban dizginlenecek, Elazığ kalkınacak' diye afiş asılmıştı. Keban dizginlendi ama Elazığ yeterince kalkınamadı. Elazığ'ın işçisi, memuru, emeklisi sanayicisi acı günler yaşıyor. Ama Recep Bey hayatından memnun'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın halkın gündeminden uzak olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, yurttaşlardan 12 Eylül'de yapılacak referandumda ''hayır'' oyu vermelerini istedi.
''Hayır diyeceğiz ki hayırsızlardan hesap sormayı bilelim'' diyen Kılıçdaroğlu, miting meydanına geldiği seçim otobüsünü işaret ederek, şöyle konuştu: ''Bizim otobüsümüz bu aldığımız para belli. O parayla Türkiye'yi adım adım geziyoruz. Her tarafı gezeceğiz. Biz kendi imkanlarımızla geziyoruz. Recep Bey'in altında otobüsü var. Üzerinde Türkiye Cumhuriyeti yazıyor. Yani devletin imkanlarıyla geziyor. Onun parasını kim veriyor biliyor musunuz? Fakir fukara veriyor. İki büyük ovayı susuz bırakacaksın. Sulama projelerini yılan hikayesine dönüştüreceksin, sonra Elazığ'a gelip benim anayasama 'evet' ver diyeceksin. Niye 'evet' verecekler, Sayın Başbakan güzel söylüyorsun da ben sana niye 'evet' vereyim? Sen ne yaptın Elazığ'a?''
'AKP'ye 12 Eylül'de ders verin...'
Yurttaşlardan ''AKP'ye 12 Eylül'de ders vermelerini ve milletin yakasından düşürmelerini'' isteyen Kılıçdaroğlu, ''Ülkemizi, ülkemizin insanlarını seviyoruz. Onlarla yola çıkmaktan memnunuz, herkesin etnik kimliğine, inancına saygılıyız. Etnik kimliği ve inancın siyaset konusu olmadığı güzel bir Türkiye'yi oluşturmak, ayağa kaldırmak için yoldayız. Bölünmeyeceğiz, birlik olacağız, dirlik olacağız, ülkeyi ayağa kaldıracağız, halkın iktidarını beraber kuracağız'' dedi. Allah'ın kul hakkı yiyenleri hiçbir zaman affetmeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşlardan da kul hakkı yiyenleri affetmemelerini istedi. Anayasa değişiklik paketinde dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin bir maddenin olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Peki dokunulmazlıkları neden Anayasa değişikliğine koymuyorlar? Eğer bir Başbakan boğazından haram lokma inmemişse, yolsuzluk yapmamışsa neden dokunulmazlıkları kaldırmaz'' diye sordu.
Televizyon programı teklifi
Başbakan Erdoğan'a bir televizyon programında karşı karşıya gelme teklifini yineleyen Kılıçdaroğlu, ''Adam gibi adamsan, yürekli adamsan, sözüne güveniyorsan, bilgin kültürün varsa çık televizyona tartışalım diyorum. Söz veriyorum, onun yolsuzluk dosyalarını getirmeyeceğim. Sadece Anayasa konuşacağız. Kenan Paşa'nın yapmaya cesaret edemediğini bunlar yapıyorlar. Siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum ki bunlar 12 Eylül'den hesap soramazlar. Hesap soracaksan önünde Yaşar Büyükanıt duruyor. Yürekli adamsan hesap sorarsın. O muhtırayı veren paşadan hesabı da biz soracağız'' diye konuştu.
Eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'a üstün hizmet madalyası verilmesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, ''Bunlar kendilerine muhtıra veren paşaya üstün hizmet madalyası verdiler. Rahmetli Aziz Nesin olsaydı buna inanamazdı'' dedi. Anayasa değişikliği paketinin toplumu ''evetçiler'' ve ''hayırcılar'' diye ikiye böldüğünü ileri süren Kılıçdaroğlu, bunun ülke için tehlikeli bir durum olduğunu söyledi. AKP iktidarından mutlaka hesap sorulması gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, ''Ülkenin bir tarafında yurtseverler, namuslular, düzgün siyaset yapmak isteyenler, öbür tarafında haramiler var. Haramilerin iktidarını yıkıp, halkın iktidarını kurmak için destek istiyorum'' dedi.
CHP'nin verilmeyecek hiçbir hesabının olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, alınlarının ak olduğunu dile getirdi. Öte yandan Kılıçdaroğlu, kaldığı otelden miting meydanına gitmek için ayrılırken, otele gelerek kendisini ziyaret eden babasının arkadaşı Yansur Seçkin ile bir süre sohbet etti. Kılıçdaroğlu'nun çocukluğunu bildiğini anlatan Seçkin, 12 Eylül'de ''hayır'' oylarının çoğunlukta çıkması dileğinde bulundu.
Kılıçdaroğlu Bingöl'de
Kılıçdaroğlu, Bingöl'de, PTT Kavşağında düzenlenen mitingde, çocukluğunun bu topraklarda geçtiğini, buraların huzurlu, insanların kardeşçe yaşadığı bir kent olduğunu söyledi. Zaman içinde bazı şeylerin değiştiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Ama yeniden bir şey yapacağız, Bingöl'ü ayağa kaldıracağız. Yeniden kardeşliği hakim kılacağız. Halkın iktidarını kuracağız'' diye konuştu. Bingöl'ün yanlış ekonomi politikaları nedeniyle göç veren bir kent haline geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, kimsenin doğduğu büyüdüğü toprakları terk etmek istemeyeceğini dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin seçim barajının indirilmesinden yana olduğunu, ancak iktidarın buna destek vermediğini ifade etti. CHP'nin 1989 raporunu da hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Sonuna kadar 89 raporunun arkasındayız'' dedi. Doğu ve Güneydoğu bölgesine ilişkin yeni bir rapor hazırlanması için çalışmaların sürdüğünü aktaran Kılıçdaroğlu, ''30 yıldır kardeş kanı dökülüyor'' diye konuştu. Terör sorununun yalnızca askeri tedbirlerle çözülemeyeceğini, sosyal, kültürel ve ekonomik yönü olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu sorunu doğru tespitler koyarak siyaset kurumunun çözebileceğini söyledi. Herkesin etnik kimliğine ve inancına saygılı olduklarını, ''kan kanla yıkanmaz'' dediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, devletin kin gütmemesi gerektiğini, topluma barış ve huzur getirecek önlemleri hayata geçirmesinin zorunlu olduğunu belirtti. Anayasa değişiklikleriyle yargının siyasallaştırılmak istendiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, ''Aydın Menderes'i, Deniz Gezmiş'i idam eden siyasi mahkemelerdi, bu ülkenin siyasi mahkemelerden kurtulması lazım'' dedi.
Üslup
Bu sırada miting meydanını dolduranlar arasında en ön sıralarda bulunan bir kişi, Kılıçdaroğlu'na seslenerek, ''Ben partili değilim, provokatör de değilim ama bir ülkenin Başbakanına karşı üslubunuzu değiştirmelisiniz'' dedi. Bu kişi daha sonra meydandan ayrıldı. Kılıçdaroğlu da bunun üzerine, hiçbir zaman hiç kimseyi aşağılayan ifadeler kullanmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Ama bir Başbakan da şunu yapmamalı bence, isteğim şudur, bir Başbakan 'şerefsiz' lafını ağzına almamalıdır. 'Ananı da al git' lafını ağzına almamalıdır. Siyasette üslup çok önemlidir, doğrudur bunu bana hatırlattığınız için de çok teşekkür ederim ama benim üslubum yumuşaktır'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile mitinglerde karşılıklı birbirlerine seslenmeleri yerine bir televizyon programında yan yana gelmelerinin daha doğru olduğunu ifade etti. Başbakan Erdoğan'a bir televizyon programında bir araya gelme teklifini yineleyen Kılıçdaroğlu, bunun yurttaşın ''kimin doğruyu söylediğini görmesi ve karar vermesi'' açısından sağlıklı olacağını savundu. Konuşmasında CHP iktidarında yeni bir anayasa sözü de veren Kılıçdaroğlu, bu anayasa ile hak ve özgürlüklerin genişleyeceğini, YÖK'ün ve dokunulmazlıkların kalkacağını anlattı.
Faili meçhuller
Bu bölgenin faili meçhullerin yaşandığı bir bölge olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, düşüncesi ne olursa olsun bir insanı öldürmenin suç olduğunu vurguladı. Faili meçhullerin aydınlatılmasına yönelik TBMM'deki girişimlerinin, hükümetin destek vermemesi nedeniyle hayata geçirilemediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Bir insanın ölümünü araştırmak neden hükümeti rahatsız ediyor? Bir insanın düşüncesini beğenmiyor olabilirsiniz ama ona saygı göstermek zorundasınız'' diye konuştu. Devletin bu bölgelere yatırım yapmamasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, ''Bizi iktidar yapın, Bingöl'ü fabrikalarla donatalım'' dedi. Bölgeye yatırıma ilişkin sözlerinin bazı çevrelerce ''devletçilik'' olarak nitelendirildiğini aktaran Kılıçdaroğlu, ''Bunları söyleyince devletçilikle suçluyorlar, adama iş bulmak devletçilikse evet devletçilik yapıyoruz'' dedi.
Kılıçdaroğlu, meydanda konuşmasına başlamadan hemen önce, miting için bariyerlerle ayrılan alanın arkasında toplanan bir grup, ''Bingöl CHP'ye mezar olacak'', ''Başbakan Tayyip, kahrolsun CHP'' şeklinde sloganlar attı. Grup, Kılıçdaroğlu'nun konuşması boyunca protestosuna devam etti, bunun üzerine Kılıçdaroğlu, konuşmasını, ''İleride bizleri protesto edenler var. Onlara da buradan sevgi saygı gönderiyorum. Çünkü biz özgürlükten yanayız. Herkesin düşüncesini özgürce dile getirmesinden yanayız'' diye tamamladı. Öte yandan Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını yaptığı meydanda asılı olan ''Kardeş Kemal'' anlamına gelen, ''Bra Kemal'' yazılı afiş dikkati çekti.
33 erin şehit olduğu yere ziyaret
Kılıçdaroğlu, Elazığ'dan Bingöl'e gelirken, 1993'de 33 erin şehit olduğu yeri ziyaret etti. Burada yapılan anıtın tadilatta olduğunu gören Kılıçdaroğlu, bilgi aldı. Kılıçdaroğlu, burada gazetecilerin sorusu üzerine, ''O dönem de silahların sustuğu bir dönemdi, fakat 33 askerimiz ailelerine giderken burada şehit edildi. Umuyorum bir daha böyle benzer olaylar yaşanmaz, Türkiye barışı ve huzuru istiyor'' dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Edirne'de korkunç kaza