KHK ile faaliyeti durdurulan Evrensel Basım Yayın: Her koşulda devam edeceğiz

KHK ile faaliyeti durdurulan Evrensel Basım Yayın, yayın hayatına ilişkin son durumla ilgili durumu bir basın toplantısı ile açıkladı. Yayınevinin yöneticisi Cavit Nacitarhan, “Yayıncılığımıza her koşulda devam edeceğiz” dedi.

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celâl, Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz ve PEN Türkiye ikinci Başkanı Halil İbrahim Özcan’ın da katıldığı basın toplantısında, 29 Ekim 2016 tarihli Kanun Hükmünde Kararname ile süreli yayınları kapatılan Evrensel Basım Yayın’ın takip eden süreçte yayın faaliyetinin de durdurulma noktasına gelindiği açıklandı.

Metin Celâl, söze Evrensel Basım Yayın’ın yaşadığı olayları “macera” olarak tanımlayarak başladı. Tiroj, Özgürlük Dünyası ve Evrensel Kültür dergilerinin KHK ile kapatıldığını hatırlatan Celâl, bu kapatma kararlarının Evrensel Basım Yayın için de uygulandığını aktardı. 

Sabahattin Önkibar’ın Devlet Bahçeli ve Ülkücüler kitabının toplatılması ve Zülfü Livaneli’nin kitap afişinin metroda bulunan reklam panolarına asılmasına OHAL bahanesiyle izin verilmemesine de değinen Celâl, 131 gazetecinin cezaevinde tutuklu olduğunu, 54 gazetecinin yargılanmadan mal varlığına el konduğunu, 12 olay hakkında yayın yasağı getirildiğini ve 26 medya kuruluşunun kapatıldığını hatırlattı. Celâl, 30 yıldır yayıncılık yapan Evrensel Basım Yayın’ın kapatılması kararının Türkiye açısından düşündürücü olduğunu söyledi.

‘700. KİTABIMIZI HAZIRLARKEN KAPILARIMIZ MÜHÜRLENDİ’

Evrensel Basım Yayın yöneticilerinden Cavit Nacitarhan, Evrensel Basım Yayın’ın bugüne kadar 700 kitap bastırdığını söyleyerek şunları söyledi: “700. kitabımızı çıkarmaya hazırlanırken devlet tarafından kapılarımıza mühürler vuruldu. İnsanlığın aydınlık birikiminin, emek mücadelesinin neferi olmuş, ülkenin köklü yayınevlerinden biri olan Evrensel Basım Yayın, kitap basamaz-yayınlayamaz hale getirildi. 675 sayılı KHK ile Evrensel Basım Yayın’ın da bağlı olduğu Doğa Basın Yayın Şirketi’nin üç dergisi kapatıldı. 30 Ekim Pazar günü dergilerimizin faaliyet yürüttüğü ofis katı, özel tim polis ekipleri nezaretinde mühürlendi. Ardından Evrensel Basım Yayın’a yönelik herhangi bir kapatma kararı yokken şirketin tüm hesapları, taşınır ve taşınmaz tüm varlığı KHK yoluyla bloke edildi. Şirketin asıl faaliyetinin kitap yayıncılığı olması sebebiyle yaptığımız tüm itiraz başvurularımıza, dilekçelerimize, girişimlerimize rağmen aracımızın ticari taşıma belgesi dâhil şirketimizin tüm faaliyet belgeleri İstanbul Ticaret Odası tarafından iptal edildi. Yani bandrol alamaz, kitap basamaz hale getirildik. Yayınevimizin tüm emekçileri işsizliğe mahkum edildi. Depolarımıza el konuldu.”

‘BAZI YAYINEVLERİ YAZARLARIMIZA TEKLİF GÖTÜRÜYOR’

Yaptıkları bütün başvuruların sonuçsuz kaldığını söyleyen Nacitarhan şöyle devam etti: “Evrensel Basım Yayın’ın faaliyetleri durduruldu, yani fiilen kapatıldı. 30 yıllık yayınevi olarak, yüzlerce yazarı şairi çizeri, birçok dilden çevirileriyle, yayınevi emekçileri ile yarattığı yüzlerce kitaplık birikimle, tüm önemli uluslarası fuarlara etkin katılımıyla Evrensel Basım Yayın, hüküm süren keyfi, ceberut uygulamaların somutlaştığı bir KHK eliyle yayıncılık dünyasından ayrılmak zorunda bırakılıyor. Bütün bu sonuçlarla birlikte kimi yayınevleri yazarlarımızı ve telif varislerini arayarak, e-posta göndererek “Evrensel Basım Yayın kapatıldı, sizin kitaplarınızı biz basalım” diyorlar. Bu durum kabul edilemez. Gün dayanışma günüdür, böylesi etik dışı davranışlar son derece üzücüdür. Eğer bu durumlar devam ederse kamuoyunda onları teşhir edeceğiz.”

Gelen bir soru üzerine Nacitarhan, yayıncılık etiğine sığmayan bu yaklaşımları sergileyen yayıncıların isimlerini bu basın toplantısında paylaşmayı doğru bulmadıklarını ancak, üyesi oldukları Yayıncılar Birliği bünyesinde bulunan Etik Kurulu’nda bu durumu değerlendireceklerini, gerekirse kınayacaklarını belirtti.

‘DAYANIŞMAYA İHTİYACIMIZ VAR’

Böyle bir süreçte dayanışmanın önemli olduğuna vurgu yapan Nacitarhan; “Dayanışma kampanyamız Avrupa’dan Latin Amerika’ya birçok ülkede geniş yankı uyandırdı. Yurtiçinden ve dışından yazar ve yayıncı örgütleri, yayınevleri, gazeteler, radyolar, sendikalar dayanışma çağrımızı yaygınlaştırdı, protestolarını iletti. Buradan bir kez daha dayanışma gösteren herkese teşekkür ederiz. İşte tam da bu nedenle, tehlikenin büyüklüğüne rağmen, asla umutsuz değiliz. Yayıncılığın toplumcu damarı akışına daha gür, daha güçlü devam edecek” diye konuştu.

‘UMUTLU OLMAKTAN BAŞKA ELİMİZDEN GELEN BİR ŞEY YOK’

Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz, Evrensel Basım Yayın’ın bir yazarı olarak, “Aklın ve izanın yok olduğu, yasalar ve düzenin ortadan kalktığı bir dönemi yaşıyoruz” dedi. Yaşanan dönemin 15 Temmuz’un milat gösterilmesi ile başladığını aktaran Köz, muhaliflere karşı bir cadı avının başladığını belirtti. Umutlu olunması gerektiğini, umutsuzluğun ancak böyle dağılacağını aktardı. Kapatma kararlarını “Kültürsüzleştirme politası” olarak nitelendiren Köz, “Dayanışmanın sürmesi gerekiyor. Bu karanlık parçalanacak” dedi.

ULUSLARARASI PEN, TÜRKİYE’Yİ ZİYARET EDECEK

PEN Türkiye ikinci Başkanı Halil İbrahim Özcan, şiddetin muhalifler üzerinde arttığı, OHAL’in tutuklular üzerinde de baskılar yarattığını belirterek söze başladı. Özcan, Uluslararası PEN başkanının da aralarında bulunduğu bir heyetin Türkiye’yi ziyaret edeceğini ve beş gün boyunca görüşmeler yapacağını aktardı.