'Kim seyyar hükümetse, başbakansa başarısız oldu'

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, partisinin Karabük İl Başkanlığı'nın Büyük Kulüp'teki olağan genel kurulunda yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 18 kez ABD'ye gittiğini ve 240 kez dış gezi düzenlediğini belirtti. Hükümetin, ülkenin meseleleri dururken dünya meselelerini çözmek gibi bir amacının olamayacağını ifade eden Cindoruk, şöyle konuştu: ''Türkiye süper güç değildir. Türkiye'nin her ortaya çıkan sorunu çözmeye çalışmasından doğan sıkıntılar ortada. Bakın İran ile bir anlaşma yaptılar, dünya üzerimize geldi. Size ne İran'ın uranyumundan. İran'ı korumak gibi bir duyguyu, inancı dünyaya yansıttınız, Türkiye Cumhuriyeti bundan zarar gördü. Türkiye'nin meselelerine gelin, kim çözecek bu sorunları? Tecrübelerime dayanarak söylüyorum; kim seyyar hükümetse, kim seyyar başbakansa başarısız oldu. Allah, yanlış yapan bir hükümetten bu milleti korusun. En büyük tehlike budur. Adını bile duymadığımız Afrika ülkelerine gittiniz. Bize ne fayda getirir bunlar? Getirmez. Ülkemizdeki bir işsiz kardeşimin derdine çare bulmak hükümetin asli görevidir.''

Devletin vatandaştan alarak değil, onun eline bir somun vererek itibar kazanacağı görüşünü dile getiren Cindoruk, ''Devlet adil olmakla güç kazanır. Siz bir yandan çocuklarınıza gemi alır, mısır patlatma fabrikası kurarsanız, yandaşlarınıza 750 bin dolarlık gazete satın aldırırsanız, devletin bankalarından bunları yaparsanız itibarınız olmaz. Bakın devletin bunca meselesi, işsizlik, kredi kartı kullanmaktan 2 milyondan fazla icra takibi var. İnsanlar size nasıl itibar edecek. Siz neredesiniz, hükümet nerede? Hükümet firarda'' görüşünü ifade etti.
 

Grizu faciası

Cindoruk, Zonguldak'ta yaşanan grizu faciası ile ilgili de şunları söyledi: ''Demir çelik ve maden şehirlerinde hüzün yaşandı. Ülkemizde önemli maden kazaları yaşandı. Kazalarda şehit olan işçilerimizin ailelerine sabır diliyorum, şehitlerimize ise rahmet. Başbakan'ı, maden şehitleri için söylediği sözlerden dolayı kınıyorum. Tedbir alırsanız takdiri değiştirebilirsiniz. Sayın Başbakan'ın sözlerini ağzından kaçırdığına inanıyorum.''

Kasket tartışması

Türkiye'de, sabahtan akşama kadar parti genel başkanlarının konuştuğunu, hiç birinin ise halka ait bir sorunu, derdi dile getirmediğini iddia eden Cindoruk, şöyle devam etti: ''Bu tartışmaları çocukları ile izleyen aileler üzüntü içinde kalıyor. Önce kaset çıktı, sonra Anayasa paketi, şimdi de kasket. Kasket takmakla insanlar halkçı olsalardı o zaman pek çok vatandaşımız halkçı kesilirdi. Halkçılık, insanın yaşamında, kalbinde, siyasetinde olmalıdır. DP 1946'da yaşama geçirildiğinde CHP'liler 'kasketlilerden oy alıyorsunuz' diyorlardı. DP'yi kasketliler kurdu, iktidara taşıdı, zaman zaman da darbelere maruz kaldı.''