Lübnanlılardan Macron’a ‘Fransız Mandası’ talebi
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, 6 Ağustos’ta Lübnan’a gerçekleştirdiği destek ziyaretinin ardından ülkede, ‘Lübnan gelecek 10 yıl boyunca Fransız mandası altına girsin’ başlıklı bir imza kampanyası başlatıldı.
4 Ağustos’ta, Beyrut Limanı’nda yaşanan patlamanın ardından başlatılan imza kampanyasıyla beraber, bazı Lübnan vatandaşları Fransa’dan açıkça sömürge talebinde bulundu. Kampanya, 24 saatten az sürede 60 bin civarında kişi tarafından imzalandı.
Avaaz.org internet adresinde başlatılan imza kampanyasının açıklama kısmında, “Lübnanlı yetkililer, ülkenin güvenliği ve yönetimi konusunda açıkça başarısız olmuşlardır. Çöken sistem, yolsuzluk ve terörizm ile ülke, son nefesini verme aşamasına gelmiştir. Lübnan'ın yeniden iyi ve istikrarlı bir başlangıç yapabilmesi için Fransa'nın hakimiyetine geçmesi gerektiği kanaatindeyiz” ifadelerine yer verildi.
PROTESTOLAR ALEVLENDİ
Öte yandan, başkent Beyrut’ta meydana gelen ve en az 137 kişinin ölümüne yol açan patlama sonrası ülkede protesto gösterileri başladı. Protestocular ile Lübnan güvenlik güçleri arasında yer yer çatışmalar yaşandı.
Hükümet karşıtı gösteriler liman çevresine yayıldı. Halk, haftalardır devam eden ekonomik temelli protestoların ardından beton ve demir bariyerlerle kapatılan şehir merkezindeki Meclis binasına yürümek istedi.
Polis, öfkeli kalabalığı dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı. Lübnan resmi haber ajansına göre, olaylarda 16 kişi gözaltına aldı ve bir dizi liman yetkilisi de tutuklandı.
DÜNDEN BUGÜNE LÜBNAN
Çok çeşitli bir dini ve mezhepsel dokuya sahip olan Lübnan, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Fransız mandasından kurtulmak için mücadele eden ülkerden biriydi. I. Dünya Savaşının ardından Fransız Mandaterliği altına giren Lübnan 1943 yılında bağımsızlığına kavuştu. Ancak Fransız Mandaterliği dönemindeki bölünmüş yapıyı modern devlet idaresinde de muhafaza eden ülkede hiçbir zaman toplumsal uzlaşma sağlanamadı.
Lübnan, bağımsızlığını kazanmasıyla beraber Arap Birliğine katıldı ancak ülke içindeki anlaşmazlıklar ilerlemeyi zorlaştırmaktaydı. 13 Nisan 1975'te , ülkede 15 yıl sürecek olan iç savaş patlak verdi. Hıristiyanlar ve Müslümanlar arasında yapılan 1943 tarihli, yazılı olmayan bir güç paylaşımı anlaşması olan ‘Ulusal Pakt’ sorunlu bir işleyişe sahipti.
Bu pakta göre, Cumhurbaşkanı Hristiyan Maruni, Başbakan Sünni, Meclis Başkanı ise Şii’lerden seçiliyor ve bu da ülkedeki bölünmüşlüğü daima taze tutuyor.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması