Memur zammına sadakalı protesto

Büro İş Başkanı Alay Hamzaçebi, iktidarın memur zammı teklifini değerlendiren bir açıklama yaptı. Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in 2022 ve 2023 yılı toplam yüzde 23 zam önerdiğini anımsatan Hamzaçebi, “3600 ek gösterge, sözleşmelilere kadro, refah payı içinde muğlak ifadeler kullanılmıştır” dedi. Kamu emekçilerinin geçim derdinde olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, “Memur-Sen’in açıklamalarına göre, 19 ayda kıymada yüzde 96, pirinçte yüzde 50, simitte yüzde 28, makarnada yüzde 37, deterjanda yüzde 28 ortalama olarak da yüzde 37 fiyat artışı var. Memur-Sen’e göre Temmuz ayında Türkiye’deki 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 851,7 TL, yoksulluk sınırı ise 8 bin 135,9 TL olmuş. Kamu işçileri ile yapılan anlaşma ile en düşük işçi maaşının taban ücreti 4 bin 100-TL oldu. Yoksulluk sınırının altında bulunan, insanca yaşam için yetersiz olan bu ücrete elbette kamu işçilerinin çalışmasını kabul etmiyoruz” dedi. İktidarın teklifini sadaka tabağı atarak protesto eden Hamzaçebi, şunları kaydetti:

“TÜİK’in sahte rakamlarına göre Faiz ile enflasyon yüzde 19’da eşitlendi. Üretici ve tüketici enflasyonları arasında ki fark son yıllarda artarak yüzde 26’yı buldu. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak bizlerin hesaplamalarına göre gerçek enflasyon yüzde 50’ler civarında. Kendilerine 4’er 5’er maaş, memura yüzde 5 zam kabul edilecek bir rakam değildir. Teklifin sahibi Memur-Sen ve Kamu-Sen’e sesleniyoruz. ‘Kapı ardına kadar açıkken neden hapishanede kalırsın?’ Bırakın ayrı ayrı trübünlerden karşılıklı düet yaparcasına yalvarmayı, şov yapmayı, mızmızlanmayı. Rakamlar beklentimizi karşılamıyor, adil teklif bekliyoruz. Pazarlık için en geç pazartesi teklif yapılsın, keşke gibi pasif, mülayim ve yandaş söylemleri bırakın, derhal bütün konfederasyonlara, sendikalara çağrı yapın, eylem planı yapalım. Sahaya inin, alanlara inin. Grev bahane değil. İş yavaşlatalım, gerekirse bırakalım, oturma eylemi yapalım, toplu visite eylemine çıkalım. Ekim ayının ortalarında 2022 Bütçe görüşmeleri başlayacak. Şimdiden Bütçe sürecine müdahil olalım. Sermayeye, yandaşa değil; emekçinin, vatandaşın yararına bir bütçe olsun. Sadaka istemiyoruz. İnsanca, onurlu bir yaşam için adil bir ücret istiyoruz.”