Polis müdahalesinin ardından Korkut Boratav'dan çağrı

686 No’lu Olağanüstü Hal (OHAL) Kanun Hükmünde Kararnamesi (KHK) ile yüzlerce akademisyenin üniversitelerden ihraç edilmesini Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde protesto etmek isteyen aralarında Korkut Boratav’ın da bulunduğu akademisyenlere polis müdahale etti.

Cübbelerini üniversitenin bahçesine bırakarak “Kimsenin önünde iliklemeyiz” diye eylem yapan akademisyenlere yönelik polis müdahalesi ardından açıklama yapan Prof. Dr. Korkut Boratav karamsarlığa düşülmemesi gerektiğini söyledi.

Son dönemde yaşanan gelişmeleri, hükümetin uygulamalarının ‘12 Eylül’den kötü durumda’ olduğunu ifade eden Boratav, üniversitelerden ihraç edilen akademisyenlerin özlük haklarına ilişkin ciddi hak gasplarının olduğuna dikkat çekti.

‘NAZİ ALMANYASI’NIN ‘SİVİL ÖLÜM’ UYGULAMASI’

İlerihaber'den Meryem Yıldırım'a konuşan Boratav durumu, “Faşist rejiminin, İtalyanların bile yaptığı şüphelidir. Nazi Almanyası’nın ‘Sivil Ölüm’ denilen uygulamasıdır” sözleriyle eleştiren Prof.Dr. Boratav, ihraçların akademisyenlerin vatandaşlık haklarını ellerinden alınmasına dönük bir operasyon olduğunu söyledi.

“Kamudan atılan, cezai kovuşturma olmayan öğretim üyelerinin en temel vatandaşlık hakları durmuş oluyor” diyen Boratav, akademisyenlerin sosyal güvenlik sistemine bağlı özel sektörde bile baskıyla karşılaştıkları yönünde bilgiler olduğunu söyledi.

KÖTÜMSER OLUNMAMALI

12 Eylül’de de ağır koşullarda ve bu tip uygulamalarla karşılaştıklarını anlatan Boratav şöyle devam etti: “Bu tip derken, göreli olarak özlük haklarımızı koruduk. Emekli olabilen emekli oldu, ikramiyesini aldı. Ülkeye giriş çıkışlar da sorun olmadı."

“Karanlık Nazi rejiminin uygulamalarını Türkiye Cumhuriyet’inde görmek son derece hüzün verici bir durumdur” diyen Boratav, her şeye rağmen karamsarlığa düşülmemesi gerektiğinin altını çizdi.

BORATAV’DAN ÇAĞRI: TÜRKİYE’NİN BİRİKİMİ "HAYIR!" DİYOR

Boratav şu çağrıyı yaptı:

“Türkiye toplumunun birikimi bu referanduma “Hayır” verecek kompozisyondadır. Birikiminin ana özelliği budur. Türkiye toplumunun yapısı bu referanduma “Hayır” verir.

Bana göre esas budur. Bu bilinçle referandum kampanyasına girmek lazım.”

HÜKÜMETE UYARI

Referandum süreciyle ilgili hükümete de uyarıda bulunan Prof. Dr. Boratav şunlara dikkat çekti:

“Referandumu normal güvenceler altında yapılmasını sağlamaya azami dikkat sarf etmek lazım. Bütün ihlalleri tek tek belgelemek lazım ki bu referandumun hukuki meşruiyetini riske sokmasınlar. Türkiye’yi yürüten güçler, hukuki meşruiyete önem veriyorlarsa normal koşullarda yapılacak bir referandum olanaklarını ihlal etmesinler.”