Sağlık-İş genel kurula gidiyor

Sendikada yaklaşık 3 aydır yönetimi devralan kayyum heyeti, olağanüstü genel kurul tarihini belirledi.

Sendika Genel Merkezi'nde 28 Şubat'ta toplanacak olağanüstü genel kurul, basına kapalı gerçekleştirilecek. Genel kurula, delegeler dışında dinleyici ya da misafir de davet edilmeyecek.

Genel kurulda oy kullanacak delege sayısı da yeniden belirlendi. Son olağanüstü genel kurulun iptali ve kayyum atanmasına neden olan emeklilere delege olarak seçimde oy kullandırılması nedeniyle, son delege listesi kontrolden geçirilerek emekli olanların delegelikleri ortadan kaldırıldı. Böylece son olağanüstü genel kurulda 235 olan delege sayısı 167'ye geriledi.

Genel kurul delegeleri, üst üste ikincisi toplanacak olağanüstü genel kurulda, bir kez daha sandık başına giderek Sağlık-İş'in yeni yönetimini belirleyecekler. Delegeler, böylelikle 2006 yılından bu yana üçüncü kez sendika yönetimi için oy kullanmış olacaklar.

Sendikanın 9-10 Haziran 2007 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunu, sendikada 47 yıl genel başkanlık görevini üstlenen Mustafa Başoğlu'nun listesinin kazanmasının ardından, Sivas Şube Başkanı Yusuf Topçu, ''delegeler arasında emeklilerin de bulunduğu'' gerekçesiyle iptal davası açmıştı.

Ankara 16. İş Mahkemesi, kongrenin iptaline karar verirken, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de mahkeme kararına yapılan itirazı reddetmişti. Mahkeme kararının kesinleşmesinin ardından, sendikanın olağanüstü genel kurulunu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar cari işlemleri yürütmek üzere, 4 Kasım'da üç avukattan oluşan kayyum tayin edilmişti.


"İşçiye hizmet etmezsem rahatsız oluyorum"

Sendika yönetimine kayyum atanmasının ardından, çalışmalarını Türk-İş Genel Merkezi'nde kendisine tahsis edilen bir odada sürdüren Mustafa Başoğlu, kayyum heyetinin görevinin olağanüstü genel kurul ile birlikte sona ereceğini söyledi.

Sendikacılıkla avukatlığın ayrı işler olduğunu ifade eden Başoğlu, bu nedenle kayyum heyetinin görev yaptığı yaklaşık 3 aylık sürede yapılması gereken bazı işlerin tam olarak yerine getirilebildiğine inanmadığını dile getirdi. Başoğlu, şunları kaydetti: ''Tabii ki 3 aylık bir duraksama oldu ve işler bir parça aksadı. Kayyum heyeti, avukatlardan da oluşsa sonuçta bu işe uzaklar. Ben görevde olduğumda günde 8-10 şikayet gelirdi ve bunların gereğini yapardık. Tabii ki bu şikayetlerin gereği yerine getirilemedi. Ayrıca toplu sözleşme süreçlerinde de bir takım aksaklıklar yaşandı.
Benim açımdan ise bu sürede maaşımı alamadım ama bu önemli değil. Ben çalışmaya alışmışım, benim için en zor kısmı sendikadan, çalışmaktan uzak kalmak oldu. Çalışmamın engellenmesini en önemli ceza olarak kabul ediyorum. Genel kurulda yeniden adayım. Bu işi severek yapıyorum. İşçiye hizmet etmezsem rahatsız oluyorum. Kendime güveniyorum, yeniden aday olmamam için de herhangi bir olumsuzluk söz konusu değil. 3 aylık bir aranın ardından görevimin başına geçeceğime inanıyorum. Genel kurul sonucunu da hep beraber göreceğiz.''

Genel kurulda, Mustafa Başoğlu ve son seçimde genel başkan adayı olan eski yönetim kurulu üyesi Mehmet Ali Tanrıverdi başkanlığındaki iki listenin yarışması bekleniyor.