Son 44 yılın en kötü tablosu: Barajların doluluk oranı alarm veriyor, kuraklık kapıda
Yağış miktarının beklenenin altında olması nedeniyle yurt genelinde barajların doluluk oranlarında düşüş yaşanıyor. İSKİ verilerine göre İstanbul’daki 10 barajın doluluk oranı yüzde 65 düzeyindeyken, bu rakam Ankara’da yüzde 20, İzmir’de ise yüzde 34 olarak verilere yansıyor. Kuraklık Doğu’yu da vuruyor. Keban Barajı’nda doluluk oranı yüzde 30’a kadar indi.
Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar, kuraklık tehlikesini kapımıza kadar getirdi. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bir ay önce 2017 yılının son 44 yılın en kurak yılı olduğunu söyledi. Türkiye genelinde sulama, enerji ve içme suyu ihtiyacını karşılayan birçok barajın doluluk oranlarında ise hızla düşüş yaşanıyor.
Gazete Habertürk'ten Caner Aktan'ın haberine göre İstanbul’a su sağlayan Ömerli, Terkos, Darlık, Büyükçekmece, Alibey, Istrancalar, Sazlıdere, Kazandere, Elmalı ve Pabuçdere barajlarındaki toplam doluluk oranı yüzde 65’e kadar düştü.
ANKARA’DA 2 BARAJ KENTE SU VEREMİYOR
Ankara’da bulunan 7 barajın doluluk oranında da ciddi oranda düşüş yaşandı. Çamlıdere Barajı yüzde 18, Eğrekkaya Barajı yüzde 23, Kurtboğazı Barajı yüzde 50, Kavşakkaya Barajı yüzde 17, Akyar Barajı yüzde 14, Çubuk-2 Barajı yüzde 30, Elmadağ Kargalı Barajı yüzde 11 seviyelerine kadar geriledi. 7 barajın genel doluluk oranı ise yüzde 20 oranına kadar indi.
Bu oranlarla başkent Ankara da son yılların en kurak mevsimini yaşıyor. Elmadağ Kargalı Barajı’nda su tamamen tükenme noktasına geldi. Elmadağ Kargalı ve Akyar barajları su verme seviyelerinin altına düşmesi nedeniyle bu barajlardan Ankara’ya su verilemiyor. ASKİ Barajlar Daire Başkanlığı yetkililerinden yapılan açıklamaya göre ise barajlardaki mevcut su Ankara’nın 1 yıllık su ihtiyacını karşılamaya yetiyor.
DOĞU’DA TARIMSAL KURAKLIK TEHDİDİ
Elazığ, Malatya, Tunceli ve Bingöl’deki barajlarda da yeterli yağışın olmaması nedeniyle düşüş yaşandı. Özellikle Keban Barajı’ndaki düşüş dikkat çekti. Keban Barajı’nın doluluk oranı yüzde 54’ten yüzde 30 seviyesine kadar geriledi. Barajda 4 milyar 100 milyon metreküp su kaldı.
GÜNEY’DE DE DURUM ÖTEKİLERDEN FARKSIZ
Kahramanmaraş’taki Ayvalı Barajı yüzde 8, Adatepe Barajı yüzde 33, Kandil Barajı yüzde 35, Menzelet Barajı ise yüzde 43 seviyesine geriledi. Adıyaman ve Şanlıurfa arasında bulunan Türkiye’nin en büyük barajı olan Atatürk Barajı’ndaki su miktarında da düşüş var. Geçen yıl ocak ayı itibarıyla yüzde 90 doluluk oranına erişen Atatürk Barajı, 2018 ocak ayı itibarıyla yüzde 70 oranına gerilemiş durumda. Türkiye’nin ve bölgenin en büyük tarımsal sulama kaynağını oluşturan Atatürk Barajı’ndaki düşüş, tarımsal faaliyetleri de tehdit ediyor.
YUVACIK YÜZDE 28’E İNDİ
Kocaeli’nde bulunan ve aynı zamanda Sakarya’nın da içme suyu ihtiyacını karşılayan Yuvacık Barajı’nda ise doluluk oranı yüzde 28’e düştü. 51 milyon metreküp kapasiteli Yuvacık Barajı’nın su kapasitesi 14 milyon 270 bin metreküpe geriledi.
TÜRKİYE'NİN KURAKLIK HARİTASI
Yurt genelinde yaşanan kuraklığın şiddeti, Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) tarafından Ocak 2018'de bu harita paylaşıldı.
‘ŞUBAT VE MART TELAFİ EDEBİLİR’
Meteoroloji uzmanı Orhan Şen, Türkiye’de bariz bir kuraklık yaşandığını ifade ederek şubat ve mart aylarının bu durumu telafi edebileceğini söyledi. Şen şu öngörüde bulundu: “Şu ana kadar yağması gereken yağışlar olmadı. Dolayısıyla bariz bir kuraklık söz konusu. Bu hafta perşembe gününe kadar herhangi bir yağış görünmüyor. Cuma gününden itibarense yağışlar ülkemize batıdan girecek. Cuma günü sıcaklıklar 4-5 derece düşecek. Hafta sonu ise sıcaklıklar mevsim normallerinin de altında seyredebilir. Hafta sonu tüm Türkiye’de yağış bekleniyor. Ancak kar beklentimiz yok. Önümüzde şubat ve mart var. Bu aylar kuraklığı telafi edebilir.”
‘2. AŞAMAYI YAŞIYORUZ’
İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Türkiye’de hem meteorolojik hem de hidrolojik kuraklık (baraj kuraklığı) olduğunu belirterek, “İstanbul’da bu iki aşama daha çok hissedilir durumda. Bir sonraki aşama tarımsal kuraklık, son aşama ise sosyo-ekonomik kuraklık. Biz şu an ilk 2 aşamayı yaşıyoruz. Şayet yağışlar mevsim normallerinin altında devam ederse bahar aylarında tarımsal kuraklık yaşayabiliriz. Yaz aylarında ise sosyo-ekonomik kuraklık kaçınılmaz olur” dedi.
İklim Uzmanı Prof. Dr. Ümit Erdem kuraklığın önlenebilmesi için yeşilin korunması gerektiğini söyledi. Erdem, “İklim değişikliği tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye’yi de doğrudan etkiliyor. Ülkemizde yaşanan seller ve taşkınlar bu değişikliğin en belirgin örneklerindendir. Yeşil varsa su da vardır, yoksa kuraklık gelir. Biz yeşili korumak yerine başka işlerle uğraşıyoruz. Yapmamız gereken en acil iş yeşili artırmaktır. Baraj kurmak yerine ağaçlarımızı korursak daha etkili sonuçlar elde edilir. Her baraj yeni bir ekolojik sistem yaratıyor. Bu durum diğer ekosistemlere zarar veriyor” dedi. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Abdullah Kahraman, “Sadece barajlar değil yeraltı su kaynaklarında da sıkıntı yaşanabilir” diye konuştu.
‘ÇİFTÇİ STRESE GİRDİ’
Diyarbakır Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu da yağışların az olmasının çiftçilere stres yaşattığını ifade etti. İskenderoğlu, “Bunun ötesinde barajlarımız da boş durumda. Bazı bölgelere yağmur hiç yağmadığı için tohum olduğu gibi arazide kaldı. Yeşermediği için bitki yok. Önümüzdeki aylarda zararı kestiremeyebiliriz ama bu ciddi bir sorun ortaya çıkaracaktır” değerlendirmesinde bulundu.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza