‘Suriye’deki yanlış Libya’da tekrarlanıyor’

Türkiye’nin bölgedeki çıkarlarının askeri güçle değil, diplomasiyle korunabileceğini belirten Gürel, “Libya’da Müslüman Kardeşler’le dayanışma duygusuyla hareket etmek yerine aklıselimle ve Rusya’yla işbirliği içerisinde hareket etmek Türkiye’nin çıkarına olacaktır” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye’nin, iç savaşın sürdüğü Libya’da Trablus merkezli UUH ile 27 Kasım’da imzaladığı deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasını öngören mutabakat ile askeri işbirliği mutabakatı imzalamasının ardından başlayan bu ülkeye asker gönderme tartışması sürüyor. Hükümet yetkilileri, askeri işbirliği mutabakatının asker göndermeyi kapsamadığını savunurken Libya’ya asker gönderilmesi için gereken tezkere, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AKP MYK’de ele alındı. Libya’ya asker gönderme tezkeresinin ocak ayında TBMM’ye sunulması bekleniyor. 

‘DİPLOMASİ İŞLETİLMELİ’

Türkiye’nin Libya’da UUH’ye destek için asker gönderme hazırlığını Cumhuriyet’e değerlendiren eski Dışişleri Bakanı Gürel, Türkiye, Libya’da UUH ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılması mutabakatını imzalayarak olumlu bir adım attığını, ancak bu mutabakatı etkin şekilde korumanın yolunun askeri güçten geçmediğini belirtti. “Bunu korumak için ilk yol diplomasi yoludur. Zaten Doğu Akdeniz’deki hakların korunması için bu adım yetmez, aynı zamanda Mısır, İsrail, Lübnan ve Suriye ile benzer mutabakatların yapılması gerekir. Bunun için de önce diplomasi yoluyla bu devletlerle normal ilişkiler kurabilmesi gerekiyor. Bunun yolu da Libya’ya asker göndermek değildir” dedi. Libya’nın da Türkiye-Rusya ilişkilerini doğrudan ilgilendiren bir mesele haline geldiğine dikkat çeken Gürel, “Rusya, Libya’ya doğrudan doğruya asker yollamış değil ama paralı asker gönderilmesine göz yumduğunu ve etkili bir konumda olduğunu görüyoruz. Türk ve Rus heyetler Moskova’da görüştüler ve görüşmelere devam kararı aldılar. Libya’da da mutlaka Rusya ile bir çözüm arayışı içinde olmak, Hafter’le de uzlaşarak bir çözüm bulmak Türkiye’nin çıkarına olur” ifadelerini kullandı.

Hükümetin Suriye ve Mısır konusunda yürüttüğü Müslüman Kardeşler’e dayalı dış politikanın, Libya’da tekrarlanması durumunda Türkiye’nin zarar göreceğini söyleyen Gürel, “Mısır’da, Suriye’de Türk dış politikasına yanlış yön verilmesine sebep olan Müslüman Kardeşler’e duyulan yakınlık, Libya politikasının da ölçütü olmamalı. Libya’da Müslüman Kardeşler’e destek saikiyle hareket edilmesi, Türkiye’yi büyük bir yanlışın içine sürükler” değerlendirmesini yaptı.