Toptan'dan Ergenekon silahlarına ilişkin açıklama

TBMM Başkanı Köksal Toptan, CHP'nin Ergenekon soruşturması kapsamında ele geçirilen silahlara ilişkin araştırma önergesini; yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili bölümün çıkarılması ve Anayasanın 138. maddesini ihlal etmemesi halinde, geçmişteki uygulamalarda olduğu gibi işleme alacaklarını söyledi.

Toptan, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Fatma Ekenoğlu ile görüşmesinin ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

CHP'nin Ergenekon soruşturması kapsamında ele geçirilen silahlara ilişkin araştırma önergesinin TBMM Başkanlığı'nca işleme alınmadığı anımsatılarak, bu konudaki eleştirilerin sorulması üzerine Toptan, Anayasanın 138. maddesine göre, Mecliste, yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili görüşme ve tartışma yapılamayacağını anımsattı.

Toptan, CHP'nin araştırma önergesinde iki temel unsurun bulunduğunu ifade ederek, ''Bunlardan biri Ergenekon olayına konu olan bombalarla ilgili araştırma talebi, ikincisi ise kullanılan yargı yetkisinin tartışılmasına dönük unsur'' dedi.

Önergenin iade yazısında, ''yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili bölümün çıkarılmasını, bu şekilde düzeltilmesinden sonra önergenin tekrar verilmesi halinde işleme konulabileceğini'' ifade ettiklerini kaydeden Toptan, böyle bir düzeltme yapıldıktan sonra önergenin kendilerine gelmesini beklediklerini söyledi.
 

''Bunu da işleme alacağız"

TBMM Başkanı Toptan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Arkadaşlarımız sürekli, benzer olaylara atıf yaparak, bombalarla ilgili araştırmanın yapılmasına dair talebin geri çevrildiğini söylüyorlar; öyle değil. Tam tersine, yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili beyanların çıkarılmasından sonra önergenin bize iade edilmesi halinde işleme alınabileceğini söylüyoruz. Böyle düzeltilmiş, Anayasanın 138. maddesini ihlal etmeyen araştırma önergesi geldiği takdirde, geçmişteki uygulamalarda olduğu gibi bunu da işleme alacağız. Aramızda anlaşmazlık olmaması lazım. Beyanı yapan iki değerli hukukçu arkadaşım, bu işleri çok iyi bilecek durumdadır. Sayın Grup Başkanvekili Kemal Anadol, başka bir vesileyle beni ziyarete geldiğinde, bu durumu da kendisine anlattım.''