Tüm hatlarıyla Kayseri-Sivas faciası

Türk futbol tarihinin "en kara günü" olarak kayıtlara geçen, 17 Eylül 1967 yılında 2. Lig Beyaz Grup'ta Kayserispor ile Sivasspor arasında oynanan ve tribün olayları sonucunda 43 kişinin yaşamını yitirdiği maçta forma giyen futbolcular arasında yer alan 73 yaşındaki Elbay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1967 yılında kurulan Sivasspor'a ilk imzayı atan futbolculardan olduğunu söyledi.

Elbay, ligin 5. haftasında Kayserispor deplasmanına gittiklerini, maçtan bir saat önce stadyuma girdiklerini belirtti.

Karşılaşma başladıktan sonra her iki takımın taraftarlarının karşılıklı tezahüratta bulunduklarını ve centilmen bir şekilde takımlarını desteklediklerini anlatan Elbay, karşılaşmanın hakeminin ev sahibi takımdan yana takdir haklarını kullandığı savundu.

Selahattin Elbay, karşılaşmanın ilk yarısında Sivasspor'un 1-0 yenik duruma düştüğünü ve soyunma odasına bu skorla girdiğini hatırlatarak, "Soyunma odasına gittik ve ikinci yarıda sahaya çıkmayı beklerken antrenör futbolcumuz Hilmi Kiremitçi, ikide bir dışarı çıkıyor ve ne zaman sahaya çıkacağımızı soruyordu. Bir ara Hilmi abi geldi ve 'dışarıda taraftarlar arasında istenmeyen olaylar olmuş, biraz daha bekleyeceğiz' dedi. Bu beklememiz yaklaşık 1 saat sürdü." diye konuştu.

- "Stattan resmi plakalı araçlarla ayrıldık"

Olayların büyümesi üzerine karşılaşmanın ikinci yarısının oynanmadığını anımsatan Elbay, şunları kaydetti:

"Tam 6 saat soyunma odasında bekledik, dışarıdaki olaylardan haberimiz yoktu. Hiç unutmuyorum resmi arabalar geldi ve kurumun sarı kapşonlu yağmurlukları vardı. Onları giydik, resmi arabalara binerek stattan uzaklaştık ve kaldığımız tesisleri gittik. Elbiselerimizi giyerek yola koyulduk, Yeniçubuk'ta minibüsün radyosunu açtık ki olaylarda 15-20 kişinin öldüğü haberlerini duyduk. Gece saatlerinde Sivas'a geldiğimizde herkes yollardaydı. Herkes birbirine maça giden yakınlarını soruyordu."

- "Çok kişi ezilerek can vermiş"

Elbay, yaşanan olaylarda bazı kişilerin de sorumluluğunun bulunduğunu öne sürerek, "Taraftarların stadyumu boşaltmaları için yapılan kapıların dışarıya doğru açılması gerekirken içeriye doğru açılıyormuş. Olaylar esnasında Sivassporlu taraftarlar kapılara doğru hücum etmişler, kapılar içeri doğru açıldığı için arkadan da baskı var, bir türlü kapıyı açamamışlar. Çok kişi kalabalıktan ezilerek, havasızlıktan, sıkışıklıktan can vermiş. Hiçbir şekilde ne tabancayla, ne bıçakla yaralanma ve ölme olayı olmamıştır. Zamanında önlem ve tedbir almayan yetkililer, aslında olayın en büyük sorumluları." şeklinde konuştu.

- "Spor, dostluk, barış ve kardeşliktir"

Sporun her zaman centilmenlikten yana olmasını temenni eden Elbay, Sivasspor'da dostluğun, barışın ön planda olması için çaba sarf ettiğini belirtti.

Elbay, Sivasspor'un, Kayserispor ile barışık bir takım olduğuna dikkati çekerek, "Hala o olayların izlerini taşıyan ve yaşatmaya çalışan kişiler var. Hiçbir zaman bu olmamalı, aradan 51 yıl geçmiş, tekrar ateşi körüklemenin hiçbir anlamı yoktur. Spor, dostluk, barış ve kardeşliktir." ifadelerini kullandı.

Sporda şiddetin her türlüsüne karşı olduğunu vurgulayan Elbay, yaşanan olaylardan örnek alınmasını istedi. Stadyumlarda tribünleri artık çocukların ve kadınların da doldurduğunu, bunların güzel şeyler olduğuna işaret eden Elbay, şehir için bacasız fabrika konumunda olan Sivasspor'a herkesin sahip çıkması gerektiğini söyledi.

Futbol takımlarının şu anda çok güzel imkanlara sahip olduğunu da dile getiren Elbay, şehirlere çok modern stadyumlar kazandırıldığını ifade etti.

Elbay, olaylarda hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailelerine ise başsağlığı diledi.