‘Türkiye ile Rusya karşıtlaşmasında yeni cephe’

Ermenistan-Azerbaycan sınırında yaşanan çatışmayı değerlendiren Türkiye’nin eski Bakû büyükelçileri Faruk Loğoğlu ve Ünal Çeviköz, meselenin Türkiye ile Rusya arasında yeni gerilim konularından biri olabileceğine dikkat çekerken Türkiye’nin, sorunun barışçıl yollarla çözümü için önayak olması gerektiğini belirtti.

2001-2004 yılları arasında Türkiye’nin Bakû Büyükelçiliği’ni yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, “Bu meselenin en dikkat çekici yönü, Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarından çok uzak bir noktada Ermenistan ile sınırında çatışma yaşanıyor olması.

İki taraf da ilk saldırıyı başlatanın karşı taraf olduğunu söylüyor. Fakat bu çatışmanın Azerbaycan-Ermenistan sınırında çıkmış olması başka bir hesaba işaret ediyor diye düşünülebilir” dedi.

Çatışmadan Rusya’nın yararlanacağını söyleyen Çeviköz, “Orada Rus üsleri var, Türkiye-Ermenistan sınırını bile Rus askerlerinin koruduğu biliniyor. Bu çatışma ister istemez Ermenistan’ın bir şekilde sırtını Rusya’ya dayamasına yol açacaktır. Türkiye ve Rusya’nın yeni bir istikrarsızlık noktasında birbirleriyle karşı karşıya gelme olasılığı vardır. Türkiye, Minsk grubu eşbaşkanları olan ABD, Fransa ve Rusya ile olayı büyütmeden ve daha fazla can kaybına yol açmadan diplomatik yatıştırma çabalarına da destek olmalıdır” diye konuştu.

‘ODAK BARIŞ OLMALI’

1996-1998 yılları arasında Türkiye’nin Bakû Büyükelçiliği’ni yapan Faruk Loğoğlu ise “Son olaylardan sonra Rusya’nın ‘Arabuluculuk yaparız’ açıklamalarını ciddiye almıyorum. Bu meselenin çözümsüz kalmasının sebebi Rusya’dır. Bu yolla hem Ermenistan hem de Azerbaycan üzerindeki etkisini sürdürüyor” dedi.

Konunun Türkiye ile Rusya arasında yeni bir gerilim meselesi olduğunu söyleyen Loğoğlu, “Rusya ve Türkiye, Suriye ve Libya’dan sonra Karabağ üzerinden burada karşı karşıya kalabilir değerlendirilmesinin yapıldığına kesin gözüyle bakabiliriz. Türkiye’nin Azerbaycan’dan yana çıkması doğal ve doğru. Ama burada da odak, barış olmalı. Türkiye, Rusya başta olmak üzere Minsk grubu ülkelerine ‘1992’den beri bu meselenin çözümü için ne yapıyorsunuz?’ sorusunu sormalı” diye konuştu.