Tutuklamada ilginç detaylar: ABD e-postaları bile takip ediyordu

Sarraf’ın Türkiye ve İran vatandaşlıkları olduğu biliniyor. Bu demektir ki ABD’ye gelmesi için Amerikan konsolosluklarından veya büyükelçiliğinden vize aldı ve daha önce almış olduğu vizesi soruşturmaya rağmen iptal edilmedi. 21 sayfalık iddianameye bakıldığında Sarraf’ın e-postaları da dahil olmak üzere uzun süredir bir soruşturmanın altında olduğu görülüyor. 2010’dan beri Amerikan ambargosunu deldiği bilinen ve 2013 yılı skandallarına karışmış birisinin ABD tarafından vize verilmesi, Sarraf’ı tutuklayabilmek için ABD’nin hazır beklediğini gösteriyor.

‘CIA ve Obama haberdar’

ABD Hazine Bakanlığı’nın geçen yıla kadar terörizm ve finansal istihbarat konularında bakan yardımcılığı yapan, 2011’den 2015’e kadar İran ambargolarını kontrol eden ve Türkiye’ye de defalarca gelen David Cohen, geçen yıl CIA’nin 2 numaralı koltuğuna oturmuştu. Cohen’in bu soruşturmadan habersiz olması, ABD yönetimini çok yakından izleyen bir kaynağa göre ‘neredeyse imkânsız.’ Ülkeler arası önemli bir krize neden olabilecek veya bir müttefik ülke lideri ve elitleriyle yakından bağlantılı olduğu bilinen bir isme kelepçe atmadan önce Beyaz Saray’ın bu konudan habersiz olması da, yine aynı kaynağa göre “çok ufak bir ihtimal.’’ Obama’nın olanlardan haberdar edildiği sanılıyor.

17-25 Aralık’ı anlatabilir

Bir ABD-Türkiye ilişkileri uzmanı ise Sarraf’ın soruşturmasının kalbinin 17-25 Aralık çarkı olacağında hiçbir şüphenin olmaması gerektiğini söyledi. Şimdi o soruşturmayı kapatanlar, Sarraf’a yapılan operasyona ‘darbe’ diyen Erdoğan ve ekibinin, aslında o iddiaların gerçek yüzü bizzat kendi dostları olan Sarraf tarafından Amerikalı yetkililere anlatılması an meselesi olabilir. Bunun için çok büyük bir neden var. O da 75 yıl hapsi istendiği söylenen Sarraf’ın bu cezasını ciddi ölçüde düşürecek, hatta söylediklerinin önemine göre bu cezayı tamamen ortadan kaldıracak şekilde ABD savcısı ile pazarlık yapabilme şansı var. Savcının attığı tweet mesajında “Reza Zarrab Amerikan adaleti ile Manhattan’da yüzleşecektir’’ demesi de, savcının Sarraf hakkındaki iddia ve kanıtlardan son derece emin olduğunu göstermekte.

Erdoğan’ın moralini bozacak

Eski CHP milletvekili, Washington’daki Demokrasileri Koruma Vakfı’nda kıdemli analist olan Dr. Aykan Erdemir’e göre bu tutuklama Erdoğan’ın 31 Mart’taki ABD ziyaretini gölgeleyecek: “Bu davanın ucu iddianamede henüz isimleri geçmeyen diğer Türk vatandaşlarına da uzanabilir. Sarraf’ın kendi cezasını hafifletmek için savcılık ile yapacağı pazarlıklar yeni isimler hakkında da tutuklama kararlarına yol açabilir. Bu da pek çok siyasetçi, bürokrat ve iş insanı tutuklanma korkusuyla ABD ziyaretlerinden kaçınabilir.’’

ABD Kongresi’nde sıkça fikrine başvurulan Dr. Emanuele Ottolenghi’ye göre Sarraf şu nedenle ABD’ye gelmiş olabilir: “ABD’de hapis ve İran’da ölüm cezası arasında tahmin edilir ki Sarraf ABD’yi seçti. 2013 soruşturmalarını gömen ve Sarraf’ı yeniden normalleştiren Erdoğan için bu olayın çok büyük bir utanç meydana getirmemesini tahmin edemiyorum.’’

Washington’daki kaynaklar, Obama ile Erdoğan arasında bir görüşmenin planlanmadığını ifade ettiler. Sarraf’ın tutuklanmasının, Washington’da aleyhinde esen sert rüzgârlara ek olarak Erdoğan’ın daha da moralini bozacağı söylenebilir.