Ülkemizde her yıl 40 bin yeni akciğer kanseri tanısının konulduğu belirtiliyor
Prof. Kutlu: Yapılan çalışmalar, tütün kullanmayan grubun yüzde 15-35’inde hastalığın sebebinin ikincil içicilik yani pasif içicilik olduğunu göstermiştir. Bu konuda daha da detaya girersek hiç sigara kullanmamış bir kadın sigara içen bir erkekle evli olduğunda akciğer kanserine yakalanma riskinin yüzde 27 arttığını görebiliriz.
Dünyada ve ülkemizde hızla yaygınlaşan akciğer kanseri erkeklerde prostat, kadınlarda ise meme kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü. En önemli nedeninin sigara olarak gösterildiği akciğer kanseri, özellikle nefes darlığı, hırıltı, ani kilo kaybı ya da çeşitli ağrılarla kendini gösterebiliyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cemal Asım Kutlu, son yıllarda hiç sigara içmeyen kişilerde görülen akciğer kanserindeki artışa dikkat çekerek “Risk oluşturan maruziyetlerde ikincil içicilik olarak adlandırılan durum ilk sırada görülmektedir. Bu terim önceki yıllarda kullanılan pasif içicilik olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir” dedi.
ARTIŞ DİKKAT ÇEKİCİ
Prof. Kutlu, akciğer kanserinin risk faktörleri arasında ilk sırada gelen tütün kullanımına dikkat çekerek “Dünyanın belli bölgelerinde tütün kullanma sıklığı azaldıkça akciğer kanser tanılarının azalması yıllar öncesinden bilinen tütün-akciğer kanseri ilişkisi için önemli bir örnektir” diye konuştu. Kutlu, özetle şunları söyledi: “Ancak bu azalmayla birlikte son yıllarda hiç sigara içmeyen kişilerde görülen akciğer kanseri tanılarındaki artış dikkat çekmeye başlamıştır. Bu grup olguların tütün kullanan grupla olan ortak noktaları veya farklılıkları konunun uzmanları açısından ilginç bir araştırma konusudur. Tıbbi literatüre göre ‘hiç tütün kullanmamış’ olarak kabul edilen kişi, tüm yaşamı boyunca toplam olarak 100 adetten daha az sigara içmiş kişidir. Erkekler arasında tanı alan akciğer kanseri olguları içinde tütün kullanmamış kişilerin oranı yüzde 10-20 arasında değişirken, bu oran kadınlar arasında yüzde 50’dir. Doğal olarak, tütün kullanımının oluşturduğu risk gibi bilinen diğer risk faktörlerine maruziyetin bu grup hastalar için de önemli olduğu düşünülmektedir. Risk oluşturan maruziyetler nelerdir diye bakarsak ‘ikincil içicilik’ olarak adlandırılan durum ilk sırada görülmektedir. Bu terim önceki yıllarda kullanılan ‘pasif içicilik’ olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir. Yani tütün kullanmayan bir kişinin içinde bulunduğu sosyal ortam sebebiyle sürekli olarak dumana maruz kalmasını ifade eder. Yapılan çalışmalar, tütün kullanmayan grubun yüzde 15-35’inde hastalığın sebebinin ikincil içicilik olduğunu göstermiştir. Bu konuda daha da detaya girersek, hiç sigara kullanmamış bir kadın sigara içen bir erkekle evli olduğunda akciğer kanserine yakalanma riskinin yüzde 27 arttığını görebiliriz. ”
KÖMÜR DUMANI DA ETKİLİ
Hava kirliliğinin de akciğer kanserinde önemli bir risk faktörü olduğunu anımsatan Prof. Kutlu “Bu hava kirliliği sadece endüstriyel yaşamın doğal bir sonucu olması dışında özellikle odun veya kömür yakılarak pişirilen, tütsülenmiş veya kızartarak hazırlanmış yemeklerin tüm sağlığımıza olumsuz etkileri olduğu gibi akciğer kanseri açısından da olumsuz etkileri bilinmektedir. Ayrıca tütün kullanmamış kişilerde görülen akciğer kanseri olgularında genetik eğilimin hastalığın gelişmesinde bir faktör olduğu düşünülmektedir” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke