Üniversitede 'soykırım ödevi' tartışması

Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü öğretim üyesi olan Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit, Hukuk Fakültesi birinci sınıf öğrencilerine, yaklaşık iki aylık bir sürede hazırlamaları için ödev verdi. Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit, Hukuk Fakültesi'nde odası olmadığı için de verdiği ödevin 'Ermeni sorunu, ortaya çıkışı ve sözde kırım iddialarına karşı, Türkiye'nin soykırım yapmadığını belgelerle açıklayan' konusunu, devam zorunluluğu olmayan öğrencileri görsün diye fakültenin duyuru panosuna da astı. Duyuruda ödevin 18.12.2014 tarihinde, vize sınavında teslim edilmesi istendi.

Ödev konusu öğrenciler tarafından sosyal medyada paylaşılınca tartışmaları da beraberinde getirdi. Özellikle Ermeni kökenli vatandaşlar olmak üzere, toplumun çeşitli kesimlerinden Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit'in ödev konusundaki 'soykırım olmadığını kanıtlayan belgeler' ifadesinin bilimsellikten ve objektiflikten uzak olduğuna dair eleştiriler geldi. Ayrıca soykırım olduğu anlatılan bir ödev verdiği zamanda de yine twetlerde, ne karşılık vereceği de soruldu.

"ÖĞRENCİLERİM İSTEDİĞİMİ EN GÜZEL ŞEKİLDE YAPTI"

Sosyal medva üzerinden yapılan eleştirilere kendi kişisel twitter hesabından, "Ben sadece bilimsel bir soru sordum. Aslında keşke bana yanıt için bir iki belge okuyup gönderseniz" diyen Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit, yeni bir açıklama daha yaptı.

Ödevi yaklaşık iki ay önce, öğrencilerine ders anlattığı sırada, birlikte karar alıp verdiğini söyledi. Ayrıca, öğrencilerinin ödevlerinin istediği gibi bilimsel kaynaklara dayalı şekilde anlatıp getirdiğini de anlatan Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit, şunları söyledi:

“Biz ilk yarıyıl 1830 sanayi devriminden, Cumhuriyetin kuruluşuna kadar olan dönemi anlatırız. Bu da o konulardan birisiydi. Ben, bilimsel araştırmalarımdan böyle bir soykırımın olmadığına inanıyorum. Osmanlının en sadık millet olarak gördüğü Ermeniler, emperyalistlerin kışkırtmalarıyla ayaklandı. Bir savaş çıktı ve her iki milletten de insanlar ödü. Bir savaş vardı ve bu savaşın bir sonucuydu. Ancak ben kendi bilgilerimin yanı sıra öğrencilerimin, bilimsel bir araştırma yapmalarını istedim. Kendi izlenimlerini ve buldukları belgeleri ödevlerine koymalarını istedim. Onlara belge bulacakları yerleri de söyledim. Ama soykırım olduğuna inanan öğrencilerim de bana belgeleriyle getirirlerse onlara da tam puan veririm. Çünkü bilim, belgeye bakar. Bu mühendislik fakültelerinde, 'üçgenin iç açılar toplamı 180 eder' sözünü söyleyen kişiye yapılan eleştiri gibi bir şey. Ben bölümümle ilgili ödev veriyorum. Benim derslerim devam zorunluluğu olmadığı halde takip edilen bir ders. Bu da benim başarılı olduğumu ortaya koyar. Bugün ödevin son günüydü ve 500 öğrencim ödevlerini getirdi."

Yrd. Doç. Dr. Türkan Başyiğit,, kendisine yapılan eleştirileri ise, ön yargıdan kaynaklandığını söyledi.

Bu arada Hukuk Fakültesi birinci sınıf öğrencisi olan ve ödevi hazırlayan öğrencilerden Merve Yalçın, “Hocamız, birinci dünya savaşını anlattığı sırada, bu konuya da değindiğinde o ödevi verdi. Hocamız 'Ermeni soykırım olduysa neden, olmadıysa neden' diye sordu. Bizler de ödevlerimizi hazırlayıp getirdik. Ama o yazı orda bir ay kaldı, dün nedense internete düştü" dedi.