Ve ‘en gazlı’ besteleriyle Traktörde Okay Temiz

Caz ve vurmalı çalgılar ustası Okay Temiz, İstanbul Galata’daki ritim atölyesine bu kez 1950 model antika bir traktörü dahil etti. Sanatçı, aslen geçmişte de ‘çaldığı’ bu yeni ‘enstrümanı’yla hem deneysel müziğin hem de tarımda bilinçlenmenin önünü açmayı hedefliyor.

Yayınlanma: 10.09.2016 - 20:27
Abone Ol google-news

Caz sanatçısı ve vurmalı çalgılar ustası Okay Temiz’i şu sıralar İstanbul Galata’nın sokaklarında traktörle gezerken görürseniz, şaşırmayın. Mesela biz gördük, hatta görmekle kalmadık; traktörün arkasına atladık, bizzat eşlik ettik. “Nedir bu traktör meselesi?” anlayalım dedik ve Temiz’in Galata’daki ritim atölyesine gittik. Atölyeye vardığımızda Temiz, 1950 model gri renkli traktörünü park etmeye çalışıyordu. “Atlayın arkaya,” dedi. Bindik ve birkaç tur attık. Sonra, atölyeye geçtik. Hâlâ merak içindeyiz, “Nereden çıktı bu traktör” diye. Ama, Temiz sonra anlatmaya karar vermiş. Önce bizi yarım saatliğine, vurmalı çalgı atölyesinin konuk öğrencileri yapıyor. Ritim çalışırken, bir ara sadece inşaat işlerinde gördüğüm malayı çalarken görüyorum Okay Temiz’i. Hem malayı çalıyor, hem de “Ben bu müzikle dansöz bile oynatırım” diyor keyifle.

Peki, Temiz acaba traktörü de yine bir temiz nota defterinden farksız, oturup çalar mı? “Evet” diye yanıtlıyor. Geçmişte de ‘çaldığı’nı belirterek bu yeni “enstrümanı”yla hem deneysel müziğin hem de tarımda bilinçlenmenin önünü açmayı hedeflediğini söylüyor: “Ben traktörleri çaldım. 1976 senesinde İsveç’te yaptım bunu. 10 tane traktörü dizdim karşıma, O traktörlere gaz verdim. Birincisine, ikincisine, sonra hepsini bir anda yükselterek... Egzozları da değişik. Dolayısıyla traktörlerin ses dalgalanması da değişik. Türkiye’de de yapabiliriz ama benim traktörümün egzosunu değiştirmek lazım çünkü biraz ‘kibar’ yaptım. Önceden biraz daha ‘patapatapata’ çıkıyordu. Egzozunu değiştirip böyle bir performans da yapabilirim” diyor. Sanatçı, yaklaşık 12 sene çiftçilik yaptığını ziyaretimizde özellikle belirtiyor: “Çatalca’da da bin dönüm arazimiz vardı. Pancar, ayçiçeği, domates ekiyorduk. Biz 3 kardeştik. O çiftliği hep traktörle sürdük. 450 tane de koyunumuz vardı. 50’lerde konservatuvara gittiğimde çiftçiliği bıraktık. Her şeyi satıp Ankara’ya yerleştik. Müziğe başladım ama hep hayalimde traktörle yeniden buluşmak vardı. Selçuk’un bir köyünden aldım bu traktörü; 50 model.”

 

TARIMIN ÖNEMİNİ HATIRLATMAK

Ritmin duayeni, giderayak bir anısını daha bize heyecanla anlatıyor: “Geçen, traktörle Galata’nın ara sokaklarında dolaşıyorum. Beni gören bir çöpcü arabası durdu. Yanıma gelip beni tebrik ettiler. Belli ki köyden gelip burada çalışmaya başlamışlar. Traktöre değer veriyorlar. İnsanlar genel olarak anlıyorlar, benim gibi böyle bir deli nerede çıkacak da traktör çalacak diye de ayrıca düşünüyorlar...” Bu arada, 40 yıla uzanan kariyerinin büyük kısmı Kuzey Avrupa’da geçen Temiz’in bir diğer amacı da tarımın önemini hatırlatmak. Sanatçı, traktörün bir dönüşüm sembolü olmasını da içtenlikle arzu ediyor.

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler