Vitrindekiler...

Cumhuriyet Kitap Dergi’den yeni, yekin kitaplara ilişkin haftanın seçkisi...

Yayınlanma: 06.08.2021 - 00:03
Abone Ol google-news

Cesur ve Pragmatik / Atatürk ve Türk Stratejik Kültüründeki İnce Ayar / Özgür Körpe / İlgi Kültür Sanat / 224 s.

Kara Harp Okulu Sistem Mühendisliği mezunu olan yazar, Harp Akademileri Stratejik Araştırmalar bölümünde yüksek lisansını tamamlamış olan yazar Özgür Körpe, incelemesinde strateji, Atatürk ve Türk strateji kültürü üzerinde yoğunlaşıyor. İncelemenin diğer başlığı ‘Bir Stratejik Dehanın Operasyonel Kodları ve Bilişsel Haritası’ adını taşıyor. Konuların tablolarla desteklendiği kitap dört bölümden oluşuyor: Kültürel Resimdeki Pragmatik İzler, Atatürk’ün Davranışındaki Pragmatik İnce Ayar Göstergeleri, Atatürk’ün Düşüncesindeki Operasyonel Kodlar, Atatürk’ün Bilişsel Haritası, Pragmatik Karar Verme Modeli.

Ekinin Çağrısı - Tarım Esinli Kültürel Yazılar / Günay Güner / KDY Kitapyurdu / 350 s.

Günay Güner’in tarım-kültür ilişkisi üzerine on yılı aşkın araştırmalarının sonucunda kaleme aldığı deneme niteliğindeki yazılarından oluşan kitabı, tarımın insanlık ve Türk kültüründeki, uygarlıkların gelişimindeki güçlü etkilerini açıklıkla ortaya koyuyor. Önsözünü Dr. Yüksel Pazarkaya’nın yazdığı ve imlediği gibi Güner deneme niteliğindeki yazılarında, tarım olgusunu, bütünselliğiyle ele alıp inceliyor. Alınan devrimsel önlemleri, atılan adımları ayrıntılarıyla ele alıyor. Köy ve köylünün izlekleştirildiği romanlar, köy ve köylü gelişmesinin, dolayısıyla tarımdaki gelişmenin çağdaş bir temele oturtulmasında büyük işlev gören Köy Enstitüleri, altyapı girişimleri de bu bağlamda irdeleniyor.

Kahve Soğumadan Önce / Toshikazu Kawaguchi / Çev. Şebnem Tansu / Epsilon Yay. / 200 s.

Tokyo’nun ara sokaklarından birinde, bir bodrum katında ziyaretçilerine özenle demlenen kahvelerini sunan yüz yıllık bir kafe bulunur. Öyle küçük ki üç masa ve altı sandalye ile mekân baştan başa doluyor. Duvarda ise her biri ayrı bir zamanı gösteren üç saat asılı. Gayet sıradan görünen bu yerin kolaylıkla tahmin edilemeyecek bir hizmeti daha var: Zamanda yolculuk. Ancak bu, o kadar da kolay değil. Öncelikle belli bir sandalyeye oturmanız gerekiyor ki o, günde sadece bir kez masadan uzaklaşıp kısa süre sonra geri dönen bir hayalete rezerve edilmiş durumda. En önemlisi, kahve soğumadan önce geri dönmek zorunda oluşunuz. Ne geçmişe ne de bugüne ait olan bir hayalete dönüşmek istemiyorsanız duvardaki antika saatlerin sesine kulak verin: “Tik-tak, tik-tak, kahve birazdan soğuyacak!”

Hız Çağında Oyalanmak / Hakkı Özdemir / Çolpan Kitap / 160 s.

Kitapta “hız”, popüler sanatın; “oyalanma” ise yüksek sanatın alegorisi olarak ele alınıyor ve sinemayla roman arasındaki sürekli bağlantı göz ardı edilmeden her iki türle ilgili göstergelerin izi sürülüyor. Neyin yüksek, neyin popüler, kimin kalıcı, kimin uçucu olduğuna ilişkin yorumlar getiriliyor. Doktor Jivago, Anayurt Oteli, Zeytin Ağaçları Altında, İki Şehrin Hikâyesi, Firavun İmanı, Yol Ayrımı, Ruh Adam, Tutunamayanlar, Karartma Geceleri, Masumiyet Müzesi ve Çingeneler, Hakkı Özdemir’in hız çağında oyalandığı metinlerden bazıları.

Kazdağları Öyküleri / Melih Aşanlı / Ve Yay. / 184 s.

Bu kocaman dünyadan ve birbirine bağlı hikâyelerden oluşan Kazdağları Öyküleri, Bayramiç’in sıcak iklimini bir ılık rüzgârla taşıyor okuyucuya. Kalpleri yeniden Anadolu insanının cömertliği, dürüstlüğü ve misafirperverliği ile dolduruyor. İnsanın doğanın ayrılmaz bir parçası, bir bütünün iki penceresi olduğunu anlatıyor. Köylülerin yöresel ağız özellikleri ile kahvehanelerde, şenliklerde, günlük sohbetlerde konuştukları tüm konular insanlığın dili haline geliyor. Aşanlı, kurgu ile gerçeği bileştirdiği kitabında, hüzünlerin, mutlulukların, insana ait tüm duyguların şeffaf bir gerçeklikle aktarıyor.

Acı Bir Kuş / Zeynep Uzunbay / Sel Yay. / 224 s.

Zeynep Uzunbay, kitabında kendisiyle, çocukluğuyla, ailesiyle, toplumla ve yaşamla derin bir hesaplaşmaya giriyor. Romanın başkişisi Turna’nın 80 darbesini izleyen karanlık zamanlardaki gençliğini, bir işkencehanede çağırdığı ışıklı çocukluk anları eşliğinde okuyoruz. “Gökyüzü gibi bir şey çocukluk, hiçbir yere gitmiyor,” diyen Cansever’in izleğinde Uzunbay, kendini tanımak isteyenin önce çocukluğunu tanıması gerektiğini anımsatıyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler