Yazarlar Sendikası Suruç katliamını hadisle kınadı
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), Suruç’taki canlı bomba katliamı sonrası yayımladığı bildiride, katliamın sorumlusu olduğu iddia edilen IŞİD’i Hz. Muhammet’in bir hadisiyle kınadı. Bildiriyle ilgili sorularımızı metni kaleme alan TYS Başkanı Mustafa Köz yanıtladı.
Suruç’taki canlı bomba katliamı sonrası e-postamıza Türkiye Yazarlar Sendikası’nın (TYS) katliamı kınayan bildirisi düştü. Hz. Muhammet’in bir hadisiye başlayan bildiri dikkatimizi çekti, çünkü TYS bu kez katliama ve katliamın sorumlusu olduğu iddia edilen IŞİD’e Hz. Muhammet ile yanıt verdi. Bildiriyle ilgili sorularımızı bildiriyi kaleme alan TYS Başkanı Mustafa Köz’e yönelttik.
- Hadisi hangi bağlamda bildiriye eklediniz?
Kutsal kitaplar, “öldürmeyeceksiniz” diye başlar ama dinlerin iç yasası öldürmek üzerine kurulmuştur. Ayetlerde, hadislerde de sürekli cihat algısı görürüz. IŞİD, El Nusra, El Kaide gibi İslamcı örgütler de gücünü ve desteğini hadislerden, ayetlerden alıyor. Bildirideki hadis de cihat üzerine. Kendinden olmayanı öldür, diyor hadis. IŞİD de böyle yapmıyor mu? Suruç katliamı da cihadın bir parçası görülmelidir. Saldırının özü, bu hadiste, diğer cihat hadislerinde gizlidir aslında. Kendi dillerini, kendilerine göstermek için öldürmek üzerine bir hadisle başladık bildiriye.
- Bildirideki hadis hangi kitaptan?
Hadis, bildiğiniz gibi Muhammet Peygamber’in sözleridir. Bildirideki hadis de Buhari’nin “Sahihül- Buhari” adlı hadisler derlemesinin “Cihat Hakkında” bölümünden alındı.
- Türklere odaklanan bu hadis TYS’ye milliyetçi bir hava katıyor sanki...
Cihat üstüne başka hadisler de başka halklar üstüne. Yahudileri de öldürün, diyor, inanmayanları, müşrikleri... İslam’ı yaşamayan herkesi, dine davet edin, gelmezlerse öldürün diyor hadisler, ayetler. TYS’ye niye milliyetçi bir hava katsın ki hadis. Olanı söyledik. Sadece Türkleri değil, kendisi gibi düşünmeyen herkesi öldürmeye çağırıyor bu söz. IŞİD, kendi yurttaşlarını, Iraklıları, Suriyelileri de öldürmedi mi? Cihat, milliyete bakmaz, dine bakar.
- Bu bildiriye TYS yönetim kurulu üyelerinden itiraz oldu mu? Herkes imzalayıp onayladı mı?
TYS’de bildiriler, açıklamalar konusunda bir düşünce birliği olmazsa tek sözcük bile söylenemez. Bildiriler, imzayla değil düşünce alışverişiyle kamuoyuna sunulur. Bu bildiri de öyle oldu.
- Hadisle birlikte bildiride yer alan “Türklerle de savaşı Suruç’ta başlattılar. Kürtleri, Ezidîleri, Türkmenleri öldürdüler” ifadesi Türklerle Arapları karşı karşıya getiriyor gibi duruyor.
Ortadoğu’nun ateşi Türkiye’yi de sarmaya başladı, anlamına geliyor bu cümle. IŞİD, El Nusra, Ortadoğu halklarını kana boğdu. Arap yurttaşlarını, Kürtleri, Ezidileri, Türkmenleri öldürdü, şimdi sıra Türklere geldi, demek istedik. Kimseyi karşı karşıya getirme derdimiz yok. Acımasızca saldırıyorlar. Suruç’taki o çocuklar, kitap ve oyuncak taşıyordu Ortadoğu’ya; o barbarlarsa ölüm ve gözyaşı taşıyorlar Ortadoğu’da. Antik Palmira kenti katliamı unutulabilir mi? Ulusu önemli değil. Bu barbarların amacı, “erdemli insan”ı ve onun aydınlık kültürünü yok etmek. Bunun için öldürüyorlar. Din adına...
TYS bildirisinin tam metni
‘Onların vicdanları bir mezarlıktır’
“Siz Türklerle savaşmadan önce kıyamet kopmayacaktır. O Türk kavmi ki ufak gözlü, al kızıl yüzlü, düz burunlu, yüzleri kalkan gibi geniş, üstüne sahtiyan geçirilmiş ayakkabıları kıldan ve yünden bir kavimdir.” diyor bir hadis.
Türklerle de savaşı Suruç’ta başlattılar.
Kürtleri, Êzidîleri, Türkmenleri öldürdüler.
Kentleri, kasabaları yağmaladılar.
Kadınları cariye, çocukları köle kıldılar.
Kana doymadılar.
Ortadoğu’nun ateşi, ülkemizin güneyini de sarmak üzere.
Önce Reyhanlı, şimdi Suruç.
İslamcı çeteler, ülkemizi de kana boğmaya çalışıyor.
Kalpleri iyilik ve barış için çarpan çocuklarımızı da Urfa’da öldürdüler.
O çocukların vicdanları gülistan, o barbarların vicdanlarıysa bir mezarlıktır.
Bu katliamı, geçici iktidarın veya savaş çığırtkanı siyasilerin hiçbir iyi niyet demeci, taziyesi ya da kınaması da aklayamaz.
Katiller ve işbirlikçileri hemen bulunmalıdır.
Kötülüğün değirmenine su taşıyanlar bellidir. Katiller; Hatay’da, Antep’te, Urfa’da cirit atarken “üç maymun”u oynadılar. Aymazlık ve yalan, bu oyunun bir parçasıydı.
Reyhanlı cinayetinin katilleri bulunmalıydı, bulunamadı(!)
Diyarbakır cinayetinin katilleri bulunmalıydı, bulunamadı(!)
Şimdi de Suruç cinayetinin asli katilleri bulunamayacak.
Gizli ya da açık bu suç ortaklıklarına karşı biz yazarlar diyoruz ki ülkede gelmiş geçmiş katliamların failleri ve azmettiricileri bulunmadıkça hiçbir siyasal iktidar meşru değildir.
Biz yazarlar, kardeşlerimizin barış isteklerine şimdi daha fazla sarılacağımızı, umutlarını yere düşürmeyeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.”
En Çok Okunan Haberler
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması