7 Kıtada 100 ülke gezen İbrahim Tanju Adalı: “Dünya, senaryosunu güçlü ülkelerin yazdığı tiyatro sahnesi gibi”

7 Kıtada 100 ülke gezen İbrahim Tanju Adalı: “Dünya, senaryosunu güçlü ülkelerin yazdığı tiyatro sahnesi gibi”

5.05.2025 14:19:00
Güncellenme:
Haber Merkezi
Takip Et:
7 Kıtada 100 ülke gezen İbrahim Tanju Adalı:  “Dünya, senaryosunu güçlü ülkelerin yazdığı tiyatro sahnesi gibi”

Yazar İbrahim Tanju Adalı’nın 500 eserden ilham alarak 10 yıl boyunca ziyaret ettiği 100 ülkeyi kaleme aldığı “Edebiyatın İzinde Bir Dünya Seyahatnamesi” eseri yayımlandı.

Uçak korkusu yaşarken başladığı seyahatler sonunda Afrika’dan Antarktika’ya uçakla geçen ilk Türk olan yazarın dünya seyahatnamesi 600’ü aşkın fotoğrafı da içeriyor. Adalı, eseriyle okurlara 7 kıtayı gezdirirken, farklı kültürleri daha yakından tanımalarını sağlıyor.

Bu dünyadan giden iyi insanların anısına kaleme aldı

“Edebiyatın İzinde Bir Dünya Seyahatnamesi” kitabıyla okurların sadeliğe, hümanizme, barışa ve edebiyata adanmış bir ömrün heyecanlarına, mutluluklarına ve hayal kırıklıklarına yakından tanıklık edeceğini belirten İbrahim Tanju Adalı, “10 yıl boyunca yaptığım tüm yolculukları, okurken mutlu olacağım bir kitapta toplamak istedim. Gittiğim her ülkede kendimden bir parça buldum, buldukça da not almaya devam ettim. Edebiyat, müzik ve bilime duyduğum sonsuz tutkuyu kaleme aldım. Çağımızda iyi insana duyduğumuz hasreti anlattım” dedi.

“Antarktika muhtemelen dünyadaki en adil yer”

Gezdiği kıtalar arasında en çok Antarktika’dan etkilendiğini aktaran İbrahim Tanju Adalı, “Kitabı kırk yıla yakın bir sürede okuduğum 500 edebi eserin, dünyanın 100 ülkesine yayılmış izleri olarak tarif etsek de okurlarıma Anton Çehov’un Rusya’sını, Eduardo Galeano’nun Uruguay’ını, Pablo Neruda’nın Şili’sini, Wole Soyinka’nın Afrikasını ve daha nice edebiyatçının izinde dünyanın 7 kıtasını gezdirmeye çalıştım. Elbette sararmış notlarımın izini sürerken, yıllar içinde dünyanın bu kadar değişeceğinden habersizdim. Açlıkla, acıyla savaşan bu kadar çok insan göreceğimi bilmiyordum. En çok da Antarktika’dan etkilendim. Orada gezerken dünyada yaşayan 8 milyar insanla eşit olduğumu mutlulukla hissettim. Çünkü Antarktika, hiçbir ülkeye ya da siyasi güce ait değil” açıklamasını yaparak seyahatleri sırasında en unutamadığı anısını şu sözlerle paylaştı:

“Toprak Askerler olarak bilinen Terracotta ordusu, uzun yıllar boyunca görmeyi çok istediğim arkeolojik alandı. Nihayet Çin seyahatimde Xi’an şehrine giderek bu paha biçilemez yere ulaştım ve orada Terracotta arkeolojik alanını bulan Yang Zhifa ile tanışma şansı yakaladım. Yang Zhifa, 29 Mart 1974 günü burada bir kuyu kazarken çanak çömlek parçaları bulduğunda basit bir çiftçiydi. Şimdi ise paha biçilemez bu eserleri dünyaya kazandıran bir kahraman. Onunla sohbet ettiğimiz yerde duvarlar, Yang’ın dünya liderleri ile resimleriyle doluydu.”

“Okurlarım, araştırma ve öğrenme tutkularından vazgeçmemeli”

Seyahatname yazmaya gördüğü bir rüya ile karar verdiğini aktaran İbrahim Tanju Adalı, “Tıp fakültesinde okurken, bir sınavın öncesinde çalışmaktan artık nefes alacak halim kalmamıştı. Yarım saat dinlenmek için yattığımda, rüyamda Tolstoy’un Anna Karenina romanındaki Vronski’nin yerine geçmiş, Moskova’dan kalkan o trene binmiştim. Tren bir istasyonda durup Anna Karenina’yı gördüğüm an uyandım. İşte o gece yaşamımı değiştiren hayali kurdum. O istasyonu delicesine görme isteğine kapılmıştım. Ama o yıllarda tabii ki oraya gidemezdim. Ben de bu hayalimi bir deftere not aldım. Sonra geçen uzun yıllar boyunca da her okuduğum kitapta beni çeken yerleri yazıp durdum. En sonunda ise tüm notlarımı bir kitap haline getirdim” ifadelerini kullanarak sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Dünyanın her yerinde insanlar iyiydi ama birçoğunun yöneticileri nedense hep aynıydı. Bu gezilerimin sonunda bana göre dünya, güçlü ülkelerin yazdığı siyasi bir tiyatro sahnesi olmuştu. Farklı görüşlerin ve eşitliğin sorgulanmaması için yeni dünyada toplumlarda düşünmeyen kitlenin hızla büyütülmesi amaçlanıyordu. Ben de bu kitabı yazarak dünyanın gerçekten iyi bir yer olması için çabalayan insanları anmak ve onların unutulmamasını desteklemek istedim. Okurlarıma da yaşamın her anında, araştırma ve öğrenme tutkularından vazgeçmemelerini öneriyorum.”

İlgili Konular: #Kurumsal Haber