Nobel Barış Ödülü'nün perde arkası: Adaylar neden 50 yıl gizli kalıyor?

Nobel Barış Ödülü'nün perde arkası: Adaylar neden 50 yıl gizli kalıyor?

21.05.2025 17:59:00
Güncellenme:
Teoman Süalp
Takip Et:
Nobel Barış Ödülü'nün perde arkası: Adaylar neden 50 yıl gizli kalıyor?

Nobel Barış Ödülü, dünyada en prestijli ödüllerden biri olarak kabul ediliyor. Ancak bu prestijli ödül yalnızca büyük başarısıyla değil, aynı zamanda gizliliğiyle de dikkat çekiyor. Peki Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen isimler neden 50 yıl boyunca gizli tutuluyor? Türkiye’den kimler aday gösterildi? İşte merak edilen tüm detaylar...

Nobel Barış Ödülü her yıl tekrarlanan ve insanlık için önemli katkılarda bulunmuş kişileri tanımak ve ödüllendirmek için verilir. Ödül kazananlar, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde büyük bir saygı görür. Ancak, bu önemli ödül yalnızca büyük başarısıyla değil, gizliliğiyle de dikkat çekiyor. Peki, Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen isimler neden 50 yıl boyunca gizli tutuluyor?


NOBEL BARIŞ ÖDÜLLERİ TARİHİ

Nobel Ödülleri’nin verilmesi, ömrünü patlayıcı maddeler üzerinde yaptığı icatlara adayan ve “Ölüm Tüccarı” olarak anıldığını gören Alfred Nobel’in, ölümünden bir yıl önce kaleme aldığı vasiyetnamesiyle servetinin büyük bir kısmını “bir önceki yıl insanlığa en büyük faydayı sağlayanlara” verilmek üzere bir fona bırakmasıyla başladı. Nobel, ödüllerin fizik, kimya, tıp/fizyoloji, edebiyat ve barış olmak üzere beş dalda verilmesini şart koştu. Barış ödülünün ise “milletler arası kardeşliği teşvik eden, silahsızlanmaya katkıda bulunan veya barış kongrelerine destek olan” kişilere verilmesini istedi.

İlk olarak 1901 yılında verilen Nobel Ödüllerinin her biri bugünün parasıyla yaklaşık 900 bin dolar değerindeydi. 2021 yılında ise ödül başına verilen miktar 10 milyon İsveç kronuna (yaklaşık 1.165.000 dolar) ulaştı. Ödül, verilmeye başlandığı ilk günden itibaren ödül, sahipleri kadar adaylarıyla da medyada gündem oldu ve birçok spekülasyona uğradı. 

ADAYLIK SÜRECİ NASIL İŞLİYOR? 

Sürecin işleyişi süresince uyulan kurallar Ödül’ün sitesinde mevcuttur. Kurallar gereğince Nobel Barış Ödülü için herkes aday gösteremez. Adaylık hakkı yalnızca belirli kriterleri karşılayan kişilere tanınır. Bunlar arasında; uluslararası mahkeme üyeleri, Bakanlar, Önceki Nobel Barış Ödülü sahipleri, Sosyal bilimler, hukuk, felsefe ve din alanındaki profesörler, Barış araştırma enstitülerinin yöneticileri bulunur. Ancak aday gösterilen kişi bu durumdan haberdar olmaz.

Kendinizi Nobel’e aday gösteremezsiniz. Adaylık başvurusu davet mektubu gerektirmez. Aday gösterme süreci tamamen gizlidir. Nobel Ödülü sadece yaşayan kişilere verilir. Ancak ödül açıklandıktan sonra kazanan kişi ölürse, ödül geçerli sayılır ve yasal mirasçılarına teslim edilir. Ödül’e aday kişiler ve aday gösterenlerin kimliği 50 sene boyunca kamu ile paylaşılmaz


ADAYLAR 50 YIL BOYUNCA GİZLİ TUTULUYOR

Nobel Komitesi, aday gösterilen kişilerin ismini ne kamuoyuyla ne de adaylarla paylaşır. Bu gizlilik kuralı Nobel Vakfı Tüzüğü’nün 10. maddesi ile sabittir. Kararlar, öneriler ve farklı görüşler 50 yıl boyunca açıklanamaz.  Ancak entelektüel tarih araştırmaları için bu belgeler 50 yıl sonra kamuya açılabilir. 

TARİHİN EN İLGİNÇ ADAYLIKLARI

1939 Ocak ayında, Polonya’nın işgalinden yaklaşık sekiz ay önce, İsveçli Sosyal Demokrat milletvekili Erik Brandt, Norveç Nobel Komitesi’ne yazdığı bir mektupla Nobel Barış Ödülü’nün Hitler’e verilmesini önerdi. Avusturya’nın ilhakı ve Südet Krizi’nden sadece birkaç ay sonra yazılan bu mektupta Brandt, Üçüncü Reich liderinin “barışa olan parlak sevgisini” övdü ve onu “Yeryüzündeki Barış Prensi” olarak nitelendirdi. 
Brandt daha sonra bu adaylığın aslında bir ironi olduğunu ve hiciv amacıyla olduğunu söyledi, bu adaylıkla 1938 Münih Anlaşması nedeniyle İngiltere Başbakanı Neville Chamberlain’in aday gösterilmesini protesto etmeyi amaçladığını belirtti. Söz konusu anlaşmayla Çekoslovakya'nın bir bölümü Almanya'ya verilmişti. Mantık şuydu: Eğer Chamberlain, Hitler’i yatıştırdığı için övgü alacaksa, Führer de aynı şekilde aday gösterilebilirdi. 1935’te, İtalya diktatörü Benito Mussolini, ülkesinin Etiyopya’yı işgal etmesinden sadece birkaç ay önce Alman ve Fransız akademisyenler tarafından yine ironi amacıyla olduğu belirtilerek aday gösterildi. II. Dünya Savaşı’nın galiplerinden biri olan Sovyet lideri Joseph Stalin ise 1945 ve 1948 yıllarında iki kez aday gösterildi. 2025 yılı için ise resmi olmamakla birlikte medyada Donald Trump’ın aday olduğundan bahsedildi. 


TÜRKİYE’DEN ADAY GÖSTERİLMİŞ İSİMLER KİMLER?

Nobel’in resmi arşivine göre ise ülkemizden: İttihat ve Terakki Cemiyeti, Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü aday gösterildi. 1971 sonrası adaylar henüz açıklanmadı. Ancak çeşitli kaynaklara göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve PKK Terör Örgütü Lideri Abdullah Öcalan gibi birçok ismin aday gösterildiği öne sürülüyor. Bu bilgiler resmi kaynaklara dayanmadığı için şimdilik bir geçerliliği bulunmamakta.