Baksı Müzesi’nde, 85 sanatçının eserlerinin yer aldığı ‘Gel Zaman Git Zaman’ sergisi açıldı
Hüsamettin Koçan: “Geçmiş zamanı önemsiyoruz, gelecek zamanı da önemsiyoruz ama şimdi biz buradayız. Geçmişin toplandığı şu andayız ve buradan bir geleceğe doğru gideceğiz”
Bayburt’un 45 kilometre dışındaki Bayraktar köyünde (Baksı), Kaçkarlar’ın ardında ve Çoruh Vadisi’ne komşu, özgün bir mimari ile sanatseverlerin ziyaretlerini bekleyen Baksı Müzesi’nde, 2024 sezonunun ilk sergisi “Gel Zaman Git Zaman” başladı. Müze Ana Bina’da yer alan sergi, 2025 Kasım ayına kadar ziyaret edilebilecek.
HALK KÜLTÜRÜ ÜRETİMLERİ
Küratörlüğünü, müzenin kurucusu ve sanatçı Prof. Dr. Hüsamettin Koçan ile Ayça Okay’ın üstlendiği sergide; Bubi, Genco Gülan, Gülsün Karamustafa, Haluk Akakçe, Komet, Seçkin Pirim, Şenol Yorozlu, Mehmet Kavukçu’nun da aralarında bulunduğu 85 sanatçının eserleri yer alıyor.
Sergi, gelenek ve geleceği bir araya getiriyor. Özgün, insani ve demokratik bir kültür ortamı için adanmışlık ve gönüllülük kavramlarını öne çıkarıyor, “alt sanat”-“üst sanat” kavramlarını geri plana itiyor. Sergi, insanı ve üretimlerini dışlayan, inkâr eden bakış açısının tartışılması için bir zemin olma iddiası taşıyor ve halk kültürü üretimlerini çağdaş sanatın örnekleriyle bir araya getiriyor.
Gazetemize konuşan Baksı Müzesi kurucusu Hüsamettin Koçan, “Zaman geleceğe doğru akar. Yapıtlar ve anılar ise geçmişe aittir” diyor. “Burada bir geçmiş var, yakın bir geçmiş var. Aslında bu bir mitoloji diye düşünüyorum” dedi. Koçan, Baksı Müzesi’nin kahramanlık hikâyesi taşıdığını belirtti. Bu kahramanlık hikâyesinin de müzedeki koleksiyonların sanatçılar tarafından bağışlanmasıyla ortaya çıktığını açıkladı.
“Geçmiş zamanı önemsiyoruz, gelecek zamanı da önemsiyoruz ama şimdi biz buradayız. Geçmişin toplandığı şu andayız ve buradan bir geleceğe doğru gideceğiz” diyen Koçan, “Biz yerelliği önemsiyoruz, üretimi önemsiyoruz, farklı geleneksel birikimlerin de çağ ile ilişkilendirilmesini de çok önemsiyoruz” ifadelerini kullandı. Baksı Köyü’nde bulunmalarının nedeni olarak Bayburt ve Baksı’dan çok büyük bir göç olduğunu ve bunun önüne geçmeyi hedeflediklerini açıklayan Koçan, “Kültürel çıktılar şaşırtıcı ölçüde farklılaşmaya doğru gidiyor. Bu durumu belirli bir estetik kurguya oturtmak istiyoruz. Burası hikâyemizin kök saldığı yer, vazgeçemeyiz. Çünkü hikâyesi olmayanın hayatı yoktur” dedi.
NEHRİN ÜZERİNDE SOHBET
Sergi kapsamında ayrıca moderatörlüğünü Jülide Ateş’in üstlendiği “Akarsu Üstünde Konuşmalar” başlığı altında sanatçı ve akademisyenlerin konuk olduğu söyleşiler düzenlendi. “Geçmiş Kime Ait” başlıklı ilk oturumda Doç. Dr. Ayşe Köksal, Nevzat Sayın, Doç. Dr. Nusret Polat ve Doç. Dr. Zeynep Yasa Yaman; “Gelecek Nerede” başlıklı oturumda Burçak Bingöl, Derya Yücel, Evrim Altuğ ve Doç. Dr. Fırat Arapoğlu ve “Karışık Zihinler İçin Öneriler” başlıklı oturumda da Prof. Ferhat Özgür, Prof. Dr. Gülveli Kaya, Genco Gülan ve Nazlı Pektaş konuştu. Oturumlar, Çoruh Nehri üzerindeki bir sal üzerinde yapıldı.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?