Masallarıyla çocukluğumuzu renklendiren Andersen, 4 Ağustos 1875'te yaşamını yitirdi
Daha küçük yaşlardayken bile oyuncak bebeklerinden kukla tiyatrosu kuran Andersen’in engelleyemediği masal anlatma arzusu, onu günümüzde hala hatırlanan klasikleşmiş bir isim haline getirdi.
Hans Andersen, 2 Nisan 1805'te Odense kentinde doğdu. Babası ayakkabı tamircisi Hans Andersen, annesi ise çamaşırcı Anne Marie Andersdatter'dir. Danimarka ve Norveç edebiyatının kurucusu kabul edilen Lodvig Holberg'in komedilerini okuyarak çocuk yaşında tiyatro ile tanıştı. Babasının yardımı ile oyuncak bebeklerden bir kukla tiyatrosu kurdu. Kopenhag Kraliyet Tiyatrosu'nun gezici oyunlarını Odense'deki tiyatroda izleme olanağı buldu.
11 yaşındayken babasının ölümü üzerine okula ara verdi ve annesiyle birlikte temizlikçilik, çamaşırcılık yaptı. Annesi 1818'de ilk eşi gibi ayakkabıcı olan biriyle ikinci evliliğini yaptı. Yoksul çocukların okuduğu bir okula gönderilen Hans Andersen, okulla birlikte dokumacı ve terzi çıraklığı, tütün fabrikasında işçilik yaptı.
Central Park (New York)'taki Hans Andersen heykeli
1819'da tiyatro oyuncusu olmak ümidiyle Kopenhag'a gitti. Oyunculuğu ve dansçılığı denedi; başarılı olamayınca oyun yazarlığına yöneldi. Sesi kalınlaşana kadar koroda şarkı söyledi; 1822'de korodan çıkarıldı. Tiyatro müdürü Joans Collins'in himayesinde Slagelse ve Elsinore'de bir okula gönderildi; okul müdürünün evinde yaşadı. Okul müdürü ile yaşadığı sorunlar üzerine 1827'de Kopenhag'a geri döndü ve ertesi yıl Kopenhag Üniversitesi'ne girdi. 1829'da ilk önemli yapıtı sayılan "Holmen Kanalından Amager Adasının Doğu Ucuna Bir Yürüyüş”ü yayımladı. Hemen ardından "St. Nicholas Kilisesi Kulesi'nde Aşk" adlı vodvili ve bazı şiirlerini yayımladı. Yayımlanan bu eserlerin ardından küçük bir seyahat ödeneği alarak ilk defa ülke dışına çıktı. Bu ilk deneyimden sonra ülkesi ve Avrupa ülkeleri arasında sıklıkla seyahat etti; yolculuklarından gezi kitapları için birçok malzeme çıkardı. 1832 yılına kadar şiir, oyun, gezi yazısı türlerinde ilk eserlerini verdi, 1832'de ilk librettolarını yazdı.
Kopenhag'da 1880 yılında dikilmiş, August Saabye'nin eseri Andersen heykeli
Yaşadığı dönemin masal anlatma geleneğine uygun olarak, çocuklara hatırladığı ya da bulduğu masalları anlatan Andersen, iyi bir masal anlatıcısı idi. Kendine özgü masal anlatma yöntemini ve birçok kaynağı kullanarak yarattığı masalları sonradan yazıya geçirerek masal yazarlığına başladı. Yazıya geçirdiği ilk masalın el yazması 2012 yılında bir arşivde bulunmuştur. Bu masal, 1820'de öğrenciyken yazdığı "Tællelyset" (Don Yağından Mum); “İç güzelliği fark edilene ve tutuşturulana kadar ihmal edilen ve kirlenen saygıdeğer bir mumun hikâyesi” idi ve "Bayan Bunkeflod"a atfetmişti. Bayan Bunkeflod’ın, Andersen’in çocukken ziyaret ettiği ve ödünç kitap aldığı dul bir kadın olduğu sanılıyor.
1833-1834'te Almanya, Fransa, İtalya'ya yaptığı büyük gezi sırasında Paris'te Heinrich Heine ve Victor Hugo, Roma'da Bertel Thorvaldsen ile tanıştı. Bu geziden sonra İmprivisatoren (Doğaçlamacı, 1835) adlı ilk romanını ve Eventyr, fortalte for Born (Çocuklar için Peri Masalları, 1835) adlı peri masallarını yayımladı. 1830'ların ortalarından itibaren romanları Almanya'da büyük bir tiraja ulaştı; 1839'dan itibaren ise peri masalları şöhrete kavuştu. Köleliğin kötülüklerini anlattığı Mulatten (Melez, 1840) adlı oyunu Kraliyet Tiyatrosu'nda başarı kazandı.
Kopenhan'da Henry Luckow-Nielsen'in eseri Andersen heykeli, 1965
YALNIZCA ÇOCUKLAR İÇİN DEĞİL...
1840-1841 yıllarında yaptığı Türkiye'yi de içeren gezisinin ardından ilk gezi kitabı olan En Digters Bazar (Bir Şairin Çarşısı, 1842)'ı yayımladı. Masallarının yetişkinlerin de ilgisini çektiğini fark ettiği için 1843'te yeni peri masallarını Eventyr adıyla "fortalte for Born" (çocuklar için) ifadesini kaldırarak yayımladı.
Romanları 1845'te İngilizce'ye çevrilmeye başladı; peri masalları ve romanları hem İngiltere'de hem ABD'de başarı elde etti. Peri masalları 1848'de Fransızca'ya çevrilmeye başladı. Ünü ilerleyen yıllarda tüm dünyaya yayıldı.
Odense kentinde heykeltraş Louis Hasselriis'in eseri olan heykeli.jpg
Andersen, otobiyografisini 1855'te Mit Livs Eventyr (Hayatımın Öyküsü) adıyla yayımladı. 1857'de İngiltere'ye seyahat etti ve ünlü yazar Charles Dickens'ın evinde kaldı. Gezilerine İspanya (1862) ve Portekiz (1866) ile devam etti. 1867'de Odense Onursal Hemşehrisi unvanı verildi. Dryaden (1868) adlı hikayesini, Lykee-Peer adlı altıncı ve son romanını yazdıktan sonra 1871'de bir Norveç gezisine gitti. Ardından Almanya, Avusturya, İtalya'ya ve son olarak İsviçre'ye seyahat etti. Son peri masallarını 1872'de yazdı.
Kopenhag'da hayatının son dönemlerinde bakımını üstlenen ailenin evinde 4 Ağustos 1875 günü karaciğer kanserinden öldü. Mezarı Kopenhag'da Assistens Mezarlığı'ndadır.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu