28 Şubat davasında aileler, 'bitmeyen hukuksuzluğa' isyan etti: Adaletsiz 800 gün

FETÖ tutuklusu eski Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili tarafından iddianamesi yazılan, soruşturma ve kovuşturma aşamasında 20’ye yakın hukuki sorumlusunun FETÖ’den ihraç edildiği 28 Şubat davasında E. Orgeneral Çetin Doğan (83), E. Org. Fevzi Türkeri (82), E. Korg. Yıldırım Türker (82), E. Tüm. Cevat Temel Özkaynak (78) ve E. Tümg. Erol Özkasnak (77), sağlık durumlarına ilişkin verilen olumsuz raporlara rağmen 800 gündür cezaevinde bulunuyor.

Doğan’ın eşi Nilgül Doğan ve avukatı Hüseyin Ersöz ile davada hapis yatan emekli Albay sosyolog Alican Türk, Cumhuriyet’e konuştu. 

(Nilgül Doğan & Çetin Doğan)

‘BU AYIP HERKESE YETER’

Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan, “Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamaya birkaç gün varken, bu Cumhuriyete canları pahasına hizmet etmeye yemin etmiş ama bir kumpas sonucu parmaklıklar arkasına yollanmış, esir alınmış eşim ve silah arkadaşlarının esareti bugün 800. güne ulaştı” dedi.

Nilgül Doğan sözlerine şöyle devam etti: “Yaşlarına ve onca hastalıklarına rağmen ayakta durabilmek için gayret sarf ederlerken biz eşler ve çoluk çocuk yakınları da yorgunluklarımızı onlara hissettirmemeye çalışıyoruz. Hepimiz bu haksız ve hukuksuzluklardan sağlığımızdan, maddi ve manevi büyük kayıplara uğradık.”

Doğan, gelinen noktaya “Özgürlüğün, onurlu yaşamın simgesi olan Cumhuriyet’in 100. yılında bu ayıp da sebep olan, sessiz kalan, sırtını dönen herkese yeter” sözleriyle tepki gösterdi.

(Hüseyin Ersöz)

‘DÜŞMAN HUKUKU’

Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz ise davanın yargı aşamasında birçok hukuka aykırılıklar yaşandığına, bunun adeta bir “düşman ceza hukuku uygulaması” olduğuna değindi. Ersöz, “Birçok adil yargılanma hakkı ihlalinin yaşandığı bu davada verilen mahkûmiyet kararı da davanın siyasi niteliği ile orantılı şekilde ağır olmuştur” dedi.

80 yaşın üzerindeki emekli askerler hakkında, Adli Tıp Kurumu tarafından verilen “Kocamışlık ve Sürekli Hastalık Hali Raporları”nı anımsatan Ersöz, Cumhurbaşkanının Anayasa’nın 104. maddesindeki af yetkisini halihazırda kullanmamasının da bu davanın siyasi yanının bir başka yansıması olduğunun altını çizdi. 

(Alican Türk)

‘LANETLE ANILACAKLAR’

Adli Tıp Kurumu tarafından verilmiş raporlara ve davada delil olarak kullanılan birçok belgenin sahte olduğunun ortaya çıkmasına rağmen bile isteye beş komutanın hapishanelerde tutulmasının “işkence” olduğuna değinen 28 Şubat davası sanıklarından emekli albay ve sosyolog Alican Türk de şunları söyledi:

“Sözde din adına onlarca insanı gözünü kırpmadan domuz bağıyla ya da yakarak katleden cani katiller serbest bırakıldı ama iş bu komutanlara gelince kimse onları görmek istemiyor. Neden? Çünkü Cumhuriyeti savundular, yaşamları boyunca Cumhuriyeti ve Atatürk ilke ve devrimlerini korumaya çalıştılar. Eh, bunlardan büyük suç olur mu? Tabii tarih bunu unutmayacak... Onların yargılandığı ve ceza verildiği davalar Türk hukuk tarihine kara bir leke olarak girecek ve bütün müsebbipleri tarih önünde lanetle anılacaktır.”