Altılı masa, üzerinde tam uzlaşı sağladığı yeni anayasa metnini kamuoyuna duyurdu: ‘Demokrasi zamanı’

Altılı masa, üzerinde tam uzlaşı sağladığı yeni anayasa metnini kamuoyuna duyurdu: ‘Demokrasi zamanı’

29.11.2022 04:00:00
Güncellenme:
Sarp Sağkal
Takip Et:
Altılı masa, üzerinde tam uzlaşı sağladığı yeni anayasa metnini kamuoyuna duyurdu: ‘Demokrasi zamanı’

Güçlendirilmiş parlamenter sistem için bir araya gelen altı muhalefet partisi, Ankara Bilkent Otel’de uzlaştıkları anayasa metni önerisini paylaştı. “Biz Türkiye’yiz” başlığıyla hazırlanan videoda, “tek adam” rejimi; “Devlet ayrı, iktidar ayrıdır. Kişileri değil hukuku baş üstünde tutarız. Biriz ama bir kişi değiliz” denilerek eleştirildi.

Güçlendirilmiş parlamenter sistem için bir araya gelen 6’lı masa, uzlaştıkları anayasa metni önerisini dün kamuoyuyla paylaştı.

Ankara Bilkent Otel’de yapılan tanıtıma CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Demokrat Parti (DP) lideri Gültekin Uysal, Gelecek Partisi (GP) lideri Ahmet Davutoğlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener, Saadet Partisi (SP) lideri Temel Karamollaoğlu, altı partinin kurmayları ile milletvekilleri katıldı. Salonda sadece Türk bayrağı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün fotoğrafı yer aldı. Duvara TBMM’nin resmi ile “Şimdi demokrasi zamanı” yazılı afişler asıldı. 

SEÇİMDEN SONRA 

Programda, “Biz Türkiye’yiz” başlıklı video izletildi. Videoda “tek adam” rejimi eleştirilerek “Devlet ayrı, iktidar ayrıdır. Kişileri değil hukuku baş üstünde tutarız. Bir kişinin yanlışlarının yükünü çekemeyiz. Biriz ama bir kişi değiliz” ifadelerine yer verildi. Ardından partilerin kurmayları metinde kendilerine ayrılan bölümleri okudu.

- CHP’li Muharrem Erkek: Önerimizi toplumun tüm kesimleri ile müzakere ettikten sonra seçimlerin hemen ardından TBMM’ye sunacağız. İlk seçimde, otoriter bir sistemden yana olanlar değil, demokrasiden yana olanlar kazanacak. 

- DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu: Seçim barajını yüzde 3’e düşüreceğiz. Dokunulmazlıkların kaldırılması için Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunu gerekli kılacağız. Anayasada milletlerarası antlaşmalardan geri çekilmenin Meclis’in asli yetkisi olduğunu güvence altına alacağız. Böylece cumhurbaşkanı, bir sözleşmeden tek başına çıkma kararı veremeyecek.  

- DP’li Serhan Yücel: Cumhurbaşkanlarının bir dönem ve yedi yıl için seçilebilmesini öneriyoruz. “Affımı istiyorum” sözleriyle sorumluluktan kurtulan Cumhurbaşkanlığı kabinesi yerine, Meclis’e karşı siyasi sorumluluğu ve Yüce Divan’da aklanma hakkı olan başbakanlık ve bakanlar kurulunu yeniden kuruyoruz. OHAL için öngörülen süreler kısaltılmıştır. OHAL kararnamesi çıkarma yetkisine son verilmiştir.

- GP’li Serap Yazıcı: Önerimiz yargıya ilişkin unsurlarıyla birlikte kabul edilerek yürürlüğe girdiği takdirde anayasamızın 2. maddesinde yer alan ve değiştirilmesi yasaklanan insan haklarına saygılı, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti kavramları, anayasa düzenimizin asıl belirleyicisi olabilecektir.

- İYİ Partili Uğur Poyraz: Devlete insan hakları ihlallerini önleme yükümlüğünü getiriyoruz. Basın hürriyeti üzerindeki keyfi uygulamalara son veriyoruz. Siyasi partileri kapatma davası açılabilmesini TBMM’nin iznine bağlıyoruz.

- SP’li Bülent Kaya: Belediyelerde geçici olarak görevden uzaklaştırmaya ilişkin tedbir kararlarının kamu yararı bulunması şartıyla içişleri bakanının talebi üzerine Danıştay tarafından bir ay süre ile verilebileceğini öngörüyoruz. 

"TARİHİ BİR ÇALIŞMA"

Altı partinin genel başkanı, Bilkent’teki toplantının ardından DP ev sahipliğindeki dokuzuncu “liderler zirvesi”nde buluştu. Yaklaşık altı saat süren zirvenin ardından yayımlanan bildiride, anayasa metnine ilişkin “Türkiye’nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışmaya imza attık” denildi. Bildiride şu ifadeler kullanıldı:

“Anayasanın 84. maddesinde değişiklik yaparak cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı altında uygulanan keyfi ve otoriter sistem yerine geçmişin sorunlarını da dikkate alarak yeni bir sistem öneriyoruz. Vatandaşlarımızın da anayasa değişikliği önerimizi www.altilimasa.biz isimli web sitesinden incelemelerini ve görüşlerini bizlerle paylaşmalarını bekliyoruz." 

İlgili Haberler

Nasıl bir anayasa? Nasıl bir anayasa? Bernard Shaw’ın demokrasi tanımı şöyle: Demokrasi, yazılması kolay, oynanması zor bir oyundur! 6’lı masa dün dokuzuncu toplantısını da yaptı. 12 Şubat 2022’de Ahlatlıbel’deki ilk buluşmanın ardından adım adım ilerleyen “hedef ortaklığı” anayasal bir noktaya geldi. Altı partinin genel başkanları 156 sayfalık anayasa değişikliği önerilerini kamuoyuna açıkladılar. Ana hatlarını arkadaşımız Sertaç Eş geçen hafta kaleme almıştı. Başta vurguladığımız gibi demokrasi oyununu hayata geçirmek, yazmaktan çok daha zor. Ancak yazmayı da küçümsememek gerekir. Toplumsal tabanı farklı olan altı partinin kapsamlı bir anayasa değişikliği üzerinde anlaşması önemli. Bu temelde anlaşabilmek beraberinde hemen hemen bütün sorunlu alanlarda ortak noktalar bulabilmek anlamına geliyor. HHH Ortak metnin kapağı şöyle: “Güçlendirilmiş parlamenter sistem, anayasa değişikliği önerisi.” Altı partinin ilk günden beri dile getirdiği sistem değişikliği böylece anayasal temele oturmuş, tartışılabilir hale gelmiş görünüyor. Mevcut sistemin aksayan yönleri doğal olarak bu taslağa yansımış. Bugünkü sistemsizlikte: Denetim yok... Ben yaptım oldu, var... Kurumlar yok... Şahıslar var... Tüm yurttaşları kucaklayacak bir zirve yönetici yok... Parti-devlet var... Parlamentonun ağırlığı yok... Tek tek vekiller var... Bütçe yok... Saray defteri var... Üniversite yönetimi yok... Üniversitelere hükmetme var... Millet yok... Saray’ı kabul edenler ve etmeyenler var... Planlama yok... Günlük hesaplar var... Örnekleri uzatabiliriz... 6’lı masa bu yanlışlıklara karşı, hukuk devleti zemininde olması gerekenleri metin haline getirmiş. Ne tür hazırlık yaparlarsa yapsınlar, mevcuttan daha iyi olacağı kesin. Zira ortada bir sistem kalmadı. Masanın taslağı önümüzdeki seçimlerden sonra iktidar değişikliği halinde Meclis’e getirilecek ve yaşama geçirilecek. O güne dek köprünün altından çok sular akacak. İlk günden dikkatimizi çeken iki noktayı tartışmaya açmak istiyoruz: Parlamento, mevcut sistemsizlikte çok mağdur oldu diye olağanüstü güçlendirilmemeli. Bir başka deyişle, yargı ve yürütme dengesi iyi oturtulmalı. Özellikle yargının bağımlılığından Saray dışında bütün kesimlerin ağzı yandı. Saray’la birlikte Cumhurbaşkanlığı makamı olağanüstü güçlendirildi diye, yeni taslakta olağanüstü sembolik hale getirilmemeli. Tam aksine bu makamın çok değerli olduğunun altı-üstü çizilmeli, tüm Türkiye’nin birleştirici gücünün burada olduğu net şekilde vurgulanmalı. Örneğin veto hakkı cumhurbaşkanına çok görülmemeli. HHH Mademki sistemi masaya yatırdık, bir de Saray tarafına bakalım. Önceki akşam saat 20.00’de televizyon kanallarına baktık; malumların tümünde Erdoğan’ın gençlerle buluşması vardı. Sevgili Konyalı gençlerimizin Erdoğan sevgilerine elbette saygı duymak gerekir. Sevgilerini dile getirmek isteyenler sıraya konmuş. Çok da güzel kendilerini ifade ettiler! Son derece özenli taktığı başörtüsüyle dikkati çeken bir genç kızımız Erdoğan’la ilgili düşüncelerini dile getirdikten sonra isteğini iletti. Canlı yayında not alabildiğimiz kadarıyla şu diyalog geçti: - Ben yamaç paraşütü yapıyorum. Çalılar vücudumuzu çok acıtıyor. Bir pist düzenlemesi yapılsa? “Kızım o çok tehlikeli değil mi?” -Çok zevkli... “Çok zor değil mi?” - Atatürk “İstikbal göklerdedir”, demiş... “Ama yamaç paraşütü dememiş...” (Gülüşmeler) -Biz bunu istiyoruz... “Bakalım... Ona...” Televizyonu izlerken mırıldanmadan edemedim: Değişim rüzgârları esmeye başladı mı, kıyıdan bacadan, her yerden girer!