İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Karar TV'de Taha
Akyol ve Elif Çakır’ın gündeme dair sorularını yanıtladı.
Dervişoğlu, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’la
görüşmeleri için siyasi parti temsilcilerinin İmralı’ya gitmeleri noktasında
yapılan çağrıya sert çıktı.
“Öcalan’ı TBMM’ye getiremediler de Türkiye’yi onun ayağına
mı götürecekler?” diye soran Dervişoğlu, “Belli ki birileri böyle bir şeyin
olmasını istiyor. Böyle bir durum söz konusu olursa, Türk milleti direnme
hakkını kullanır. Türkiye’nin üniter devlet yapısı, egemenliği tartışma konusu
olursa işte Anayasa. Bütün haklardan yararlanmak suretiyle bu millet direnir”
ifadesini kullandı.
İSRAİL’İN İRAN’A SALDIRISI
İsrail’in İran’a gerçekleştirdiği askeri harekat üzerinden
“Bölgesel bir savaş çıkma ihtimali var mı?” sorusuna “Orta yerde zaten bir
savaş var” cevabını veren Dervişoğlu, “Bu saldırıya belli ki çok iyi
hazırlanılmış. İsrail’in İran’ı vuracağı belliydi. Suriye’deki rejim
değişikliğinin ardından İsrail’in Suriye topraklarındaki nüfuzunu arttırması ve
buna bağlı olarak stratejik hedeflerine ulaşabilmek yolunda adımlar atması
beklenen bir son” dedi.
Dışişleri Bakanlığı’nın yaşanan gelişmeyle ilgili yaptığı açıklama
değinen Dervişoğlu, “Açıklama geç ve kınama kıvamında yapıldı” şeklinde
konuştu. Dervişoğlu, “Bu, kınamanın ötesinde bir şekilde ifade edilmesi geren
bir durum” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin jeopolitik konumuna işaret eden Dervişoğlu,
“Riskleri omuzlayabilecek bir yönetim anlayışına sahip olmamız gerekir.
İttifaklarımızı da buna göre şekillendirip, güçlendirmek; düşmanlarımızın da
üzerimizde plan yapmasını engelleyecek bir biçimde caydıracak tedbirleri
geliştirmemiz gerekiyor. İsrail’in yapmış olduğu saldırının bağıra çağıra
geldiği kanaatini taşıyorum. Beklenen bir durumdu” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, “Konuşmalarımda Suriye sürecinden sonra sıranın
İran’a geleceğini, Türkiye doğru politikalar geliştirmezse uzun sayılmayacak
bir süreçte hedef tahtasına oturabileceği görüşünü ifade etmiştim” diye
konuştu.
Dervişoğlu, “Suriye’deki olayların sonucunda artık İsrail’le
Türkiye sınır komşusu olmuştur. Bela Türkiye’ye bir adım daha yaklaşmıştır.
Tedbir gerekmektedir. Bunun her alanda güçlendirilerek yaşama geçirilmesi
gerekir” yorumunda bulundu.
ÖCALAN’IN MAZLUM KOBANİ İLE GÖRÜŞME TALEBİ
Öcalan’ın, Mazlum Kobani ile görüşme talebi sorulan
Dervişoğlu, “O buraya gelemez diyemeyeceğim. Gelmiş görüşmüş olabilirler
endişesi bile taşıyorum. Mazlum Abdi, kırmızı bültenle aranan ayrıca Erdoğan’ın
Trump’tan istediği bir kişi. Böyle birini böyle bir süreçte davet ediyor olması
bile Türkiye Cumhuriyeti'ni aşağıladığı anlamına gelir” dedi.
"ÖCALAN SİYASİ PARTİLERLE HANGİ SIFATLA GÖRÜŞMEK İSTİYOR?"
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in bütün
partilerin İmralı’ya gitmeleri noktasında yaptığı çağrı sorulan Dervişoğlu,
“Öcalan siyasi partilerle görüşmek istiyor. Hangi sıfatla görüşmek istiyor?
Terörsüz bir Türkiye, teröristin yol göstericiliğinde temin edilecekse ortada
bir yanlış anlaşılma var demektir. Hangi emellerinden vazgeçtiler de bu
talepleri siyasi partilerin genel başkanları ile paylaşabilme cüretini ifade edebiliyor.”
ifadesini kullandı.
Pazarlıksız bir şekilde bırakılacağının konuşulmasına rağmen silahların bırakılmadığına da vurgu yapan Dervişoğlu, “Ayrıca kimin silahını kimden istiyorsunuz? Suriye’nin kuzeyinde konuşlanmış YPG-PYD, silahlarını ABD’den aldı. ABD’nin eğittiği ve donattığı bir gruba ‘silahlarınızı teslim edin’ diyorsunuz? Kime teslim edecekler? Bir konuşmamda ağzımdan çıktı. Siz enayi misiniz?” diye sordu.
"TÜRK MİLLETİ DİRENME HAKKINI KULLANIR"
Öcalan’ın siyasi parti temsilcileri ile görüşmesi için
yapılan çağrıya sert çıkan Dervişoğlu, “Öcalan’ı TBMM’ye getiremediler de
Türkiye’yi onun ayağına mı götürecekler? Utanmıyorlar mı? Belli ki birileri
böyle bir şeyin olmasını istiyor. Böyle bir durum söz konusu olursa açık ve net
olarak söylüyorum; Türkiye, Türk milleti direnme hakkını kullanır. Türkiye’nin
üniter devlet yapısı, egemenliği tartışma konusu olursa, Türkiye’nin bekası söz
konusu olursa işte Anayasa. Bundan kaynaklı bütün haklardan yararlanmak suretiyle
bu millet direnir” dedi.
“AK PARTİ VE DEM CİCİM AYLARINDA”
Numan Kurtulmuş’un yeniden TBMM Başkanı seçildiği oylamaya
işaret ederek yeni anayasa tartışmaları üzerinden AK Parti ve DEM Parti
arasındaki ilişkiye değinen Dervişoğlu, “Talep ve beklentilerine karşılık
bulmaları halinde iktidar partisi ile eşgüdüm halinde çalışabilme kabiliyetine
sahip olduklarını ortaya koydular. Anayasa değişikliği içinde beklentilerini
karşılayabilecek bir şey olursa beraber adım atma kararlılığı ifade ettiler.
Süreç münasebetiyle birbirlerini eleştiren partiler konumunda değiller. Balayı
hayatı yaşıyorlar. AK Parti ve DEM cicim aylarında” ifadelerini kullandı.
“ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNİN REFERANDUMA TAŞINMASI ZORUNLU”
Türkiye’nin geleceğini sıkıntıya sokacak bir düzenlemenin
TBMM’den çıkmasını yeterli bulmadığını ekleyen Dervişoğlu, “Anayasa
değişikliğine dair Meclis’ten ne çıkarsa çıksın bunun referanduma taşınmasının
zorunluluğuna işaret ediyorum” şeklinde konuştu.
Anaysa değişikliğinin Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı adayı
olabilmesi için yapılmak istendiğine işaret eden Dervişoğlu, tek adam rejimi
tahkim edecek bir düzenlemenin yanında yer almayacaklarını yineledi.
İYİ Parti Genel Başkanı, parlamenter demokratik sisteme
geçiş için bir değişikliğe ihtiyaç olduğunu ekledi.
“TÜRKİYE 7 YILDIR BİR KRİZİN İÇİNDE”
Ekonomi gündemine değinen Dervişoğlu, “Türkiye 7 yıldır bir
krizin içinde. Hangi halat yapıyorlar sorusunun cevabı ise çok açık. Doğru
kararlar alınmamasından kaynaklı. Para politikasındaki hatasından
kaynaklanmakta, maliye politikasındaki yanlışlıklarından kaynaklanmakta, dış finansmana
bağlı olmasından kaynaklanmakta, reform eksikliğinden kaynaklanmakta. Bunun
reçetesi bellidir. Ekonominin en önemli unsuru güvendir. Bu da tek adam
rejiminden kurtulmaktan geçer” dedi.